Yaşamımız boyunca genel olarak yaptığımız şeylerin sorumluluğunu pek üzerimize almayız. Böyle olunca da ortaya bir problem çıktığında af dilemeyiz. Hepimiz hata yaparız. Eğer bunu görüp anlarsak, sonrada özür diler kendimizi düzeltirsek, işte o zaman olgunlaşır, gelişiriz.

Bağışlanmayı dilemek kadar bağışlayıcı olmak da önemlidir. Ama af dilemeyi bilmeyen başkalarının suçlarına karşı hoşgörülü davranamaz.

Davranışlarımız ne kadar iyi niyetli olursa olsun, nelere sebep olduğuna yani sonuçlarına bakmalıyız. Eğer birilerini yaralamışsa, istemeden de olsa bir suç oluşmuşsa özür dilemekten başka çıkar yol kalmamıştır. Bu yüzden “af edersiniz” sözcüğünü kullanmakta bir sınır yoktur.

Yalnız sınırsız bağışlayıcılık yarardan çok zarar getirebilir. Her suç, oluşumuna bakılmadan, sonuçlarını görmeden af edilmemelidir. Karşılığı katlanılması gereken cezalar olan suçlar vardır. Cezalar yerini bulmalıdır ki suçtan caydırıcı olsun.

Ayrıca bir kimsenin her hatasını hoş görür ve af ederseniz bu onda yer eder. Davranışlarını düzeltmez. Özellikle çocuk eğitiminde buna dikkat etmek şarttır. Anne ve babalar genelde çocuklarının kusursuz ve çok iyi olduğunu sanır. Çevresindeki kötü arkadaşları yüzünden yanlışlar yaptığını iddia ederler. Yansız ve gerçekçi olmak iyi bir eğitici olmanın gereğidir.

Hatta aşırıya kaçmamak kaydıyla, hiç suçu olmadığı halde ara sıra çocuğa ufak tefek cezalar da verilebilir. Böylece çocuk, adaletsizliği kendi büyüklerinden öğrenmiş olur. Böyle olunca da ileride hiç kimseyi sebepsiz yere cezalandırmaz.

Bir söz vardır; “Sana nasıl davranılmasını istiyorsan, öyle davran”. Şöyle de söylenebilir; “Sana yapılmasını istemediğin şeyi, başkasına yapma”.

Birincisi sevgiye, ikincisi mutsuzluğa dayalı yol haritası. İyilikten, güzellikten, sevgiden, saygıdan hoşlanmayan var mıdır? Başkalarına böyle davranalım ki onlardan da aynı şeyi bekleyelim. Hiç kimse haksızlığa, baskıya, eza ve cefaya katlanamaz. Öyleyse bu olumsuz hareketlerden sakınmalıyız.

Son söz olarak “Döven dayağı unutur, ama dövülen asla”. İyi veya kötü davranışlar, yapanlar tarafından unutulur. Ama etkisi altında kalanlar daima hatırlarlar. Kalıcı dostluklar kurmak için insanlarla ilişkilerimizde ölçülü ve saygılı olmalıyız.