Yalova Acar Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Şirket Müdürü Mesut Acar’a söz konusu yer ile ilgili olarak, açıklamalarına devam etti ve Yalova Valisi Muammer Erol’dan bir dizi soruyu yanıtlamasını istedi.

Mesut Acar açıklamasının ilk bölümünde; “Öncelikle Muammer Erol’a iddialarıma cevap verdiği için teşekkür ediyorum. Çünkü bu tüm cevaplarını aleyhinde mahkemede delil olarak kullanacağım. Yazdığım dilekçelere cevap vermeyip, gazetelere beyan vermesi güzel. En azından kamuoyu her şeyi detaylarıyla öğrenmiş olacak.

Şimdi sayın Muammer Erol’a sormak istediğim sorulardan birincisi, bunları bu konuyla ilgili bir tazminat davası çıkarsa bu benim şahsi meselem, cebimden ödeyeceğim diyordu. Hodri meydan, ödesin, en az 50-60 milyon çıkacak tazminatlar. Zaten Yargıtay’da davaları kazandım ve tazminatlarla ilgili dava tevfik edildi yani ayrıldı. Tazminatla ilgili davalarda görülmeye başladı.

Kendisi iddianameyle cevap vermiş bu iddianamenin hazırlanış metni ve her türlü başlangıç evrakları elimdedir. Tüm Yalova halkına duyuruyorum, okuduklarınıza inanamayacaksınız. Bu adam hukuk mezunu ve bu ili yöneten vali. Hakkımda iddianame diye hazırlattığı şeyi evraklarıyla sunuyorum. Kendi hazırlattığı iddianamedeki 6. Maddede diyor ki, Valiliğe zarf üzerinde isminin Mehmet Ali Yılmaz olduğu ve PTT’den gelen bilgilere göre adres bilgisinin yanlış olduğu anlaşılan zarftan çıkan Köylere Hizmet Götürme Birliği ihale dosyası içinde kalması gereken belgelerin fotokopilerini de ve ne şekilde ulaştığı ve ihaleden 7 yıl sonra bu belgelerin fotokopilerini ne amaçla gönderdiğine dair bir bilgiye ulaşılamadığı, gönderen, dikkat edin gönderenin gerçek olmayan bir kişi ve adresten geldiği yazan evrakla hakkımda iddianame hazırlayan bu vali nasıl bir hukukçudur?

Karşımda 6 tane dava kaybetti, 6-0 skor, 8-0 olacak, iki dava daha kazanacağım ve söz verdiği gibi atıyla, katıyla, yatıyla, arsalarını satarak mı öder Yalova’ya uğrattığı tüm bu zararları beyefendinin kendi cebinden ödemesini talep ediyorum. Öyle demişti, zaten mahkeme kararlarıyla ona rücu ettireceğim.” dedi.

Tüm Yalova’ya ve tüm Türkiye’ye, Cumhurbaşkanımıza, Adalet Bakanına ve İçişleri Bakanına seslenen Acar, “1-Valilikteki bir evraka bir kişi nasıl olurda kimsenin haberi olmadan ulaşabilir?

2-Bu evraktan sorumlu kişiler hakkında nasıl elde edildiği, nasıl dışarıya sızdığıyla ilgili hiçbir işlem yapmış mıdır?

3-Varlığı dahi belli olmayan, oturduğu adreste bulunmayan bir kişinin yazdığı evrakı kale alarak bir insan nasıl işlem yapılmıştır? Söz konusu Mehmet Ali Yılmaz adlı kişiyi bulmak için bir çaba sarf edilmiş midir? Yoksa böyle bir kişi yok ve bu evraklarda kasıtlı olarak birileri tarafından mı verilmiştir?

Öncelikle bu iftirayı atan ancak oturduğu adreste olmayan, kendi hazırlattığı raporda varlığı da belli olmayan, yani bunun hukuki adı nedir bilmiyorum. Faili meçhul bu herhalde.

Ne idiği belirsiz bir şahsın yazdığı bu evrakla işlem yapıp bununla bu raporda da görülecektir. Bu raporda yazılan şeyde diyor ki, iki şirketle ihaleye katılmak suç değildir Yargıtay kararlarıyla da bu sabittir” şeklinde konuştu.

Yalova Valisi Muammer Erol’a Çınarcık sapağında gerçekleştirilen ihale ile ilgili bir soru yönelten Mesut Acar, “Çınarcık sapağındaki yeri ihale yapıp sattın. Yüzde 28’le verdin ve ihaleye bir tek firma katıldı ve sen bu ihaleyi onayladın. Yetmedi, birde bu şirkete 1 kişi katıldığında ihaleyi feshedip yeterli rekabet ortamı oluşturulmadı diyebilirken yapmadın. Peki bu adamın şirketine de bu ihaleyle ilgili yüzde 28’i vermiş olmana rağmen birde üstelik sözleşmeyi devir hakkı verdin mi vermedin mi?” dedi.

