Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleştirilen buluşmada Türklerin azınlık olarak yaşadığı topraklarda ve Muhtar Cumhuriyetlerde Türkçe Anadilde yayıncılığın yaşadığı zorluklar ele alındı. Çuvaşistan, Azerbaycan, Batı Trakya, Romanya, Bulgaristan, Doğu Türkistan, Afganistan, İran, Kırım’dan gelen Türkler, azınlık olarak yaşadıkları veya yarı bağımsız oldukları topraklarda Türkçe anadilli yapılan yayıncılık hakkında konuştu. Buluşmada salonda konuşmacıların dışında katılımcıların azlığı ise üzdü.

 

Kırım’dan Batı Trakya’ya, Terekeme Türklerinden Çuvaşlara…

 

Medya buluşmasına Çuvaşistan’dan 24 saat yayın yapan Millet TV’den Dimitri-Oksana Aleksandrof, Azerbaycan’dan Zarife Hüseyinova, Önce Vatan gazetesinden Mustafa Kemal Sallı, Dağıstan Kumuk Türkleri’nden Yoldaş Gazetesi’nden Dr. Kamil Aliyev, Terekeme Türkleri’nden Hacı Mahmut Arifanov, Yunanistan Batı Trakya’dan Birlik Gazetesi’nden İlhan Taşkın, Romanya’dan Emel Dergisi’nden Güner Akmola, Romanya Tuna Mektupları’ndan Gülten Abdulla Nazare, Doğu Türkistan Uygur Haber Ajansı’ndan Zennure İsa, Kırım Gazetesi’nden Servar Bekir, Bulgaristan Bultürk Gazetesi’nden Rafet Murat, Afganistan Bilgi Gazetesi’nden Mustafa Kemal Mahdum, Güney Azerbaycan İran Türklerinden Mesut Tarip Hariri katıldı.

 

Çuvaşlar “Lenin bizdendir” diyor

 

Halil Ülker’in moderatörlüğünü yaptığı medya buluşmasında kendi topraklarında Türkçe konuşulmasında yaşanan zorluklardan söz eden katılımcılardan en ilgi çekici sözleri ise Çuvaşistan temsilcileri Dimitri-Oksana Aleksandrof’lar dile getirdi. Çuvaşistan’da Rusça ve Çuvaşça olmak üzere iki dil kullanıldığını belirten Aleksandrof’lar, geçtiğimiz yıllarda Yalova’ya gelen Çuvaş araştırmacı-gazeteci Albina Lubimova’nın, Lenin’in Çuvaş Türkü olduğunu ortaya koyan araştırmasına değinerek, “Lenin araştırmalara göre bizdendir” diye konuştu. Lubimova, ilgi çeken araştırmasını 2009’da yayınlamıştı.

 

Çuvaşça’daki Türkçe kelimeleri anlattılar

 

Oksana Aleksandrof, Çuvaş topraklarındaki Mai topluluğunun, Maya’larla bağlantısı ile ilgili bir soruya bu konuda araştırmaların sürdüğü yanıtını verirken, aslında birbirine en uzak olan Türkçe dili ile Çuvaşça arasındaki benzer kelimelerden de örnekler verdi. Aleksandrof, “Bizde sara, sizde sarıdır. Biz yeşile yejıl deriz, siz de tinız’a deniz diyorsunuz. Araba’ya uraba deriz. Yoruldum kelimesinin bizdeki karşılığı da ıvındım. Ortak kökenden gelen kelimelerimiz var. Ama Çuvaşça artık bileni çok az bir dil olduğundan kendi aramızda ancak Çuvaşçayı evlerde konuşabiliyoruz” diye bilgi verdi. Sempatik çift, bir Çuvaş halk türküsünü de dinleyicilerle paylaştı.

 

“Bize Ermeniler bile Türk diyor, Türkler Azeri”

 Azerbaycan’dan gelen Zarife Hüseyinova ise, Azerbaycan’da Türk gazeteciliği hakkında bilgiler verdi. Azerbaycan’ın ilk özgür gazetesi Ekinci’nin kuruluşunu anlatan ve milli basınının kırlangıcı olarak niteleyen Hüseyinova, “Doğunun geriliğini atalet ve durgunluğunu gerçek özgürlüğün olmamasında gören Ekinci Gazetesi birkaç yıl içinde kapatıldı. Sonra komünizm dönemi geldi ve her türlü farklı fikrin yayını durduruldu. 1989’da rejimin yıkılmasının ardından Azatlık Gazetesi ile yeni ve ikinci bir dönem başladı” diye konuştu. Hüseyinova, kendilerinin diğer katılımcılar gibi azınlık değil, bağımsız bir ülke olmalarından dolayı farklı bir konumda olduklarını söylerken, Türki cumhuriyet ya da Azerice gibi nitelemelere de şiddetle karşı çıkarak, “Ben bunları Türkiye’de duyuyorum. Bizim ülkemizde Azerice denilmez, Azeri Türkçesi deriz. Ben Türküm, bize Ermeniler bile Türk diyor ama burada farklı ve yanlış tanımlamalar maalesef var” diye konuştu.  Medya buluşması bugün yapılacak ikinci kısımla sona erecek.

 

 

 

 

 

 

Editör: TE Bilişim