Arazinin fiyatlandırılmasında imar durumunun en önemli kriter olduğunu belirten Yıldız, “Çünkü burada siz bir yeri alırken, nasıl fiyatlandırıyorsunuz, bununla ilgili ipuçları da işte bu imar planında yer alıyor. Siz bir yeri satarken bunun fiyatını neye göre belirliyorsunuz, işte imar planına göre belirleniyor. Bu da demek oluyor ki, burası kaç kat imarlı, ticari imarlı mı, konut imarlı mı, tarla vasıflı mı, taban inşaat alanı nedir, bunlara göre fiyatlandırma yapılıyor. Bazen satıcıya soruyoruz, bunun imar durumu nedir, onu bilmiyor, bu da sıkıntı” diye konuştu.

Bazen sadece imar durumunu öğrenmenin de yeterli olmadığını belirten Yıldız, “ Bazı konuları belediyeler de göremiyor. Diyelim ki yer sit alanında ise , bu belediyede görünmez. Çiftlikköy’de böyle tarihi sit alanı olan bir yer söz konusu mesela. Yine ormanlık alanlarda da aynı şeyler söz konusu olabilir. Mesela Laledere, Akköy’de böyle durumlar olabiliyor. Orman alanı tapuya bazen şerh düşülmemiş olabiliyor. Tapu Dairesi şerh düşmediyse böyle araziler Orman Müdürlüğü’nden araştırılabilir. Yabancılara gayrimenkul satışında da alıcı iki ay civarında beklemek durumunda kalıyordu. Askeriyeye yakın yerlerde satış olmuyor, yabancılara. Bu da yeni getirilen sistemle beklemelerin önüne geçecek.Tarla vasıflı bir yer alınıyorsa, mutlaka imar en son nerede kalmış, imarın en son bittiği yerin sınırına bakılmalı. Alışveriş merkezleri, hastane gibi yerlerin yakınında ise o tür yerler de tercih edilebilir. Körfez Köprüsü ve otoyola yakın araziler de yine alınabilir. Bunun tam tersi mezarlık, hapishane gibi yerlere yakın araziler de yine tercih edilmeyen yerlerin başında geliyor”  tavsiyesinde bulundu.

Editör: TE Bilişim