Yalova Acar Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Şirket Müdürü Mesut Acar açılmasının devamında Yalova Valisi Muammer Erol’a yönelik, “6 mahkeme kararı kaybettin, Yargıtay’ı kaybettin hala iftira atıp zamanın eski valilerine, vali yardımcılarına, Köylere Hizmet Götürme Birliği üyelerine, hepsine ve bana iftira atıyorsun. Kazandığın bir tek dava yok, ben davaları koyuyorum sen ne idüğü belirsiz bir adamın iddialarıyla iş yapıyorsun. Bu iddianamelerin hepsinde de bir sorumlu var ise açıkçası bu işten ihaleye giren şirketin değil de ihaleyi yapan valilik makamındakilerdir.

Yani valinin yönetiminde yapılmış bir ihalenin askı süresinin ne olduğu, sorunumuzun kim olduğu sanki benmişim gibi algı oluşturmak komik ötesi bir tavır. Valinin yaptığı bir ihalede valilik sorumlu değil, oradaki görevliler sorumlu değil, ihaleye iki firmayla giren ben sorumluyum.

Tayinin çıkıp gitsen de mahkeme kararları peşinden gelecektir.

Buradan aynı zamanda Yalova milletvekillerine de sesleniyorum, özellikle Ak Parti milletvekillerine, bununla ilgili her türlü evrak ve dosyayı zamanında size teslim etmeme rağmen, Yalova Belediyesi de bu işe alet edildi, zarara ortak edildi, Yargıtay kararlarına uymama cesaretini nereden aldıklarını niye sormuyorsunuz?

Tarafıma iftira atmayı bırakın, bir de kalkmış gazetede beyan veriyorsun. Benim şahitlerim belli, İnsan Hakları Mahkemesine de beyan ettim. Eski vali, vali yardımcıları, bir dönem senin vali yardımcılığını yapmış insanlarda var içinde, hodri meydan.

Çık karşıma, eğer yapabiliyorsan canlı yayında evrakları getir tartışalım, bakalım yapabilecek misin?

Hukuk önünde yargılanacaksın, benim yaptığım gibi davaları kazanıp onları yayınlayacaksın. 6 dava karşında kazandım, Belediyeye karşı 1 dava kazandım, diğerini de kazanacağım.

Tazminat davaları da görülmeye başlandı bilgin vardır. Yargıtay kararlarına rağmen bunlara uymama cesaretinizi hayretle karşılıyorum.

2015 yılında yapılmış bu ihalede bu tip bir şey var idi ise, 2019 yılında Mart ayında her satırını Muammer Erol olarak senin hazırlattığın arabuluculuk sözleşmesini benimle niye imzaladın. Arabuluculuk sözleşmesine göre bütün işleri yaptım. Daha sonra benim hukuksuzca tahliye ettiğin tartışmasız bir gerçek. Neden? Tahliyenin yürütmeyi durdurmasını ve istinafını kazandım. Yani tahliyeyi hukuksuz yaptığın tartışılacak bir durumda değil. Hukuki olarak o iş bitti.

Kiracılık sıfatının tespiti ile ilgili de hukuk mahkemesini kazandım. Onun bölge adliye mahkemesindekini kazandım. Daha sonra da onun Yargıtay’ını kazandım. Yargıtay’ı kazandıktan sonra ilk Yargıtay’da kazandıktan sonra davayı yani kiracılığım tespit edildikten sonra bu evrak çıktı. Senin görevin öncelikle Yalova Valiliğine iftira atan bu Mehmet Ali Yılmaz isimli kişi kimse onu bulmak, bu evrağı sızdıranı bulmak.

Harçlardan dolayı itiraz edilen Bölge Adliye Mahkemesi’ne geri dönen davayı tekrar kazandım Bölge Adliye Mahkemesi’nde tekrar Yargıtaya gitti tekrar kazandım ve onaylandı oy birliğiyle.

2 Yargıtay arasında kararı arasında bu iddianamenin çıkması tesadüf müdür? Devlet ciddiyet gerektirir. Bu şikayeti yapanı, iftira atan adamı önce bulup, hukukun önüne çıkar, bununla ilgili de savcılıklara suç duyurusunda bulundum.

Şimdi bütün bu sorularıma cevap bekliyorum ve tüm Yalova halkına çık de ki; “Bu hataları ben yaptım, olayı şahsileştirdim”. “Çıkacak tazminatları da cebimden öderim” diyordun, öde, ödeyeceğini taahhüt et, hodri meydan. Öyle iftira atıp, etmeye gerek yok.

Şimdi yazdığım, söylediğim bu tüm sorulara cevap bekliyorum, gazetede cevabını bekliyorum. Buna da çok sevindim, devamını bekliyorum, çünkü mahkemelerde hepsini delil olarak sunacağım. Yazdığım onlarca dilekçeye cevap vermiyorsun ama gazetede beyan veriyorsun. Bunların hepsi çok iyi oluyor, alacağım tazminatları bunlar attıracak.” şeklinde konuştu.

