Bu sabah depremle uyandık.Ne zamandır unutmuştuk.Hatırlattık bize kendini,unutmayın dedi beni adeta.İnsan 17 Ağustos depremini yaşayınca bu artçı gibi geldi desem abartmış olmam.Yüzeye yakın olunca iyi salladı.Bazen de öyle olması daha iyi diyorum kendi kendime.En azından bu kırılmalar büyük felaketin önüne geçtiğini söyleyebiliriz.Uzmanların beyanlarına göre enerji boşalımı oluyormuş.
     Böylece zihnimizde tazeliğini korurken bizleri daha tedbirli olmaya zorluyor.Ders çıkarabiliyorsak ne mutlu bizlere.
     Yıllar öncesine 1999 yılına gittim.Deprem can ve mal kaybının ötesinde anılarımızı da beraberinde götürüyor.Okulda birlikte çalıştığım arkadaşımızın ailesiyle ebediyete intikal etmesi ve yalnızca bir evladının kurtulması.Devamında o çocuğun paylaşımında yaşanan sıkıntılar unutulacak gibi değil.Malesef herkes bizim kadar şanslı olamadı.
   Bazen de insan deprem felaketiyle beraber şunu da insan düşünmeden edemiyor;Yarın ne olacağımızı belli değil,o yüzden yaşamdan zevk almak lazım.Çok düşünerek hayatı zehir etmemek gerek.Akışını da bırakmak lazım ara ara.Hepten de boş verelim anlamında söylemiyorum. 
    Peki bu doğa olayı karşısında ne yapıyoruz.Neler yapabiliriz? Sorularını çoğaltmak mümkün.Atacağımız ufak bir adım bile bizi birçok olumsuz durumdan koruyacaktır.En azından evimizde bir deprem çantası hazırlamak,eşyaları sabitlemek,hayat üçgeni oluş-turmak,başucumuzda ışıldak ve suyu eksik etmemek gibi şeyler.Ufak bir önlem gibi gözükse de hayati değeri olan şeyler.
    Bizler nedense çabuk unuturuz.Ancak yumurta kabuğa dayanınca bir şeyler yapma telaşı duyarız.Planlı olmak bizim kültürümüzde pek var olan bir değer olduğunu söylemek yanlış olur.
    Yaşadığımız ilimiz Yalova’ya baktığımızda ,depremle ilgili olarak çalışan bir sivil toplum kuruluşu olan MAG aklımıza gelir.Hatta okulumuzda depremle ilgili sunum ve uygulama yaptılar.Tatbikatta takdire şayan bir çalışmaydı.Öğrencilerimizde o heyecanı yaşadılar.MAG kuruluş olarak tamamen gönüllülerin oluşturduğu bir oluşum.O insanların çabasıyla bir anlam kazanıyor.Bir ara ben de MAG eğitimlerine katılarak o sertifikayı alma şansım oldu.Çalışma-larından dolayı takdire değer şeyler yaptığını söylemeden edemeyeceğim.Toplumsal duyarlı-lığı sağlamaları açısından  güzel şeylere imza atıyorlar.
    Birinci deprem kuşağında yaşadığımızı aklımızdan çıkarmadan yerleşim yerlerini ona göre planlamalıyız ki,daha sonra acı şeyler yaşamayalım. 
   Bu haftaki yazımı noktalarken,güzel günlerde buluşmak dileğiyle esen kalın….