Son günlerde gündemi çokça meşgul eden temel gıda maddesi olan ekmek fiyatlarının artış nedeni basın ve yayın organlarında sıkça tartışılmaktadır ifadelerini kullanan Yıldız, “Tartışma programlarına baktığımız zaman herkes birbirinden rol çalma ve oylarımızı nasıl artırırım hesabı ile yorumlar yaparak işin doğrusunu söylemekten kaçınmaktadırlar. Halbuki işin doğrusunu söyleseler, belki de vatandaş nezdinde güvenilirlikleri artacak ve bu durum onlar için önümüzdeki seçimlerde kendileri için bir avantaj sebebi olacaktır. Ama hayır. Onların seçime kadar beklemeye tahammülleri hiç yok. Maalesef birbirlerine üstünlük sağlama egosu, anlık ve saniyelik zamana evrilmiş durumda. Neyse biz gerçeği söyleyelim de herkes neye inanacaksa ona inansın. Evet ekmek fiyatına kısa zaman içinde zam yapılması talebinin sıkça gündeme gelmesi ekmeğin temel girdisi olan un, maya, genel giderler ve işçilik maliyetlerindeki aşırı artışlardır” dedi.

‘Peki bu artışlar ne düzeydedir?’

30-40 yıldan beri satın aldıkları aynı kalite bir un çuvalının 7-8 ay içinde 160 TL’den 421 TL’ye çıktığını belirten Yıldız Ekmek Fırını işletmecisi Mehmet Yıldız, “Yapılan zam oranı %163’tür. Fiyat listeleri odalara verilmiştir. Doğalgaza gelen zammın %40 olduğu basında zaten açıklandı. Elektrik zammı %25, imalat giderlerine yapılan ortalama zam %50, asgari ücretin belirlenmesiyle birlikte iş gören ücretlerinin hatırı sayılır miktarda artacağı ortada iken, vatandaşın ucuz ekmek yemesi nasıl temin edilecek? Sorusunun cevabı maalesef havada kalıyor. Yukarıda belirttiğimiz gibi ekmeğe girdi teşkil eden bütün kesimler zam yaparken, sıra fırıncıya gelince herkes ayaklanıyor. Aman ha ekmeğe zam gelmesin. Peki bu ağır yükün altından fırıncı nasıl kalkacak? Geçen sene yine bu sütunlardan yetkililere seslendim. Ekmek temel gıda maddesidir. Ucuz olması gerekir. Durdurun şu ekmeğin ham madde giriş fiyatlarındaki artışları. Ama bu söylemimiz ters tepti bu sene fiyatlar tam ikiye katlandı. Peki bu durum karşısında hükümet yetkilileri ne yaptı? Çok açık ve net. Bizim aldığımız kalitedeki un fiyatlarına hiç müdahale etmedi. Bu firmalar milim geri adım atmadı. Aynı fiyattan unlarını satmaya devam ediyorlar. Marketlere gittiğinizde fiyatları görüyorsunuz zaten. Gönül isterdi ki bu fiyatlar törpülensin, makul seviyelere düşürülsün veya geri çekilsin.  Ama bu yapılmadı. Bu fiyatlara hiç dokunulmadı. Ya ne yapıldı? Şu yapıldı; Toprak Mahsülleri Ofisi vasıtasıyla bazı değirmencilere gluteni düşük, ucuz buğday verilerek fırıncılara ucuz un (çuvalı 195-200 TL.) satılması için anlaşma yapıldı ve böylelikle fırıncıların zam yapma talebi önlenmeye çalışıldı. Peki bu vasıftaki undan ekmek çıkar mı? Zurnanın zırt dediği yer işte burasıdır. Anadolu’da lavaş veya yuvarlak somun ekmek yapmak için bu unu kullanmak belki mümkündür. Ama bizim yıllarca yapageldiğimiz francala veya baston türündeki yeterli kalitedeki ekmekleri bu undan yapmak mümkün değildir” şeklinde konuştu.

‘Anlamakta zorluk çekiyoruz’

Benim anlamadığım ve şahsen kavramakta güçlük çektiğim ve bir türlü çözemediğim önemli nokta şu diyen Yıldız, “Odalar, Belediyeler, Valilik ve Ticaret Bakanlığı vasıtasıyla fırıncının gırtlağına nasıl çöküyorsanız aynen bunun gibi adres veriyorum, hedef gösteriyorum, işaret ediyorum, daha ne yapayım? Türkiye’de 4 tane maya fabrikası var. İki elin on parmağı kadar az sayıda belli başlı değirmenci var. Enerji sektöründekiler de belli zaten. Ekmeğin ham maddesi olan bu girdilere her sene %40-50 hatta %100’ün üzerinde zam yaparken niye sessiz kalıyorsunuz? Niye müdahale etmiyorsunuz? Fırıncıya sana zam vermiyorum. Bu fiyattan satmak zorundasın. İster kapat, ister devam et diyen bu kurumlar Fırıncıya ham madde temin eden bu sektörlere niye hiç dokunmuyorlar. Bazı vatandaşlar ve bilinçli tüketiciler işin farkında; marketlere gittiğimizde geçen sene ile bu sene arasında una gelen zam iki kattan fazla, bu fahiş artışı görünce; nasıl dayanıyorsunuz? diye bize sual edenler var. Fırıncı olarak derdimizi vatandaş bile anladı ama birilerine hala anlatamadık. Bu da bizim nasipsizliğimiz. Ne diyelim... Şimdi netice itibarı ile ne olacak onu söyleyelim. Bir ekmekteki unun maliyetinin toplam maliyet içindeki payı %30 civarındadır. Kullandığımız kaliteli unu ucuz unla karışım yaparak un maliyetini bir miktar aşağı çeksek bile, genel giderler, imalat giderleri ve işçilik ücretini değiştiremeyeceğimizden dolayı, bu şartlar altında ekmeğin 3.50 TL fırıncının zarar etmemesi için ise en azından 3 TL’den aşağı olmaması gerekir” dedi.

Editör: TE Bilişim