Bestenin güftecisi Mehmet Özçelik, “Bu bestelenen şiir bana ait, bestelenen 10’uncu şiirim bu. Beşinci değişik bestekar tarafından. Ali Çolakoğlu, beşinci değişik bestekar şiirimi besteleyen. Bir şiiri bestelendiğinde çocuk gibi seviniyorum. İki tane kitap yaptık, bir sürü şiiri olan biriyim ama bestelenmesi bana çok ayrı bir tat ve mutluluk veriyor. Bu bir aşk şiiri. Bunu dinlerken gözlerim nemlendi, duyguyu tam anlamıyla veriyor” diye konuştu. Özçelik, “1970’lerde Yalova’da ilk defa şiirlerim yayınlandı. Daha sonra meslek örgütümüzün aylık bir organı vardı orada çıktı. Sonra Yalova Gazetesi’nde ilk şiir kitabım ‘Güneş saçlı kız’ 1997’de yayınlandı. Sonrasında 2007’de ‘Yüzümüzün’ adlı kitabım yayınlandı. Yine de şiir yazmaya devam ediyorum. Üçüncü bir şiir kitabımız da yolda olacak, onu bekliyorum” dedi.
Çolakoğlu, “Bu şiirde aşk, özlem ve hüzün var”
Ali Çolakoğlu ise uzun yıllardır Mehmet Özçelik’e verdiği sözü yerine getirmiş olmanın mutluluğunu yaşadığını kaydederek, “Geçen sene Mehmet ağabeyin şiir kitabı elime geçtiğinde, ortak dostlarla olan bir sohbetimiz sırasında bir şiirini besteleyeceğime söz vermiştim. 20 Nisan’da bu sözümüzü tuttuk, tabi bu bestenin yapılmasında Kürşat İlhan hocamın da katkısı çok büyük, düzenlemesini beraber yapmıştık. Bu şarkı ortak bir çocuk, bir kız çocuğu oldu. Çünkü inanılmaz bir duygu yoğunluğu vardı şiirde. Şiir isteyerek, yaşanarak bestelenen bir şarkı. 20 Nisan’da Mahalle Afet Gönüllüleri korosunda seslendirilen bir şarkı. Seyircilerden de çok büyük alkış aldı. Şiirle geldiğinde ölçüyü oturturken bu rast makamında bir şarkı olmalı dedik. İsteyerek, duyularak, duygu yoğunluğunun notalara aktarıldığı bir şarkı oldu. Bu şarkının çok daha farklı noktalara gideceğine inanıyorum” dedi. Çolakoğlu, “Bu bestede bir tek özellik var, aşk var, özlem var, hüzün var bu şarkıda. Yani bütün aşkımı, özlemimi, hüznümü bu şarkıya döktüm” diye konuştu.
Sözleriyle vuruyor
