Yalova eski Belediye Başkanı Yakup Koçal Ak Parti İl Binasında bir basın toplantısı düzenleyerek CHP'nin yerel seçim sürecinde kendisi hakkında ortaya attığı yolsuzluk, usulsüzlük ve davalarla ilgili iddialara yönelik açıklamada bulundu. Bu iddiaların hepsinin seçim sürecinde de söylediği gibi sadece bir karalama kampanyası olduğuna dikkat çeken Koçal, aradan geçen 6 ay boyunca bu iddialarla ilgili CHP kanadının hiç bir şey yapmamasının da konunun en büyük ispatı olduğunu dile getirdi. 

Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman'ın artık belediyenin başında olduğunu ve iddia ettiği her şeyin bilgisine bir düğmeye basarak ulaşabildiğini dile getiren Koçal, "Yerel seçimlerden bu yana yaklaşık 6 ay geçti. Halkın takdirine saygılıyım ve şehrimizin çıkarlarının her şeyin üstünde olduğu bilinciyle, görev alan ekibe ve başkana halisane duygularla başarı temenni ediyorum. Bugün ilk defa Yalova kamuoyunun önüne çıkıyor ve açıklama yapıyorum. Bundan sonra belli aralıklarla değişik konularda bilgi ve düşüncelerimi kamuoyuyla paylaşacağım. Bugün seçim analizi yapmayacağım. Şimdilik mevcut Belediye yönetiminin yaptıkları veya yapmadıklarını gündeme getirmeyeceğim, bizim dönemin hizmetlerini anlatmayacağım. Bana göre kentimizi ciddi anlamda değiştirip-dönüştüren hizmetlerimiz eleştirilebilir, eksik bulunulabilir veya alınan idari kararlar olarak değerlendirilebilir. Tabii kime göre; zira hepsi sübjektiftir. Hiçbir hizmet veya idari karar halkın yüzde yüzünün onayını sağlayamaz. Yaptıklarımızı savunmanın arka planını ve mantığını anlatma hakkımın saklı olduğunu ifade ile bütün bunları demokratik olgunlukla karşılarım. Bugün sadece, hazmedemediğim karalama ve iftiraları ele almak istiyorum.

Şimdi soruyorum. 6 aydır araştırdım, ama dedikodusunu yaptıkları otelleri ben bulamadım, adresini versinler. Hangi şirkette benim veya ailemden birinin resmi veya gayri resmi hissesi var, açıklasınlar. Ağır cezada dava dosyalarımı bulamadım; açıklasınlar. Belediyeye gelen ve yaklaşık 3 hafta gerekli denetimleri yapan müfettişe iddia ettiğiniz hangi yolsuzluk dosyasını verdiniz? Kavurmaydı, bayraktı, ihaleydi; hangi iddianızı, kamuoyu önünde polemik yoluyla aldatmaca yapmanın ötesinde, hukuksuzluk gerekçesiyle dosyasını tekabül ettirip; müfettişe teslim ettiniz? Veya müfettişlerin denetim sırasında tespit ettikleri yolsuzluk var mı?  Eski Bakanından, şimdiki vekiline kadar polemik yaptılar. Güya ben dosyaları örtbas etmek için Ak Partiye girmişim. Soruyorum, hangi dosya? Tam aksi, son bir-iki yılda yapılan hukuksuz “paralel” dinlemelerle güya şuç isnat edeceklerdi. Acaba, vekil ve ekibi, kulaklarına fısıldanan paralel dedikodulara dayanarak mı bu karalamaları yaptılar?

İddia ile söylüyorum ve net bir cevap bekliyorum: Açıkladığım mal beyanımın haricinde benim ve ailemin herhangi bir varlığı varsa ve ağır ceza da görülen bir tek davam varsa; ne istiyorsanız yapacağım. Yok eğer iftiraların doğru olmadığını zaten biliyorduk, biz siyaseten bu çamurları attık diyorsanız; ben de diyorum ki; 

Bilmeden söylenene inandım ve yaydım diyenler; ailesinin yanında yüksek sesle Allah’tan af dilesinler, ben de en önemli kul hakkı olan iftiradan kaynaklanan hakkımı helal edeceğim. Ama başta CHP il başkanı, milletvekili ve belediye başkanı olmak üzere, kampanyayı yürütenler kamuoyu önünde basın aracılığı ile halktan özür dilemezlerse, bu ahlaksızlıklarından doğan kul hakkımı helal etmiyorum ve siyaseten bir adaylığım söz konusu olup olmayacağına bakmaksızın her ortamda bu ahlaksız iftiraları, yalan-dolanları tek tek hemşerilerime anlatacağım" dedi.

"Mal Varlığım Artmadı %35 Azaldı"

Kendisiyle ilgili bazı ticari firmalara hissedar olduğu yönünde de bir çok karalama yapıldığını hatırlatan Koçal kensini ve eşinin mal varlıklarını da kamuoyu ile paylaştı. Siyasete girdiği günden bu güne kadar mal varlığında %35 azalma yaşandığına dikkat çeken Koçal, "Ekte, benim ve ailemin mal varlığını öncelikli olarak kamuoyuyla paylaşıyorum. Maalesef CHP, seçim kampanyasında, kentin geleceği ile ilgili ayağı yere basan projeleri paylaşmak yerine, şahsıma yönelik karalamalarda ve iftiralarda bulundu. Yolsuzluk ve suiistimal iddialarını asılsız dedikodularla desteklediler. Mesela; benim yurt dışında otelim olduğu, bazı ticari firmalarla hissedar olduğum ve buna benzer çamurlar atıldı. 6 ay bekledim bu iddialarını delillendirip, ortaya koysunlar diye. 60’a yakın ağır cezalık davam olduğunu miting meydanlarında söylediler. Ben 1999 yılında Yalova Belediye Başkanı olarak seçildim ve aktif siyasete girdim. Dedem Rasim Koçal ticaretle uğraşmış ve varlıklı bir insandı. Babam Turan Koçal ve amcam Cengiz Koçal, birlikte uzun yıllar ticaret yaptılar. O günün şartlarında Yalova’da varlıklı insanlardı. Ben de 1984 yılından 1999 yılına kadar 15 yıl boyunca özel okul işletmeciliği ve inşaat işleri yaptım. Kendi kazandıklarım ve ailemden kalan miraslarla beraber 1999 yılında kendimi göreceli olarak varlıklı bir insan olarak görüyordum.  O zamanki mal varlığımdan, yani 1999’dan bugüne yaklaşık % 35 azalma oldu. 15 yıl içinde sattıklarımı da aşağıda yazdım. Görüldüğü gibi şu an var olanların hepsi 1999 yılından evvel edinilmiş gayrimenkullerdir. Şu anda hiçbir ticari faaliyetim yoktur. Kalan gayrimenkullerimin kira getirileri çok şükür ailemiz için fazlasıyla yeterlidir. Varlığımın azalmış olmasından şikâyetçi değilim. Siyasete girerken bunun bedeli olduğunun bilincindeydim. Aile büyüklerim, dedem, amcam ve babamdan böyle gördüm, böyle bildim. Hizmeti ibadet kabul eden töreye ve Yesevi anlayışa sahibiz. Hizmet ve ibadet Arapçadan gelmedir. Türkçede ikisinin karşılığı tek kelimedir; tapmak. Yaratılmışları Hakk’ın bir tecellisi olarak kabul edince, Allah’a ibadet ve insanlara hizmet eşanlamlı hale geliyor; çok şükür" diye konuştu. 


Editör: TE Bilişim