Atatürk’ün Yalova’yla tanıştığı günlerden sonra oluşturduğu iki çiftliğinden biri Baltacı Çiftliği. Hazineye bağışladığı oradan Tarım Bakanlığına geçen çiftlik Devlet Üretme Çiftliği adına işletildi. Bugünkü adı Atatürk Tarım İşletmesi.

Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü bünyesinde bulunan halk arasında da TİGEM olarak bilinen 3000 dönümlük arazi. Asıl amacı köylüyü ve üreticiyi bilinçlendirecek, verimi arttıracak yeni tekniklerin, yeni ürünlerin üreticiye ulaşmasını da sağlayacak görevi olan kurum arazileri.

1999 Marmara depremi sonrasında Yalova’nın çökmüş insanlarına, çadır kentleriyle, prefabrikleriyle kucak açan arazi.

Yıllarca Yalova’nın akciğerleridir dokunmayın dediğimiz mirastır diyerek gözümüz gibi baktığımız arazinin 940 dönümü artık Yalova Üniversitesi’nin. Mantık olarakta, teknik olarakta içime bir türlü sinmeyen bir tahsis. Hayırlısı olsun. Hoş daha önce açılan davalar olmasaydı çoktan özel turizm şirketlerine verilmişti ya, her neyse.

Geleneksel hastalığımızdır, bir yere bir kez ayak bastık mı, kuruturuz ya! Hani bedevi-deve hikayesi. Tigem arazisine çoktan ayağımızı sokmuştuk. Yıllarca bu köşeden bu araziden uzak durun diye yazmıştım. Yazacak-çizecek bir şey kalmadı derken SASBÜD başkanının çıkışı gelişti.  Tigem arazisi içindeki tarım topraklarının amacına uygun olarak kullanılmasını ve Yalova’nın vitrini de olacak bir talebi ortaya koydu. Yıllardır konuşulan bu konu da işini gücünü bile aksatacak derecede yoğun uğraş içine giren başkan Okul, “Bana bir metre kare bile yer verilmesin ama sektörümüzün önünü açacak bu talebe lütfen destek verilsin” diyerek ortaya çıkışına kamuoyu da sessiz kalmadı.

Yalova Belediyesi’nin araziyi de içine alan imar uygulaması nedeniyle belediyeden başlayan görüşme trafiğinde, Vali Esengül Civelek’in taşın altına elini koyan tavrı etkili olacak görünüyor. Belediye başkanı Yakup Koçal’ın “sonuna kadar yanınızdayız, benim varlığımın size siyaseten zararının dokunacağı yerde ise adımı bile anmayın” diyecek kadar samimi olması moralleri de yükseltti.

Bu işin lokomotifi ise iktidar partisi ile milletvekili Temel Coşkun’dur. Hiçbir kompleks taşımayan CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce Yalova’nın faydasına olacak ve birkaç kişinin gönlünü yapmaktan öte tüm sektörü kucaklayacak bir tahsisin yanında yer alacağını dile getiriyor.

Sayın Temel Coşkun’un il genel meclisinin başkanının kimliği ile zaman kaybedeceğine Yalova’nın hayrına olacak, ihaleye çıkartıldığında kimin alacağının bilinmeyeceği bir muammayla karşı karşıya kalmamak için ağırlığını hissettireceği bir konudur bu konu. Vopak konusunda tam anlamıyla çuvalladık. Yalova’nın doğal dokusuyla örtüşmeyen Termik Santral ve Vopak Kimyasal Depolamaya müktesep hakkı resen yapıştıran bakanlıktan bu kezde Yalova’nın lehine olacak bir karar çıkmalıdır.

Hiç kimse sivil toplum kuruluşlarının bu desteğini farklı yorumlayıp başka amaç için kullanmaya kalkmasın. Tersaneler ve Körfez Köprüsü bu sektörlere ciddi darbe vurmuştur. Her iki projeden de Yalova avucunu yalamaktadır. Arada sebeplenenler yasa ve yönetmelikleri kişisel çıkarlar için kullananlar olmuştur ki onlar dünyalıklarını çoktan yaptılar. Ancak bu sektör, bizim sektörümüz çiçekçilik için şimdi bir şeyler yapma şansı yakalanmıştır. Bunu kişiselleştirme düşüncesi olanlar varsa hemen vazgeçsinler.

Yalova’nın yıllardır tanıtımında öne çıkan ama reklamını kimsenin görmediği süs bitkileri ve çiçekçiliğin gerileme dönemine girmeden örneği olmayan bu proje hayata geçirilmelidir.

Ben, sen, o demeden taşın altına elini koyanları da kamuoyu taktir edecektir.

- - - -