Türkiye Etüt Merkezleri Birliği Yalova Temsilcisi ve Özel Pınar Öğretmenim Etüt Eğitim Merkezi Kurucu Müdürü Pınar Yimsek, Etüt Merkezlerinin kapatılmasının beraberinde önemli sorunları getireceğini söyledi. Yimsek, "Kontrol edilebilir haldeki Etüt merkezlerini kapatırsanız kontrolü mümkün olmayan kaçak kurumlar ortaya çıkacak" uyarısında bulundu.
Özel Pınar Öğretmenim Etüt Eğitim Merkezi Kurucu Müdürü ve Türkiye Etüt Merkezleri Birliği Yalova Temsilcisi Pınar Yimsek etüt merkezlerinin kapatılmasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Pınar Yimsek " Etüt Merkezleri kapatılırsa ortaya birçok kaçak eğitim kurumu çıkacaktır. Bunlar nasıl kontrol edilecek? Aslında ortaya FETÖ'nun tam da istediği gibi bir durum çıkacak" ifadelerini kullandı.
Kaçak Kurumlarda çocukların beyni yıkanacak
Kapısında özel güvenlik olan bazı lüks sitelerde eğitim verilmek üzere hem FETO hem de bu durumdan faydalanmak isteyen bazı kişilerin yerler kiraladığı herkes tarafından bilinen bir gerçek diyen Yimsek, FETÖ ya da kayıt dışı kazanç sağlamak isteyen kişilerle mücadele edilmek isteniyorsa bu konu ivedilikle ciddiye alınmalıdır. Yimsek, etüt merkezlerimize çocuklarımızı servislerle getiriyoruz, kahvaltı, öğle yemeği gibi hizmetlerin ardından çocuklar ödevlerini yapıyorlar.Satranç, drama, fen-doğa etkinliği, görsel sanatlar ve akıl oyunları gibi farklı etkinlikler yapılıyor. Etütün ardından öğrencilerimiz güvenli bir şekilde evlerine bırakılıyorlar.
2 milyon insan mağdur olacak
Pınar Yimsek, "Yalova'da 9, Türkiye'de 2006 kurum var. 2006 kurumda 70 BİN personel çalışıyor. 500 BİN Öğrenci söz konusu. Aileleriyle beraber bu rakam 2 MİLYON eder. Diğer çarpıcı bir nokta etüt merkezi kurucularının %70 i kadın, personelin %80 i kadın ve velilerimizin %90 nı çalışan annelerdir. Bu çerçevede kadın girişimciliği ve kadın istihdamı alanında da mağduriyetin büyük olacağı kesindir.Eğer etüt merkezleri kapanırsa bu insanlar büyük mağduriyet yaşayacaktır" dedi. Bizden Temmuz Ayına kadar başka bir kuruma dönüşmemiz istendi. Dönüşebileceğimiz kurumlar arasında bizim daha önce deneyimlediğimiz bir alan yok. Hiçbiri bizim eğitim verdiğimiz yaş aralığında değil. Sürücü Kursu ya da rehabilitasyon merkezi olabilecek bir kadroya sahip değiliz. Bizim dışımızda öğrencilerin eğitim alabileceği sadece özel okullar kalıyor. Onların da kapasitesi belli. Maddi durumu çok iyi olmayan, orta halli ailelere hitap ediyoruz. Biz, devletimize ve hükümetimize asla karşı değiliz. Onlara kızgın da değiliz. Ama bu konuda ilgili yerlerin yanlış ya da eksik bilgilendirildiğini düşünüyoruz. En azından bizlere 2 ya da 3 yıllık bir geçiş süresi tanınmalıdır. Bu noktada devletimizin yanımızda olmasını istiyoruz" dedi.
Alternatifimiz yok
Özel Pınar Öğretmenim Etüt Eğitim Merkezi Kurucusu Pınar Yimsek, " Etüt Merkezlerini maddi durumu çok iyi olmayan orta halli ailelerin tercih ettiğini vurgulayarak şunları söyledi: " Velilerimizin çoğu çalışan anne babalardan oluşuyor. Biz anaokulunun büyüğüyüz. Bizim ayrı bir yönetmeliğimiz ve mevzuatımız var. Ödev desteği ve etkinliklerini eğitim fakültesi mezunu arkadaşlarımız veriyor. Öğrencilerimizin ödevleri yapılırken aynı zamanda sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere de yer veriyoruz. Etüt Merkezleri herşeyden önce ilkokul ve ortaokul öğrencilerine özbakım yapılan yerlerdir. Aileler bu hizmetleri ekonomik ücretler ödeyerek alıyorlar. Maddi imkanı çok yüksek seviyede olmayan orta halli insanlar bizleri tercih ediyorlar. Çalışan ailelerin çocuklarına herşeyden önce okula gitmeden ya da okuldan çıktıktan sonra barınma hizmeti sunuyoruz. Çünkü bu çocukların aileleri çalıştığı için gidip barınabilecekleri bizden başka bir yerleri yok. Bu sebeplerden dolayı bizlerin başka bir alternatifi yoktur.
