Bu nedenle bundan 90 yıl önce Büyük Türk Milleti'nin Amasya Tamimi, Erzurum ve Sivas Kongreleri'ni takiben Ankara'da topladığı Büyük Millet Meclisi Milli Mücadele'nin karargahı olmuştur. Bir bağımsızlık savaşını yöneterek dünyanın tek ve ilk Meclisi olan TBMM, Afyon Kocatepe'de Başkomutanlık Meydan Muharebesi'ni kazanarak ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'e “Başkomutan” unvanını vermiştir. Her Ağustos ayının son haftası kutladığımız Zafer Haftası sıradan bir hafta değil, bir milletin kurtuluş ve bağımsızlık mücadelesi verdiği tarihin Büyük Türk Milleti'nin her ferdinin ruhunda yeniden canlanması ve canlı tutulmasıdır. Zafer Haftası nesilden nesile anlatacağımız, kutsal emanet gibi bağrımızda taşıyacağımız inancın bayraklaşmasıdır. Şartlar ne olursa olsun, en olumsuz ekonomik şartların altında komutanları başta olmak üzere, Türk askerinin aç-susuz, üstü başı yırtık, süngüsünden başka silahı olmadan yapılan mücadeledir. Bu mücadele çocuğunun aşını Mehmetçiğiyle paylaşan anaların sırtında bomba taşıdığı, dantel işleyen ellerin cephane hazırladığı, kadınların erkeklerin ardından canlarıyla siper olduğu bir mücadelenin adıdır. Elbetteki aradan geçen 90 yıl bize büyük zaferi unutturmadı. Aradan geçen her yıl büyük manayı daha iyi anlıyor ve yaşıyor ve yaşatmaya çalışıyoruz. Bu zaferden nasibini almamış, büyük zaferin yılmaz bekçisi Türk Silahlı Kuvvetleri’ni her fırsatta yermeye çalışan kimi kesimlerin fütursuzluğu karşında Demokrat Parti safını yarım asra varan siyasi mücadelesinde bir an bile değiştirmemiş ve değiştirmeyi aklına bile getirmemiştir. Büyük zaferle birlikte Cumhuriyet'i kuran, çok partili siyasi hayata geçişle Cumhuriyet'i demokrasiyle taçlandıran Büyük Türk Milleti, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı da içinde barındıran Zafer Haftası'nı büyük heyecan ve şevkle kutlamaktadır. Bu önemli  Zafer Bayramının Türk Milleti başta olmak üzere İslam alemine kutlu ve hayırlı olmasını diler saygılar sunarım” dedi.

 

 

Editör: TE Bilişim