Aynı zamanda TEMA üyesi de olan doğa yürüyüşçülerinden Mehmet Karaahmetoğlu, yaylalara uzanan son doğa yürüyüşünde geçtiğimiz yıllarda dümdüz bir çayır görünümünde olan Delmece Yaylası’nda açılan drenaj kanalını görüntüledi. Karaahmetoğlu, “Geçtiğimiz yıl yayla şenliklerinde çadır kurduğumuz yerde bu yıl toprak yığınları var. Yaylanın bir bölümü uzaktan bakınca adeta bir inşaat şantiyesi görünümünde. Gerçekten de Delmece yaylasının sazlık-bataklık yapısını bir drenaj kanalıyla kurutmak kimin aklına gelmiştir, bu masraf ve emek hangi gerekçeyle yapılmıştır çok merak ediyorum. Ekosisteme olur olmaz müdahalelerde bulunmaktan artık ne zaman vazgeçeceğiz?” dedi.

Kurutma çalışmaları ekosistemi olumsuz etkileyecek

Delmece Yaylası’nın sulak bölgelerinin başta göl soğanı (Leucojum) olmak üzere pek çok bataklık-sazlık özelliği gösteren  türe ev sahipliği yaptığını dile getiren Karaahmetoğlu, yaylanın sulak yapısını bozabilecek kurutma çalışmalarının sadece göl soğanının değil, orkidelerin (Orchis Anatolica), akyıldızların (Ornithogalum), çiğdemlerin (Sternbergia), kardelenlerin  de (Galanthus) yaşam alanlarını yok etmek olacağının altını çizdi.

Betonarme yapılara ahşap giydirme yapılıyor

Kışları boş ve bakir olan, yaz sezonunda da hayvancılıkla uğraşanların geleneksel küçük ahşap kulübelerinde konakladıkları gerçek anlamda bir yayla konumundaki Delmece’de, ekolojik turizmin ve yayla turizminin bir gereği olarak geleneksel mimari dışında bir yapının bu ve benzeri bölgelere yapılmaması, doğal yapının korunması gerektiğini söyleyen Karaahmetoğlu, burada ahşap yapılar harici yapılaşmanın olmasına izin verilmemesine rağmen, inşa edilen betonarme yapıların da ahşap kaplama ile kaplanma yoluna başvurulduğunu kaydetti.

“Delmece’yi görmeye gelen doğaseverler kaçırılmamalı”

Karaahmetoğlu, Delmece Yaylası’nda bir turizm tesisi kurulması için çalışmaların başlatıldığı ve 197 dönüm arazi üzerinde A tipi mesire yeri yapılmasına dair valilik kanalıyla onay verildiğine dair haberlerin, bir rant yarışını tetiklememesi dileğinde de bulundu. Karaahmetoğlu, “Delmece yaylasında değişim bu hızla devam ederse çok kısa sürede geleneksel yayla özelliği maalesef tamamen yok olacak ve doğallıktan kaynaklanan hiçbir güzellik burada kalmayacak. Burada yapılacak her türlü girişimin çok yönlü düşünülüp doğru planlanması gerekir. Elbette uyulması gereken kıstas doğal olana en az müdahale olarak belirlenmeli. Yaylanın meşhur olmasını sağlayan doğallık ve bakirlik yok edilmemeli. Bu doğallığı ve sadeliği görmek amacıyla Yalova’yı ziyaret eden doğaseverler kaçırılmamalı” dedi.

 

 

Editör: TE Bilişim