“7 kat para ödeyerek kiraladım”

İhale sürecinde kamunun haklarını koruduğunu ve Dereağzı Mevkii’ndeki yeri ve binayı bir önceki kira bedelinin 7 kat fazlası bir bedelle kiraladığını belirten Acar, “Savcılığa verdiğim beyanatta 2015 Nisan ayında Dereağzı’ndaki yeri 36.000,00TL bedel ile kiraladığım. Bu tarihte dolar kuru 2,95 TL idi yani 12.200,00 Dolar aylık kira yapıyordu. Bütün bu süreç içerisinde bütün bu kira bedellerini benden aldınız, hatta pandemi zamanında devletin üç aylık kira almama yönetmeliği çıkmasına rağmen bu kiraları benden tahsil ettiniz. Ödemek zorunda kaldım; ödemeseydim, kira ödemediğim gerekçesi ile beni tahliye edecektiniz.

Ben 2015 yılında aylık 12.200,00 Dolara kiralamışım. Ben burayı kiraladıktan ve aylar boyunca bunu ödedikten sonra, geçen yıl burayı ihale yapmaya kalktın. Malum enflasyondan dolayı Türk Lirası cinsinden konuşamıyoruz. İhale yapmaya kalktığın yeri ben binaya yaklaşık 2 Milyon Dolar harcama yaptıktan sonra, 30.000,00 TL+KDV ile benimle ilgili kiracılık davası sürerken, yaptığınız tahliye işleminin hukuksuzluğu kesinleşmişken ihale yapmaya kalktınız. Bu kamu zararının daniskasıdır. Yani yaklaşık 7.5 yıl sonra 2 Milyon Dolar harcanmış bir yeri 1,5 – 2 Bin Dolara kiralamaya kalktın. Bu ihaleyi de ben durdurdum. Bütün bunların evrakları da mahkemelerde mevcuttur.

Dolayısı ile ilgili olarak benim ihale sürecimde kamunun zararı yoktur. İhaleye fesat karıştırma yoktur. Benim 2015 yılında 36 Bin TL’ye yani 12.200 Dolara kiraladığım dönemde burada Yalova Belediyesi kiracıydı ve yalnız 5 Bin TL kira ödüyordu ve bunu da 2 yıl ödememişti. Ben kiraladığımda buraya 7 katı para ödeyerek kiraladım. Cebimden de harcadığım para 2 Milyon Dolar oldu, bir gün kullanamadığım binadan beni tahliye etmeye kalktın. Bütün bunlarında da hukuksuzluğu ortaya çıktı, bütün belgeler ortada iken tazminatları ödeyeceğini Yalova Halkına beyan et” dedi.

“Yalova’nın en başarılı okulunu kapatmakla övünebilirsiniz”

Kapanan Özden Mahallesi’ndeki okul binasına müfettiş yollanmasıyla ilgili de yaşananlara değinen Şirket Müdürü Mesut Acar, “Bunla alakalı bir başka durum da bir velimiz Dereağzı Mevkii’ndeki Türkiye Deprem Komitesi Başkanına yaptırdığım 9.1 şiddetindeki depreme dayanacak, İstanbul Teknik Üniversitesi’nden onaylı projeyle ilgili olarak; “Neden buraya okul onayı vermiyorsunuz?” diye bir dilekçe yazdı. Siz bu dilekçeyi ilgi tutarak, eski okulumun olduğu yani Özden Mahallesi’ndeki binayla ilgili depreme dayanıklı mı, değil mi diye müfettiş yolladınız. Okuduğunuzu anlamıyor musunuz? Yada bu işleri kasıtlı mı yapıyorsunuz?

Yalova’nın en başarılı okulunu kapatmakla övünebilirsiniz. 60 Türkiye Birincisi çıkartmış, 20 tane Milli Sporcu yetiştirmiş okulu kapattınız. Bu ayıpta size yeter” dedi.

“Cimer üzerinden Muammer Erol hakkında şikayetlerde bulundum”

Cimer kanalıyla Yalova Valisi Muammer Erol’dan şikayetçi olduğunu belirten Acar, “Bir başka enteresan durum da Cimer üzerinden Muammer Erol hakkında şikayetlerde bulundum. Bulunduğum şikayetler Cimer sistemi üzerinden Valiliğe düştü. Vali kendisi ile ilgili şikâyeti, Vali Yardımcısı Aziz Mercan’a iletti, Vali Yardımcısı ise İl İdare Kurulu Müdürü Nebiye Yurtsever’e rapor hazırlattı. Vali ile ilgili soruşturmaya gerek yoktur yazısını, Valinin oluruna Vali Yardımcısı Aziz Mercan sundu. Vali kendisi ile ilgili soruşturmaya izin yoktur yazısını iki kere imzaladı. Her iki şikâyetin evrak ve tarihleri elimde. Hepsi elimde var. Şaka yapmıyorum bunlar resmi evraktır. Bu işlemleri yapan bir hukukçu ve bir vali.

Yargıtay kararından sonra ise Sayın Valiye sorum şudur; “Dosya İçişleri Bakanlığına incelenmek üzere gitmiş midir? Gitmemiş midir?” Bu soruların cevabını Yalova halkına vermesi bekliyorum” diyerek sözlerine son verdi.

Editör: TE Bilişim