14 yıldır dizlerindeki ağrılarla yaşayan, yürümede çektiği zorluğun yanı sıra merdiven çıkamayan ve sandalyede oturarak namaz kılabilen Fatma Demirel, Aktif Hastanesi’nde bir ay gördüğü tedavinin ardından baston bile kullanmadan eskisinden daha sağlıklı hale geldi.

Özel Aktif Hastanesi  Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. İlker Ganal, diz sorunu yaşayan Demirel’i yaklaşık bir ay içinde daha sağlıklı bir hale getirdi. Diz protezi ameliyatı olan Demirel, artık kendi işlerini kendisinin rahat bir şekilde yapabildiğini belirterek, “Dizlerim çok ağrıyordu. Doktora gittiğimde dizim için ilaç iğne vermişti. Bundan 14 yıl önce zaten bende menüsküs sorunu vardı. İlaçları kullanmama rağmen ağrım hiç geçmiyordu. Daha sonra oğlum burasını tavsiye etti ve ben de geldim. Sağ olsunlar hemen film çektirdiler, ameliyat dediler baştan çekindim ama Allah razı olsun çok memnunum. Dizlerimin ikisine de protez konuldu. Menüsküs olduğumdan beri sandalye yardımıyla namazımı kılıyordum. Bu ameliyattan sonra eğilip kalkmada hiçbir sorun yaşamadım ve Allah’ıma şükürler olsun ki rahat bir şekilde namazımı kılıyorum. Son bir yıldır ciddi bir şekilde ağrım vardı. Yürümede bile çok büyük zorluk çekiyordum. Geceleri uykumdan uyandıran bir ağrım vardı. Şimdi bütün sorunlarımdan kurtuldum” şeklinde konuştu.

“Ameliyattan Bir Gün Sonra Hastamızı Yürüttük”

Başarılı geçen operasyonun ardından Fatma Demirel’i bir gün içerisinde yürüterek, dizlerinin proteze alışmasını sağladıklarını söyleyen Op. Dr. İlker Ganal, “Hastamızı ameliyattan bir gün sonra yürütmeye başladık. 3 gün hastanemizde kaldı. Dördüncü gün evine gitti. Daha sonra yürümeye devam etti. Bizim ameliyatımızda hastalarımıza bir kural veriyoruz. Bu kural net diyoruz, çünkü biraz acı çekecek ama sonunda eskisinden daha sağlıklı olacak. Bizim tedavimiz diz protezinin hastaya adaptasyon süresi normalde üç ay. Bu süre bütün dünyada kabul gören bir süre. Biz 20 gün içerisinde hastalarımızı kendi ihtiyaçlarını karşılayabilecek hale getiriyoruz. Sonrasında da fizik ve ek tedavilerle kaslarını kuvvetlendirip, daha uzun süre protezin ömürlü olabilmesini sağlıyoruz. Neticede protez, insan yapımı bir ürün. Gereken hastaya bunu takmak lazım. Ömrünün de uzun olabilmesi için kurallara uyulması lazım. Onun için de en önemli şey yükü azaltmak. Hastamızın zayıflaması ve kaslarını kuvvetlendirmesi. İkisi de göreceli olarak yükü azaltır. Azaldıktan sonra da hasta rahat bir şekilde gezer”  ifadelerini kullandı.

“Bütün Sorunlardan Kurtulmuş Oluyor”

Hastanın bu tedaviden sonra bütün sorunlardan kurtulduğunu kaydeden Ganal, “Hastaya ameliyatta genel anestezi vermiyoruz. Belden uyuşturulması dediğimiz epidural teknik uygulanıyor. Ameliyattan sonra hastamızın hiç ağrısı olmadı. Ameliyata bağlı olarak bir halsizlik oluyor ama iki dizin ameliyatını bir kerede yaptığımız için dengeli bir şekilde hayata dönüyor ve bütün sorunlardan bir kerede kurtulmuş oluyor. Dizin ileri derecede kireçlenmesi durumunda bu tedaviyi uyguluyoruz” açıklamasında bulundu.

Bu tedavinin dışında osteitis pubis tedavisinin kapalı cerrahisini Türkiye’de sadece Yalova’da yaptıklarını ifade eden Ganal, “Türkiye’de sadece belli başlı merkezlerde yapılan ameliyatları da gerçekleştiriyoruz. Türkiye’de neredeyse tüm hastanelerde diz artroskopisi yapılabiliyor. Yüzde 70’lerde omuz artroskopisi yapılabiliyor. Bunun dışında ülkemizde sadece birkaç merkezde yapılabilen;  dirsek artroskopisi ve kalça artroskopisi dediğimiz daha ileri bilgi ve beceri gerektiren ameliyatlarda hastanemizde yapılmaktadır.” diye konuştu.

“Kıkırdak, Dizimizdeki En Önemli Yapı”

Kireçlenmenin  olabilmesi için kıkırdak hasarının oluşması gerektiğini ve dizdeki en önemli yapının da kıkırdak olduğunun altını çizen Ganal, “Kireçlenme olabilmesi için yaygın kıkırdak hasarının oluşması lazım. Bacaklardan gelen sese kanmamak gerekiyor. Sesin gelmesi kıkırdak hasarı olduğu anlamını taşımaz. Kıkırdak hasarı hastanın muayene ve tetkiklerinde özelliklede MR’ında bizim gördüğümüz bazı patolojilere verdiğimiz isimler. Kıkırdaktaki aşamalar, farklı bulgular veriyor. Her aşamasında farklı. Bazen ağrı yapıyor bazen de oturduğunuzda bacağınızı açmak zorunda hissediyorsunuz kendinizi. Bu durum daha çok orta yaşlılarda olur. Belirli bir yaşın üstündekilerde ise kıkırdak yavaş yavaş harap oluyor. Haraplandıktan sonra kemik bir eklem neticesinde eklemin üzerindeki kaygan kısımlar gidince pürüzlü yüzeyler üzerinde hareket etmeye çalışıyor. Pürüzlü yüzeylerdeki hareket de ıstırap, ağrı oluyor. Yürümekte ve merdiven inip çıkmada güçlük oluşuyor. Gençlerde kıkırdak lezyonu varsa MR çekiyoruz ve yapılan incelemeden sonra nasıl bir tedavi yöntemi izleyeceğiz, ona karar veriyoruz. Kıkırdağı toparlamaya veya hasarın önlenmesine yönelik ilaçlar var. Bu tarzda ilaçlar öneriyoruz ya da kıkırdak hasarına neden olan diz içinde olmaması gereken dokular oluyor. Öyle bir doku varsa onu çıkarıyoruz ve kıkırdağı kurtarıyoruz. Böylelikle de dizin ömrünü uzatıyoruz. Kıkırdak bizim dizimizdeki en önemli yapı” dedi.

Editör: TE Bilişim