Çevre ve Şehircilik Bakanlığının bisiklet yolları kılavuzundan aktardığım bu yazı serisinin yerel yönetimler tarafından dikkate alınması ve uygulanması , şehirlerimizi daha ferah ve medeni yapacaktır.

Dünya’da her yıl 1,3 milyon insan trafik kazasında hayatını kaybetmektedir. Trafik

kazalarını minimize etmek için birçok ülke bisiklet kullanımını yaygınlaştırmak için

planlamalar yapılmaktadır. 200’ün üzerinde şehirde bisiklet, ulaşımın bir parçası olarak kullanılmaktadır. Özellikle Avrupa da bu konuda ciddi adımlar atılmıştır.

Japonya’da insanların %15’i işe bisikletle gidip gelmekte ve yılda 10 milyon adet bisiklet satılmaktadır.

10,83 milyon nüfuslu Belçika’da 5.2 milyon adet bisiklet bulunmaktadır.

Norveç, ulaşımda bisiklet kullanımını %10’dan %20’e çıkarmak için, yeni bisiklet yolları için yaklaşık 1 Milyar $ harcayacaktır.

Çeşitli ülkelerde kişi başına bisikletle günlük olarak yapılan mesafeler şöyledir.

Hollanda 3 kilometre , Danimarka 1.7 kilometre , Belçika 0.9 kilometre, Almanya 0.9 kilometre, Norveç 0.9 kilometre, İsviçre 0.5 kilometre , Finlandiya 0.7 kilometre, Avusturya 0.4 kilometre vs.

Hollanda halkının %5’i yürüyerek, %24’ü ise bisikletle işe gidip gelmektedir. Bisikletleri,çok katlı bisiklet parkları ve bisiklet yolları ile özdeşleşen Hollanda’da ise tüm ülkeyi kapsayan bir «Ulusal Bisiklet Master Planı” bulunmaktadır. Ayrıca Hollanda Ulusal Bisiklet Şebekelerinin Finansman Yasası’nı yürürlüğe koyarak bisiklete ve bisiklet yollarına finansmanı yasal olarak da teminat altına almıştır. Hollanda’da yaşayan halkın 84’ünün bir veya birden fazla bisikleti bulunmaktadır. Toplam 16.5 milyon kişilik nüfusa 18 milyon bisiklet düşmektedir. 2008’de 1.4 milyon yeni bisiklet satışı yapılmıştır. 2008’de satılan yeni bisikletin %10’u elektriklidir.

Almanya ulaşım alanında minimum enerji maksimum çevre duyarlılığına sahip

ülkelerden biridir. Kent merkezlerindeki trafik problemine karşı, toplu taşımayla birlikte

en çok katkı sağlayan ulaşım şeklinin bisiklet uygulamaları olduğunu erken fark edip

bu konuda ilgi çekici çözümler geliştirmiştir. Almanya’da şehir içi ulaşımda bisiklet

kullanımı oldukça yaygındır ve birçok şehrinde bisiklet sürücülerine ayrılan bisiklet

yolları mevcuttur. Bisiklet kullanımını artıran temel faktörler, ekonomik olması, sağlığı

olumlu yönde etkilemesi ve şehir içi trafikte daha hızlı hareket edilebilmesidir. Kent

popülasyonunun yüksek olduğu; üniversitelerde, alışveriş merkezlerinde vb. güvenli

bisiklet park yerleri vardır. Aynı zamanda toplu taşıma araçlarıyla (metro, otobüs ve

diğer raylı sistemler gibi) entegrasyon sağlandığından bisikletli ulaşımı son derece

kolaylaşmıştır.

Almanya’da bisikletli ulaşımı teşvik için; Bisikletlerin mevsimsel ulaşımları için

tramvay ve otobüslerin yeniden tasarlanması, halkın bu konuyla ilgili planlamalara

katılımının sağlanması, esnek kullanımlı araçlar için değişimler tasarlanması gibi

çalışmalar yapılmaktadır.

İngiltere, son zamanlara kadar bisiklet kullanımına ilişkin düzenlemeleri ihmal etmiş

ancak değişimi ve dönüşümü sağlamak için birçok teşebbüslerde bulunmuş ilginç

bir örnektir. 1950’li yıllarda birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi bisiklet kullanımı

İngiltere’de de doruğa çıkmıştır. O zamanlarda bisiklet ile yapılan yıllık mesafe, motorlu

araçlar ile yapılandan daha fazlaydı ancak diğer ülkelerde olduğu gibi motorlu araçların

çoğalması İngiltere’de de bisiklet kullanımındaki çekiciliğini azaltmıştır.

İngiltere’de çeşitli kentlerde uygulanan bisiklet politikaları; bisiklet parklarının otobüs

parklarına ve sürüş alanlarına ilave edilmesi, kullanılmayan demir yollarının ve kanal

boylarının bisiklet için düzenlenmesi, “yeşil yollar” olarak bilinen stratejik geçitlerin

geliştirilmesi vb. uygulamalar şeklindedir.

Bisiklet kentlerimizin arapsaçına dönmüş trafik sorununa en etkili çözümü oluşturmaktadır. Bu yönde acil planlamalar ve teşvik edici , özendirici çalışmalara ihtiyaç vardır. Yalova’da mevcut bisiklet yollarının çoğaltılması , ana caddelerde bisikletler için acil düzenlemeler yapılmalıdır.