CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce ülkemizde kadına yönelik suç oranlarının yüksekliğinin bir utanç tablosu olduğunu söyledi.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayan CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce kadın haklarının korunması anlamında bakıldığında Türkiye’nin gerilemekte olan bir ülke olduğunu dile getirdi. İnce mesajında şu sözlere yer verdi, “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü, kutlama ve anmanın bir arada gerçekleştiği, insanlığın özgürlük mücadelesinde özel günlerden biridir. Türkiye’deki özgürlük mücadelesi açısından bakıldığında da dünyadaki gelişimine paralel biçimde 8 Mart, kutlama ve anma günüdür. Bir taraftan, meşruiyetini sözde kimi yerde gelenek, kimi yerde dinden aldığı varsayılan ama özü itibariyle gerici, insanın özgürlük mücadelesinin düşmanı bir şiddet sarmalı kadınlarımızı, kız çocuklarımızı öldürüyor. Yaralı bırakıyor. Bütün bir yaşamını teslim alıyor.

Ülkemizde son bir yıl içinde 400’ün üzerinde kadın yaşamını yitirdi. Tecavüz, cinsel istismar rakamları ise toplum olarak hepimizi utandırmaktadır. Yapılan araştırmalara göre 2017 yılı içinde 101 kadının tecavüze, 248 kadının tacize, 377 kız çocuğunun istismara ve 418 kadının şiddete maruz kaldığı saptanmıştır. Karşı karşıya kaldığımız sorun, burada aktardığımız rakamların büyüklüğü ya da küçüklüğüne bakılmaksızın ele alınması gerekmektedir. Eğer böyle bir yaklaşım benimsendiğinde görülecektir ki yaşamakta olduklarımız rakamların ötesinde kültürel, siyasal, ekonomik boyutları olan karmaşık ve daha büyük bir sorunun parçasıdır.  Türkiye insani gelişmişlik, demokrasi ve özgürlükler, gelir dağılımındaki eşitsizlikler bakımından sorunlu, uluslararası alanda gerilemekte olan bir ülkedir.
Türkiye, bir arada yaşama arzusunu kaybetmekte, giderek insanın doğuştan kazandığı özelliklere göre toplum içinde kendi varlığını korumak isteyen insanların ülkesi olma özelliği kazanmaktadır.
Bu sorun bu genel tablodan bağımsız olarak düşünülemez. Çünkü sorunu ortaya çıkaran ve besleyen temel neden, geri kalmışlığımız ve her türlü eşitsizliklerin derinleşmesi gerçeğidir.
Dünya Ekonomik Forumu’nun toplumsal cinsiyet eşitliği endeksine göre Türkiye 145 ülke arasında 131’inci sırada yer alıyor. Çalışma hayatında kadınların durumunu ortaya koyan “ekonomik katılım ve fırsat eşitliği” göstergesine göre Türkiye 144 ülke içinde 128’inci sırada. Eğitime ulaşım fırsatlarında, siyasete katılımda, ekonomik katılım ve fırsatlarda 144 ülke içerisinde yine sonlarda yer almaktadır.
Bu rakamlar Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışmamaktadır. Kadın haklarında öncü olmuş bir ülkenin, kadın erkek eşitliği konusunda resmi ağızlarından çağ dışı sözler duyması da kabul edilir bir durum değildir.
Türkiye, bu sorunlarını aşmak için özgürlük ve eşitlik mücadelesini yükseltmelidir. Haklarını kullanma koşulları bakımından eşit ve özgür insanlar toplumu olmadığımız sürece bugünlerde yaşadıklarımızdan daha fazlasını gelecekte yaşamamız bizi şaşırtmamalıdır. Ancak çaresiz değiliz. Bu konuda oluşan farkındalık ve duyarlılık her geçen gün artmaktadır. Yeter ki yükselen bu çığlık tam olarak önce kamuda sonra ekonomide, hukukta karşılığını bulsun. Bugün bize düşen görev bu mücadelenin içinde olmak ve onu yükseltmektir. 8 Martı bu duygularla selamlıyor, sadece kadın olmaktan dolayı saldırıya uğrayan ve yaşamını yitirenleri saygıyla anıyorum”

Editör: TE Bilişim