“Be vicdansız, Cumhurbaşkanı’na Hitler denilir miydi”
İnce açıklamasında şunları dile getirdi; “Başbakan CHP zihniyeti pisliktir demiş. Bana bunu başbakanın söylediğini söylemeden ‘biri böyle dedi, bu kim olabilir’ diye sorsalar, ben derim ki, ‘bunu başbakan söylemiştir’. Yani bana söyle ne söylediğini, sana kim olduğunu söyleyeyim. Bu başbakanın kişiliğini, karakterini, iç dünyasını ortaya koyuyor. Yetişme tarzını ve terbiyesini ortaya koyuyor. Başbakanlara küfür edilmez, diyor, bana küfrettiler, diyor. Doğru, başbakanlara küfredilmez ama başbakanlar da küfretmez. Sen kendine şunu soracaksın, ne oldu da, Turgut Özal’a, Süleyman Demirel’e, Bülent Ecevit’e, Mesut Yılmaz’a, Tansu Çiller’e küfretmeyen insanlar sana niye küfretti. Bunu kendine soracaksın önce. Ağzından küfür akıyor senin.
Ayyaşlar, alkolikler, çapulcular, pislikler, şerefsizler, sürekli bunları söylüyorsun. Başbakanlara küfür edilmez diyorsun. Be insafsız, be vicdansız, bu ülkede Cumhurbaşkanlığı yapan İsmet İnönü’ye Hitler denir mi? Ona hakaret edilir mi, iki ayyaş denir mi? Sen bu ülkenin kurucusuna iki ayyaş dedin de, sana küfretmişler çok mu? Sen hak ediyorsun onları. Ben gençlerin bu tavrını onaylamıyorum. Siyasette küfür olmamalı. Siyasette hak aramanın yolu bu olmamalı. Gençlerin yaptıklarını doğru bulmuyorum ama bunları tahrik eden, bunları ortaya süren Başbakan’ın kendisidir. Başbakan’ın ağzından küfür akıyor.”
“Tepeden tırnağa pislikte yüzüyorsun”
İnce sözlerine şöyle devam etti: ‘CHP zihniyeti pisliktir’ diyor. Sen kendi iç dünyanı ortaya koymuşsun. Sen kendine bak önce. O ihalelere bak, bulaşmışsın tepeden tırnağa pisliğin içinde yüzüyorsun. Sen önce kendine bakacaksın. Başbakan’a sorum şu : Tarlabaşı kentsel dönüşüm alanını, o projeyi, damadının yöneticisi olduğu şirkete verdin. Senin telaşın, senin kızgınlığın, acaba Taksim’i de bunlara mı verecektin? Bunun sorgulanması lazım. Söz mü verdin Başbakan? Tarlabaşı Kentsel Dönüşüm Alanını damadının yöneticisi olduğun şirkete verdin. Sen Taksim’i de bunlara mı verecektin, söz mü verdin bu konuda? Kızgınlığın, bu konudaki hiddetin, bu konudaki sinirliliğin sebebi bu mu? Başbakan’ın buna cevap vermesi lazım. Bir de yalan söylüyorlar utanmadan, camide içki içildi diyorlar. Caminin müezzini çıktı açıklama yaptı, o ellerindeki sirkeleri, gençleri tedavi etmek için kullandıkları” diye konuştu. Svododa’nın CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile ilgili sözlerinden sonra AKP’lilerin Svoboda’nın ipine sarıldıklarını dile getiren İnce, “Svoboda’nın son açıklamasında Başbakan’ın cahilce konuştuğunu söylemesiyle hepsi armut gibi kaldılar. Başbakan’ın dili TOMA’cadır, Başbakan’ın dili gazca’dır, copça’dır” dedi.
“Rektör, sahibinin sesidir”
Gazetecilerin Yalova Üniversitesi’nin logosundan Yürüyen Köşk’ün çıkarılmasıyla ilgili sorularına da yanıt veren İnce, Atatürk’ün adının değil, kendisinin silinmek istendiğine dikkat çekerek, “Rektör, sahibinin sesidir. Atatürk’ün tüm dünyaya çevrecilik dersi verdiği Yürüyen Köşk’ü bir anda üniversitenin logosundan sildiler. Bu, üniversitenin zihniyetini gösteriyor, birilerine yaranma çabasını gösteriyor. Böyle bir üniversiteden bilim beklenmez, yenilik beklenmez, teknoloji beklenmez. Biz zamanı gelince Yürüyen Köşk logosunu Yalova Üniversitesi’ne tekrar koyacağız, bunu da böyle bilin” diye konuştu.
