‘Milli içki’ protestosu: Kımız içerek protesto edecekler
Okuyan, Türk milletinin milli içkisinin ayran olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan’a sert çıkarak, “Başbakan’ın genel kültürü zayıf. İçki başka bir şeydir, içecek başka. Şıra, boza içecektir, Türk milletinin de iki milli içkisi vardır. Türklerin en eski milli içkisi kımızdır” dedi. Okuyan, öteden beri ‘Türkçülük bayramı’ olarak kutladıkları 3 Mayıs tarihinde, Ankara’da Binicilik Kulübü’nde ‘kımız’ içerek Başbakan’ı protesto edeceklerini dile getirdi. Okuyan, 3 Mayıs 1944’te Türkeş ve arkadaşlarının tutuklanarak gözaltında işkencelerden geçmesinin ardından, bunu unutturmamak için 1980 öncesindeki ülkücü hareketin öncülerinden oluşan gruplarıyla 3 Mayıs’ı Türkçülük bayramı olarak kutladıklarını söyledi.
Akil adamlar’a karşı ‘akıllı adamlar’
Akil adamların söylemlerine karşı Türkiye’ye doğruları anlatmak için önümüzdeki günlerde ‘akıllı adamlar’ olarak Anadolu’yu dolaşmaya başlayacaklarını söyleyen Okuyan, “Bu süreci bir de bizden dinlesin Türk milleti. Biz kendi çabalarımızla Hakkari, Van, Bitlis, Diyarbakır, Muş dahil olmak üzere 51 kenti dolaşacağız” diye konuştu.
“Allah daha ileri demokrasiden korusun”
Milletvekili Kamer Genç’in TBMM’deki son tartışmada söylediklerinin doğru olduğunu belirten Okuyan, “Bunu bahane edip bir başbakan, bir meclis başkanı CHP Genel Başkanı’na yazı yazıyor, böyle bir usul yok. İçtüzük hükümlerini devreye soktunuz zaten ayrıca mektup yazıyorsunuz. Bülent Arınç’ın CHP Milletvekili Bayar’a karşı inanılmaz hakaretlerine karşı bir şey yaptınız mı? Türkiye giderek gerginleşiyor, bu gerginliğe mani olmak durumunda olan bizzat Başbakan, bu gerginliğin ana kaynağına dönüşmüş. Bunun adı ‘ileri demokrasi’ ise, bundan daha ileri demokrasiden Allah Türk milletini korusun” dedi.
“Başbakan’ın medeni cesareti varsa CHP, MHP, BDP ile televizyonda anlatsın süreci”
Gazetecilere 1 Mayıs dolayısıyla karanfil hediye eden Okuyan, “Barış süreci diye adlandırılan süreç, Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve Türk milletinin başına yeni belalar getirmeyi hedefleyen bir süreçtir. Bunun adı barış süreci falan değildir. İşin gerçeğini kimse konuşmuyor, anaların gözyaşı dinsin, terör bitsin deniyor. Yüz kişiye sorun, biri bitmesin diyorsa onun insan olmadığı ortaya çıkar. İyi de, burada cevaplandırılması istenen sorular var, bu soruların cevabını verecek olan bizzat Başbakan’ın kendisi.
63 tane akil adamı salıp, bunları halkla karşı karşıya getireceğine, Başbakan’ın medeni cesareti varsa, CHP’nin lideri Kılıçdaroğlu, MHP lideri Bahçeli’yi ve ittifak halinde oldukları, BDP’nin eşbaşkanlarından birisini alır, milletin herhangi bir televizyonunda medeni cesareti varsa, tartışır. Yaşar Okuyan’la gelsin tartışsın demiyorum. Gelsin tartışsın niye kaçıyor? Toplumun gazını almak için çıkarmış akil adamları karşısına, o garipleri de halk gittiği yerde bir öpüyor, okşuyor. Ama bu doğru bir yöntem değil” dedi.
“Türk milletinin aklıyla dalga geçiyor”
Başbakan Türk milletinin aklıyla dalga geçiyor. Karayılan’ın gazetelerde, ‘şimdilik silah bırakmadan strateji gereği çekilmeyi düşünüyoruz’ dediğini, silah bırakma şartları olarak koruculuk sisteminin dağıtılmasını istediğini, özel kuvvetlerin tasfiyesini istediğini, Öcalan dahil tüm PKK’lıların serbest kalmasını istediğini, anayasa değişikliklerinin de yapılmasının ardından silah bırakmayı tartışabiliriz dediğini belirten Okuyan, bu durumun en önemli sebebinin Suriye’de Başbakanın desteklediği isyancı grupların 1,5 yıldır Esad’ı devirememesi olduğunu savundu. Okuyan, “1500 PKK militanı oraya gitti, geçtiğimiz hafta ve savaşmaya başladılar. 1200 PKK militanı Kandil’de eğitim yapıyor ve oraya gidecekler.
PYD 15 bin civarında silahlı ordu oluşturdu, Türkiye’den gideceklerle birlikte oraya operasyona gidecekler. Operasyonu kim yapıyor, İsrail yapıyor, ABD yapıyor. Bir diğer sebep, Öcalan’ın desteklediği anayasa değişikliklerini AKP hükümeti, Türk milletini çıkarırsa, 42.madde buharlaşırsa, bunları bekliyor. Başbakan da çıkıyor pazarlık yok, görüşme yok diyor. Üçüncü bir unsur da, bunun da ötesinde PKK ve Abdullah Öcalan’la başka ve çok ciddi pazarlıkların olduğu, tüm bunların dışında olduğu rivayet ediliyor. Bazı CIA ajanlarının 6-7 defa geçen ay İmralı’yı ziyaret ettiği söyleniyor. Yazılmayan başka ilişkilerin olduğu söyleniyor.
Ortada silah bırakacak yok. Bu süreçte Başbakan ve onun şürekası da niye destek vermiyorsunuz diyor. Buna destek vermek ihanettir. Bu anayasa değişiklikleriyle Türk milli devletini tasfiye etme sürecidir. Bu sürece esas destek yapan bunları bilmiyorsa gafildir, bilerek yapıyor çok umursamıyorsa delalet içindedir, bilerek sonuçlarını da bilerek yapıyorsa ihanet içindedir. Bir kısmı bilmiyor, bahar kelebekleri gibi, gafil. Ama bilerek yapanlar haindir” dedi.
