Yarın Öğretmenler Günü. Tüm öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlu ve sonraki günleri umutlu olsun.
Pek çok ülkede, 1994 ten beri her yıl 5 Ekim günü UNESCO tavsiyesiyle Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. 5 Ekimin özelliği, 1966 yılında Paris’te gerçekleşen “Öğretmenlerin Statüsü Hükümetler Arası Özel Konferansı” nın sona erip, UNESCO temsilcileri ile İLO tarafından “Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi” nin oy birliği ile kabul edilişinin yıldönümü oluşudur.
Çeşitli ülkelerde, kendi kültürel ve tarihi özelliklerine göre farklı tarihler “Öğretmenler Günü” olarak belirlenmiştir.
Bizde neden 24 Kasım. Bu tarihe gelmeden önce geçmişe biraz inmemiz gerekecek.
Türkler alfabe olarak ilk dönemlerinde Göktürk ve daha sonra Uygur alfabelerini kullanmışlardır. Sekizinci yüzyılda İslamiyeti kabul etmelerinin ardından Arap alfabesine geçmişlerdir. Bu alfabe Türkçeye ve ses yapısına uygun bir alfabe olmadığından, çeşitli zorluklar ve yanlış anlamalar oluyordu. 29 Ekim 1923 te Cumhuriyetin kuruluşuyla askeri, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda çeşitli yenilikler yapıldı. Bunlardan birisi de, 1 Kasım 1928 tarihinde çıkarılan 1353 sayılı kanunla, Arap alfabesi yerine, Latin alfabesine bazı harflerin (ü,ö,ş,ç,ğ gibi) ilavesiyle oluşturulan yeni Türk alfabesinin kabulüdür.
Bu tarihten itibaren yeni harflerin öğretilmesi ve okuryazar oranının yükseltilmesi için büyük bir çalışma başlatıldı. 24 Kasım 1928 de Millet Mektepleri açıldı. Bu okullarda genç, yaşlı, çocuk, kadın, erkek herkes yeni harflerle okuma yazma öğrendi.
Bu okulların açılışı ve Atatürk’ün Başöğretmenliğe kabul tarihi olan 24 Kasım günü, 1981 yılından beri “Öğretmenler Günü” olarak kutlanmaktadır. Öğretmenleri onurlandırmak için çeşitli etkinliklerin düzenlendiği bu gün, görüldüğü gibi Dünya Öğretmenler Gününden çok daha önceden kutlanmaya başlamıştır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün öğretmenler ile ilgili bazı sözleri;
Yeni kuşak, en büyük Cumhuriyetçilik dersini bu günkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştireceği öğretmenlerden alacaktır.
Öğretmenler ! Cumhuriyet fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister. Yeni nesli bu nitelik ve kabiliyetle yetiştirmek sizin elinizdedir. Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.
Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz bir millet adını alma yeteneği kazanamamıştır.
Öğretmenler her fırsattan istifade ederek halka koşmalı, halk ile beraber olmalı ve halk, öğretmenin çocuğa yalnız alfabe okutur bir varlıktan ibaret olmayacağını anlamalıdır.
Unutmayınız ki Cumhurbaşkanı bile sınıfta Öğretmenden sonra gelir.
Öğretmen olarak bu sözleri ne kadar yerine getirebildik acaba? Son olarak bir uzak doğu sözü;
“Öğretmen bir çan gibidir. Eğer hafifçe dokunursan sadece azıcık bir çınlama duyarsın. Ama çanı hızla çalarsan, ruhunun derinliklerinde bile çınlayan güçlü ve sağlam bir ses duyarsın. Sorularını cesurca sor ve aradığın cevabı bulana kadar hiç durmadan sor.”
