Yalova'da 52 yaşındaki Hamide Boran, "Küçük Köşk" adını verdiği iki katlı müstakil evinde 65 sokak kedisine bakıyor.
Eski müstakil evde tek başına yaşayan ve 3-4 ay öncesine kadar gündelik ev temizliğinden kazandığı yevmiye ve 6 yıl önce kaybettiği eşinden aldığı 350 lira maaşla kedilerin her ihtiyacını karşılamaya çalışan Boran, KOAH, astım ve şeker hastası olmasına ve doktorların uyarılarına rağmen onlardan vazgeçemiyor.
Yaşamında ilk kedilerini 30 yıl önce edindiğini, iki kediyle başlayan bu birlikteliğin o gün bugündür devam ettiğini ve onlara karşı ayrı bir sevgi duyduğunu anlatan Boran, yaptığı açıklamada, kedilerin çok iyi bir dost olduğunu söyledi. Boran, 6 yıl önce eşini kaybetmesinden sonra kedilerin kendisine hayat arkadaşı olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"Rahmetli eşimi kanserdi, beyin tümöründen kaybettik. Eşim bilincini kaybedene kadar kedi kolunda yattı, kaldıramadık. Öldükten sonra kedimiz de yemedi içmedi. Veteriner geldi, baktı. Kedi 3 ay su dahi içmedi. Sonunda o da öldü. Ondan sonra tek dostum kediler oldu. 350 lira maaş alıyorum. Allah razı olsun, büyük oğlum kirama destek oluyor. Yiyecek içeceğime küçük oğlum destek oluyor. Doktor bana KOAH olduğum için 'Yanına kedi almayacaksın.' dedi. Ben kedilerle yatıyorum. Ben aç kalayım ama kedilerim tok kalsın. Sadece burası değil, parkları, çay bahçelerini geziyorum. Balıkçıların orada kedi evleri var. Allah bana izin verdiği müddetçe ben hayvanlara bakacağım."
Parktaki ve sokaktaki kedilerle bile ilgileniyor
"Küçük Köşk" adını verdiği iki katlı müstakil evinde felçli, kanserli ve gözleri görmeyenlerin de aralarında bulunduğu 65 kediyle beraber yaşadığını belirten Boran, "Kimse bana ev vermiyor kedilere bakıyorum diye. Ev sahibinden Allah razı olsun, geldi gördü; kedi besliyorum 'yenge otur' dedi. Kötü bir şey yapmıyoruz hayvanlara bakıyoruz." dedi.
Boran, evin üst katında kendisinin yaşadığını, alt katın ise tamamen kedilere ait olduğunu aktararak, şunları söyledi:
"Benim yanımda kalanlar da var. Bahçede kedi evlerinde bulunanlar da var. Evimin her yerinde kedi var. Onlar benim canım, her şeyim. Ben doğurmuşum gibi seviyorum onları. Sabah ilk kalktığımda kedileri dışarı çıkartırım. Bahçeye mamalarını koyarım. Karşıdaki parka mama bırakırım. Sokağı gezerim. Kimin kapısını pisletip pisletmediklerine bakarım. Sorun varsa temizlerim. Kahvaltımı yaparken sobayı yakıyorum. Çevresinde ısınıyorlar. Onlarla mutluyum."
Hamide Boran, Yalova Belediyesinin de kedilerinin bakımında yiyecek konusunda yardımcı olduğunu sözlerine ekledi.

Editör: TE Bilişim