Büyük travma
Etüt Merkezlerinin kapatılması için herhangi bir gerekçe olmadığını savunan Yimsek şöyle konuştu: " FETÖ ile anılmak açıkçası bizleri çok rencide ediyor. Birçoğumuz bakanlık tarafından kısa süre önce ruhsatlandırılmış kurumlarız.Bazılarımız 2015 yılında ruhsatı olup mevcut yönetmelik gereği fiziki şartlarında değişiklik yapıp tekrar ruhsatlandırıldık. Etüt Merkezlerinin kapatılması bizler ve veliler için büyük bir travmadır. Biz bu ülkeyi kalkındıran kurumlardanız. Bu noktada mağdur olmak istemiyoruz. Bizler ruhsatlı yasal kurumlarız. Kapatılmamız için ruhsata aykırı iş yapmış olmamız gerekirken malesef ki hiçbir gerekçe gösterilmeden kapatılma kararımız çıkmıştır. Etüt Merkezlerinin kapatılması, girişimcilik ve ticaret yapma özgürlüğümüze aykırıdır. Şu an OHAL döneminde olduğumuzdan hukuki hak talep edemiyoruz. Eğer etüt eğitim merkezleri kapatılacaksa da bunun hukuki zemini hazırlanmalıdır. Milli Eğitim Bakanımız bir televizyon kanalında, " Aileler çocuklarını etüt merkezlerine gönderemeyince üzülüyorlar, bu nedenle kapatılmalı" dedi. Öyleyse özel hastanelerden sağlık hizmeti alamadığı için üzülen, çocuğunu özel okula yollayamadığı için üzülen bir sürü insanlar da var. Bu kurumlarda mı kapatılmalı? Birşeyler yapılıyor ama Milli Eğitim Bakanının bile bundan haberi yok. Bizim canımızı acıtan şey de tam olarak bu. Bu çerçevede herkes de bize hak veriyor çünkü biliyorlar ki biz ortadan kalkarsak ortaya kontrol edilemeyen kaçak kurumlar çıkacaktır. Eğitim merdiven altına inecektir. Bunlar nasıl kontrol edilecek?
Hükümetten destek ve süre istiyoruz
Etüt Merkezlerinin kapatılmasıyla birçok insanın da işsiz kalacağını ifade eden YİMSEK, "Etüt Merkezlerinin kapatılması istihdama ciddi anlamda zarar verecek. Aynı şekilde birçok öğretmen açıkta kalacak. Binlerce insanın işsiz kalması korkunç birşey. Kadın girişimciliği ve istihdamı çok olumsuz etkilenecek. Etüt Merkezlerinin ekonomiye olan katkısı yadsınamaz. Hükümet etüt merkezlerini en azından dönüşüm için makul bir süre vererek desteklemelidir. Ocak 2017 de işyeri açma ruhsatı alıp Şubat 2017 de kapatılan 100 lerce kurum var. Yazık değil mi girişimciye? Madem kapatılacaktı bu kurumlara niye çalışma izni verildi? Yatırımcı ve girişimci olarak çok büyük mağduriyetler yaşanıyor.Şubat ayında kapatılma kararı çıktı Temmuzda kapatın diyorlar. Böyle bir uygulama dünyanın hiçbir yerinde olamaz. Bu işi belediyeler aracılığı ile yapacağız diyorlar. Belediyenin asli görevi EĞİTİM değildir. Belediye annesi işten saat 19.30 da çıkan çocuğu bekleyecek mi o saate kadar? Kaç tane belediye bu işi layığıyla yapacak? Kaç tane belediyenin bu anlamda altyapısı var? Umuyoruz ki hükümet sesimizi duyacak ve bizlere yardım edecektir.Mağdur olmak istemiyoruz." dedi.
