Görev yaptığı dönemde taş ve maden ocaklarının açılmaması yönünde yaptığı çalışmalarla tanınan Yalova eski Valisi Doç. Dr. Yusuf Erbay ise gelişmeleri üzüntüyle takip ettiğini söyledi.

Yalova'nın Güneyköy sınırları içerisinde 27657 nolu sahada, Rümeysa Bağatar ile bir dönem Ak Parti Yalova il yönetiminde görev yapan Muğlim Bağatar'a ait BMT Bahadır Madencilik Şirketi tarafından 'Kalker (Mıcır) Ocağı-Kalsit Ocağı ve Kırma-Eleme-Yıkama Tesisi Kapasite Artışı Projesi' için, geçen 26 Aralık tarihinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ÇED olumlu kararı verdi.

Bu karara tepki gösteren Samanlı Dağları Çevre ve Kültür Derneği ile Yalova Çevre Platformu Yürütme Kurulu üyesi Hakim Menteş, söz konusu işlemin, 'hukuka aykırı olduğu, 192 bin 444 orman ağacının kesilmesine yol açacağı' gerekçesiyle 21 Ocak tarihinde Bursa 3'üncü İdare Mahkemesi'ne kararın iptali ve yürütmenin durdurulması için dava açtı.

Bakanlık Ek Süre İstedi

Mahkeme ise 27 Ocak tarihinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan dava konusu olan ÇED olumlu kararı ile kararın dayanağı tüm bilgi ve belgelerin incelenmesine, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 20/A-B maddeleri gereğince, savunma ve ara kararı süresinin 15 gün olarak belirlenmesine oy birliği ile karar verdi.

Mahkemenin verdiği 15 günlük süreyle ilgili Bakanlığın ek süre talebinde bulunduğu belirten Yalova Çevre Platformu Üyesi Hakim Menteş, "Aslında mahkemenin verdiği 15 günlük süre 11 Şubat tarihinde doldu. Ancak Bakanlığın savunma ve gerekçe için ek süre istediğini avukatlarımızdan öğrendik. 192 bin ağacın kesilmesi konusu, ÇED raporunda olan bir bilgidir. 485 dönümlük olan bir alanda işletme açılacak ve bu alanda 192 bin adet ağaç olduğu saptanan bir rakam. Umuyoruz ki binlerce ağacımızın katledilmesine neden olacak bu ÇED olumlu raporu iptal edilir" dedi.

Erbay, "Gelişmeleri üzüntüyle izliyorum"

Aslında, Yalova'daki taş ve maden ocakları ile ilgili tartışma 2005 yılından beri devam ediyor. Eski Yalova Valisi Doç. Dr. Yusuf Erbay, bu konuda yoğun mücadele verdi. Yalova Valiliği görevine 2003 yılında gelen Doç. Dr. Erbay, 2008'de görevden alındı ve açtığı davayı kazanarak 2009 yılında yeniden görevine döndü ve 2011 yılına merkez valiliğine alındı.

Yalova Valiliği görevindeyken ormanların yok edilmemesi için verdiği mücadeleyle tanınan Doç. Dr. Yusuf Erbay, 2011 yılında yazdığı 'Yalova'da Orman Katliamının Önlenmesi' makalesiyle, yaptığı çalışmaları anlattı. Doç. Dr. Erbay 2007 yılında, hem Yalova İl Genel Meclisi, hem de Belediye Meclisi'nce kabul edilen Yalova İli 1/25 000 Ölçekli İl Çevre Düzeni Planı Açıklama Raporu'nda 'Orman alanları, SİT alanları ve diğer korunması gerekli doğal alanlar içersinde yeni taş ocağı açılamaz, maden, taşocağı ve mermer ocağı faaliyetleri yapılamaz' hükmünün bulunduğunu hatırlattı.

Bu plan hükümlerine göre, görev dönemde ilk yıllarda 17 maden sahası ihalesine valilik olarak karşı çıktıklarını kaydeden Doç. Dr. Erbay, yazısında, maden sahası sayısının 2008'de 24'e, 2010'da 46'ya, 2011 yılı mart ayı itibarıyla 67'e ulaştığını vurguladı. Yusuf Erbay, bu alanların Yalova'nın yüzölçümünün yüzde 21'i, ormanlık bölgenin de yüzde 37'si olduğunu ve bölgelerde 6 milyon 996 bin ağacın kesileceğini ifade etti.

Yalova Orman Depremi Yaşamasın

Valilik olarak aldıkları karara o dönemde Bölge İdare Mahkemesi'nde dava açıldığını anlatan Doç. Dr. Erbay, Bursa İdare Mahkemesi'nin verdiği kararın Danıştay tarafından bozularak haklı görüldüklerini belirtti. Bu karara göre Yalova'da yeni taş ocağı ve maden ocağı açılamayacağının altını çizen Doç. Dr. Yusuf Erbay, yaptığı açıklamada, görev yaptığı dönemde yasaların verdiği yetki doğrultusunda, ormanların korunması için çalıştığını söyledi. Doç. Dr. Erbay, "Yalova büyük bir deprem yaşadı. Orman denizi dediğimiz Yalova'nın bu kez yeni bir depremi orman depremini yaşamasın diye üzerimize düşen görevi yaptık" dedi.

Yeni gelişmeleri üzüntüyle izlediğini de kaydeden Doç. Dr. Yusuf Erbay, vatandaşlar ve çevrecilerin mücadelesini taktirle karşıladığını sözlerine ekledi.

Editör: TE Bilişim