İnsan faktörüdür medeniyeti yaratan… Bunun önemini bilen toplumlar, medeniyete giden yolun iktisadi ve ekonomik alandaki gelişmelerden önce, sanat ve bilimdeki gelişmenin öneminin farkında olanlardır. Bunun en somut örneklerinden biri Almanya’da yaşanmıştır. Alman mucizesinin gerçekleşme sebeplerini; köklü endüstri geleneğine, çalışma disiplini ve çalışma yöntemine, ekonomik alandaki tecrübelerine bağlamaktan çok, savaş sırasında yakılıp yıkılan endüstri işletmelerinden önce, konser, opera ve tiyatro salonlarının onarımına verilen önceliktir. Alman topluma o dönemde önderlik yapan kişiler gerisinin kendiliğinden geleceğinin bilincinde olan insanlardı, öyle de olmuştur.

Müzik acılı ruhlara merhemdir. İkinci dünya savaşları sonunda çeşitli sebeplerle büyük acılar çeken toplumlar yine sanat ve bilimin getirdiği ferahlıkla ayağa kalkmışlar ve medeniyet içinde hak ettiklere yeri almışlardır. Bu toplumların halkları sanat ve bilimin getirileri sayesinde demokrasi, özgürlük ve ekonomik rahatlığı yaşamaktadırlar.

Günümüzdeyse büyük acılar çeken toplumlar, maalesef bize komşu coğrafyaların müslüman ülkeleridir. Şimdi savaşlardan kaçıp çoluk cocuğunun yaşamını kurtarmaya çalışan insanların ilk aklına gelen yerler medeniyetin yüksek olduğu bu topraklardır. Bu topraklara ulaşmak Ege’nin azgın dalgalarını hiçe saymakta, azrailin hakim olduğu bu denizlerden geçerek başka bir dinin hakim olduğu bu ülkelere canları bahasına ulaşmaya çalışmaktadırlar. Bu bizim çok düşünmemiz gereken bir konudur. Kendi dinimizin mensubu insanlar bizim uzattığımız dost eline rağmen, sınırlar serbest olsa biz pas geçip bu topraklara niye gitmeye çalışıyorlar. Sebep can güvenliğinin ötesinde başka bir mevzudur.

Federal Almanya’nın 80 li yıllardaki başbakanı Helmut Schmidt evinde org çalarak dinleniyor, Araştırma bakanı Andreas von Bülow nereye giderse gitsin yanında katlanabilir gövdeli violonselini götürüyor, Bavyera Kültür Bakanı Hans Meier Pazar günleri kilise toplantılarında trombon çalıyor, İkdidar partisi meclis başkanı Herbert Wehner her bulduğu fırsatta ağız armonikası çalıyor, Yukarı Saksonya Eyaleti Başbakanı Ernest Albrecht Viyolonsel eşi piyano ile konserler veriyor.

Salzburg’daki Herbert von Karajan Araştırma Vakfının uzun yıllar süren araştırmaları sonunda hazırlanan bildirinin özeti ‘’ Müzik yapmak ,insanlar için kendine güven kaynağıdır. Müzik zekayı geliştiren önemli bir nedendir .’’

Daha 1980 li yıllarda Almanya’da binin üzerinde müzik okulu bir milyon öğrenciyi eğitiyor, buralara giremeyen binlerce öğrenci sıra bekliyor. Düsseldrof Müzik Okulu müdürü şöyle diyor ‘’ Çocuklar ve gençler beraber müzik yaparak birbirlerini tanıyorlar, bu durum hiçbir şeyin veremediği karşılıklı diyalog ve anlaşma olanağını sağlıyor. ‘’ Toplumsal barışa giden yola döşenmiş en güzel taşlar…

Bu ülkede büyük küçük herkes çalgı çalmaya özeniyor. Evlerde 8 milyon flüt, 4 milyon gitar, 2 milyon piyano var. Milyonlarca kişi genç ,yaşlı çeşitli orkestra ve korolarda müzik yapıyor.

Tanınmış müzik pedagogu Prof. Juliman Alf şöyle diyor ‘’ Müzik, stres dediğimiz bunalımı huzurun en uzak vahasına götürür.’’