Bahar Eğitim ve Kültür Derneği, Baran Eğitim ve Kültür Derneği, Şifa Sağlık Mensupları Derneği, Yalova Teknoloji ve Gelişim Derneği, Yalova Eğitim, Kültür ve Çevre Vakfı, Yalova Aktif Sanayici İşadamları Derneği ile Yalova Eğitimciler Derneği'nden oluşan Yalova Demokrasi ve Hukuk Üstünlüğü Platformu Uygulama Oteli'nde bir basın toplantısı düzenleyerek AKP Yalova Milletvekili Temel Coşkun ve AKP Yalova İl Başkanı Mustafa Pehlivan'ı eleştirdiler. 

Platform adına açıklamayı Serdar Albayrak gerçekleştirdi. Açıklamada, " Bizler ‘ Yalova Hukukun Üstünlüğü Platformu’ nu oluşturan STKlar olarak her bir vatandaşımızı doğrudan alakadar eden ve Türkiye Cumhuriyeti Tarihinin en kaotik gelişmeleriyle alakalı kanaatlerimizi kamuoyuyla paylaşmayı zaruret addettiğimizden, bir basın açıklaması yapmayı uygun gördük ki,  bu da STKların hem görevi, hem de en tabii demokratik hakları cümlesindendir. AKP'nin 12 yıllık iktidarı süresince ülkenin kazanımları yadsınamaz bir realitedir. Lakin 17 aralıkta başlayan  ve boyutları henüz yeni ortaya çıkan büyük yolsuzluğa karşı yapılan operasyona verilen tepki ve sonrasındaki hukuksuzluklar bırakın 12 yıldaki kazanımları,  meşrutiyetten bugüne elde edilen gelişmeleri riske atacak mahiyettedir. Yolsuzlukların üzerini örtme gayretiyle hayali düşman senaryoları üretilmiş, bürokraside hassaten emniyet ve yargıda çok büyük kıyımlar yapılmış bir çok vatan evladı,  hakkında elle tutulur iddialar olmadan yerlerinden edilmişlerdir. Oysa herkes bilir ki kollektif cezalandırma yapılamaz, cezalar bireyseldir. Bu uygulamalar pagan ve ilkel toplumlarda görülen bir durumdur. Maalesef bizatihi Başbakanın alışkanlık haline getirdiği bu üslup toplumu her geçen gün germekte ve kutuplaştırmakta bulaşıcı bir hastalık gibi alta doğru yayılmaktadır. Hayatlarında haşhaşlı ekmek yemekten başka zararlı maddelerle hiçbir alakası olmayan bir topluluğa haşhaşi denmiştir. Üstelik bu sözden kısa bir zaman önce Türkçe Olimpiyatlarında yine aynı topluluk Başbakan tarafından Selçuklu alperenlerine benzetilmiş, geldiğimiz noktada Selçuklu döneminin önemli devlet adamlarından birisi olan Nizamül Mülkü şehit eden Hasan sabbahın adamlarıyla özdeşleştirilmiştir. Bunlar büyük tutarsızlık örnekleridir. Bu kadar fikri savrulmanın günahları örtme gayretinden başka mantıklı bir izahı yoktur. Yine Hayatını insanlığın selametine adamış ve hizmetine mani  olur endişesiyle bir yuva kurmayı bile düşünmemiş, Hz. Peygamberi(sav) her andığında saygısından yerinden kalkan bir insan yalancı peygamberlikle itham edilmiştir. Bu yaralayıcı üslup yerelde de benimsenmekte ilimizdeki siyasi kadrolar tarafından da tercih edilmektedir. Vekil ve il yöneticileri seçim sürecinde projeler değil camia aleyhtarlığı üzerinden kampanya yürütmektedirler. Daha düne kadar kardeşane ilişkiler yürüttüğümüz insanların bu tavrı kamu vicdanını yaralamaktadır. Hatta camilerde bazı imamlarımız siyasi üslup kullanarak sohbetlerinde camia antipropagandası yapmaktadır. Bunun sonunda Emevi döneminde hutbelerde Ehli Beyte lanet yağdırıldığı gibi bir gün hizmet hareketi de aynı şeye mi maruz kalacaktır" denildi. 

Editör: TE Bilişim