Bu yıl 2'nci kez düzenlenen 2. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Sempozyumu Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü'nde start aldı. 23-25 Eylül 2014 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan sempozyumda kendi alanlarında uzmanlaşmış bir çok isim sunumlar gerçekleştirecekler. Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü toplantı salonunda düzenlenen sempozyumun açılış konuşmasını Enstitü müdürü Dr. Yılmaz Boz gerçekleştirdi. Boz,  enstitü çalışmalarıyla ilgili katılımcılara ve protokole bilgiler verdi.

Sarı, "Avrupa'nın En Büyük Tarımsal Ekonomisiyiz"

Boz'un ardından söz alan 
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdür Yardımcısı Dr. Ali Osman Sarı, bakanlık çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdür Yardımcısı Dr. Ali Osman Sarı, konuşmasında şu ifadelere yer verdi;

“Türkiye’nin bitkisel çeşitliliği gerçekten dünyada tartışılmaz bir konu. Bu zenginliğin farkına 1950’li yıllarda varılmıştır. O zamanlar ki trend biyolojik çeşitliliğin muhafaza altına alınmasıydı fakat daha sonra kullanım ve sürdürülebilir kullanım gündeme gelmeye başladı. Bu konuda Türkiye’nin farkındalığı her geçen gün daha fazla artmaktadır. Dolayısıyla ekonomik gelişmelere paralel yapılan yatırımlar artmaktadır.  Tarımsal açıdan değerlendirecek olursam Gayri Safi Milli Hasıla gerçekten sıçrama gerçekleştirmiştir. 2002 yılında tarımsal Gayri Safi Milli Hasıla 23 Milyon dolardı. Bugün 62 Milyar dolar. Türkiye o zaman Avrupa'da ki 4.büyük tarımsal ekonomiydi şuanda 1. en büyük tarımsal ekonomi. Türkiye’yi Fransa izliyor. Gelirimizin artması sahaya da yansıdı. Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü kamudaki en büyük yapılanması olan araştırma kuruluşudur. Bakanlık bünyesindeki 12 genel müdürlükten biriyiz. TÜBİTAK’dan kamu kurumları içerisinde en fazla proje alan kurumuz.  Değer olarak da Milli Savunma Bakanlığı’ndan sonra TÜBİTAK’dan en çok payı alıyoruz. Bizim bütçemiz 2002 yılında bütçemiz 11 Milyon TL idi. 2013 yılında bu 170 Milyon TL’ye kadar yükseldi ve her yıl belirli bir oranda da yükseliyor. Biyolojik çeşitliliğimize de güzel yansımaları oldu. 2010 yılında Ankara’da 2. Tohum Gen Bankası açıldı. Dünya’daki en modern gen bankalarından biri şuanda. 2010 yılında Antalya’da Tıbbi Bitkiler Araştırma Merkezi kuruldu. Yıllarca zorluğunu çektiğimiz analiz sorununu ortadan kaldırdık. Geçen hafta  Sayın Bakanımız Beykoz’da tanıtımını yaptı Beykoz’da Biyoçeşitlilik ve Geofit Araştırma Merkezi’ni kurduk. Siz katılımcıların da yakından bildiği gibi zaman zaman bitkileri birbirinden ayırmak çok zor. Bir bitkinin tıbbi çeşitliliği olduğu gibi süs bitkisi veya bir başka özelliği olabiliyor. Buradaki merkezimiz de geofitler yoğunlukta olmak üzere çok çalışacak. En fazla 1 ay  içerisinde Yalova’da Türkiye Geofit Merkezi’ni açıyoruz. Arkadaşlarımız tüm geofitleri topladı bunlardan yeni  ürünler geliştirecekler. 2016 Antalya Expo’nun sembol çiçeği buranın yetiştirdiği bir tür. Ankara’da bakanlığımızın hemen yanında 2500 dekar arazi üzerinde Türkiye Milli Botanik Bahçesi’ni kuruyoruz. Orada da faaliyetler son hızla devam ediyor. 2015 yılı içerisinde açılışı planlanmakta. Rusya’daki 3000 dekarlık bahçeden sonra en büyük botanik bahçesi olacak. Ben sempozyumun başarılı geçmesini diliyorum, hepinize teşekkür ediyorum”

"Coşkun, "Doğallığımızı Kaybettik
"

Ak Parti Yalova Milletvekili Temel Coşkun'da sempozyumda bir konuşma yaparak doğal beslenmeye ve doğal tarımın önemine vurgu yaptı. Coşkun konuşmasında, "Sağlığımız çok önemli. Geleceğimiz çok önemli. Geleceğe yürümek için sağlıklı beslenmek lazım, sağlıklı yemek lazım. Ama çok gariptir ki sağlığı tehlikeye atan yine biziz. Doğayı bozan biziz. Dolayısıyla zehir takdim ediyor birbirimize ve sonra dermanı arıyoruz. Her şeyi bozduk. Yediğimiz her şeyden kuşku duyar hale geldik. Doğallığımızı kaybettik. Yediklerimizin kimyasallara bulaşmadan önümüze gelmesi çok önemli. Ama ne gariptir ki 3 kuruş daha fazla kazanacağız diye o doğallığı kaybediyoruz. Kimyasalı tercih ediyoruz ve bir birimize de bu yöntemle kötülük yapıyoruz. Doğa doğallığın anasıdır. Derdimizin devası da yine o doğada. Her bitki bir ilaç. O nedenle bu sempozyum çok önemlidir. Tabiattaki bu zenginliğin korunması, kaybedilmemesi, bozulmadan insanların hizmetine sunulması bu tip sempozyumlar, çalışmalarla oluyor" şeklinde konuştu. 

Abban, "Bu Sempozyum Geleceğe Işık Tutacak"

Açılış konuşmalarının sonuncusunu ise Yalova Vali Vekili Atilla Selami Abban gerçekleştirdi. Bu tip sempozyum ve panellerin geleceğe ışık tuttuğuna dikkat çeken Abban, "Son zamanlarda artan sağlık endişeleri ve güvenilir gıda temini açısından sempozyumun konusu olan tıbbi ve aromatik bitkiler çok önemli hale gelmiştir. Ama bence bu alanda kat edeceğimiz daha çok uzun bir yol var. Bu tür sempozyum, panel ve bilimsel araştırmalar geleceğe ışık tutacaktır. Bu konunun bir de ekonomik boyutu var. Tıbbi ve aromatik bitkiler konusunda makro düzeyde ülkemizde gerek ihracat ve gerekse ithalatta çok büyük meblağlar oluşmaktadır" dedi.
3 gün sürecek sempozyum boyunca, akademisyen, araştırmacı ve uzmanlar tarafından Tıbbi ve Aromatik Bitkiler alanında yapılan araştırma ve çalışmalar paylaşılacak. 

Editör: TE Bilişim