Bu hafta sizlere bağımlılık konusunu ele almak istedim.Aklımıza hemen alkol,sigara veya bonzai bağımlılığı gelmiş olabilir.Asıl ele almak istediğim konu teknoloji bağımlılığı.Bizi etkisi altına alan bir süreç.

   Geçenlerde okuduğum bir makalede;1980’li yıllarda ivme kazanan neo-liberal politikalarda eş zamanlı gerçekleşen özelleştirme ve deregülasyon uygulamalarıyla medya kurumlarının yapısı ve işlevi farklılaşmıştır.

   Deregülasyon her ne kadar’’kurulların kaldırılması’’ demek olsa da esas olarak 1970’lerden itibaren kamu yayıncılığı tekellerinin ortadan kalkması ve özel radyo yayıncılığının yaygınlaş-ması yönünde kuralların değiştirilmesi sürecini anlatmak için kullanılır.

   Yeni Medya dediğimiz ;radyo,televizyon,dergi,gazete gibi geleneksel medyadan farklı olarak kullanıcılara etkileşimli iletişim imkanı sağlayan cep telefonları,tablet ve avuç içi bilgisayarlar-oyun konsolları v.b internet erişimli iletişim ve enformasyon teknolojileri yaşamın bir parçası haline geldi.

  Bu hızlı değişim bağımlılık kavramını ortaya çıkardı.Bilgiye anında ulaşıldığı bir ortamda in-sanların sosyal bağlarını azaltarak sanal ortamda ağ bağlantıları önemli hale geldi.

  Bir gazete haberinde özel bir cins kedinin 20.000’i aşkın takipçisi olması beni şaşırttı.En yakı-şıklı resmimi facebook’da 103 ile 110 arasında beğeni alıyor.Kediyi kıskanmadım desem yalan söylemiş olurum.

  Teknoloji bağımlılık düzeyinin çocuklarda erken yaşlarda başlaması hayli kaygı verici.Görev yaptığım Öğretmen Yusuf Ziya okulunun rehber öğretmenleri Nagihan Gürsoy,Erkan Akdal bir tespitte bulunmuşlar.Bazı çocuklarımızın günde 3 saate yakın teknolojiyle haşır neşir oldukları gözlemlenmiş.Bu beraberinde hareketsiz yaşamı ve sağlık sorunlarını da taşımakta-dır.Dış çevreye de duyarsız anti sosyal bir kişiliği de barındırmaktadır.

  Biz teknolojiyi kullanacağımıza teknoloji bizi kullanır hale geldi.Adeta onun esiri olduk.İnsan-larımızda bir telaş kim ne ne yaptı?Ne yapıyor?Bilgisine ulaşmak için sosyal ağları kullanıyo-ruz.Aile ilişkilerinde de onarılamayacak etkiler yapmaya başladı.Hele farkında olmadan paylaştığımız yemek ve gezi resimleri kendimizi tatminden öteye gitmediğini düşünüyorum.

  Günümüzde her şeyin bu kadar erozyona uğradığı bir yüzyılda;sanal ilişkilerden ziyade birbirimize dokunabileceğimiz gerçek ilişkileri arayıp bulmalıyız.Çocuklarımızla daha kaliteli zaman geçirmeli,onların sokaklarda oynayabileceği oyun alanları yaratmalıyız.

  Teknolojide fazla bağımlı olmadan gerektiği ölçüde yararlandığımız ve birbirimize bağımlı olduğumuz günleri yaşamak dileğiyle esen kalın.

  Önümüzdeki hafta yeni gündemlerde buluşmak dileğiyle…