Başbakan Başdanışmanı ve Cihannüma Derneği Genel Başkanı Mustafa Şen, Yalova Evet Diyor Platformu tarafından düzenlenen "Yeni Türkiye Yolunda Cumhurbaşkanlığı Sistemi" konulu konferansa katıldı.
Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu'nda  gerçekleştirilen "Yeni Türkiye Yolunda Cumhurbaşkanlığı Sistemi" konferansına Cihannüma Genel Başkanı ve Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen, AK Parti Yalova İl Başkanı Yusuf Ziya Öztabak, AK Parti Yalova Milletvekili Fikri Demirel ve çok sayıda davetli katıldı. Başbakan Başdanışmanı ve Cihannüma Derneği Genel Başkanı Mustafa Şen, Avrupa ülkelerinin Türk siyasilere karşı sergilediği tavırları eleştirerek, "Milletimiz yaşanan olayları izleyince neden ’Evet’ demeleri gerektiğini anlar" dedi.
Konferansta konuşan Başbakan Başdanışmanı ve Cihannüma Derneği Genel Başkanı Mustafa Şen, "Rusya ile Amerika’nın füzeleri birbirlerine doğrultup ateş etmeye hazır hale getirdikleri günlerde bile birbirlerinin bakanlarına iniş izni vermemezlik etmediler. Birbirlerinin bakanlarına ülkelerinde konuşma izni vermeme gibi terbiyesizlik yapmadılar. Meseleye oradan baktığımızda ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu görürüz. Aslında bizim propaganda yapmamamıza gerek yok. Milletimiz yaşanan olayları izlesin meseleyi zaten anlar. Zaten anlaşmışlardır da. O yüzden sandıklar patlayacak. 15 Temmuz’da bir koalisyon hükümeti ile yakalansaydık acaba ne olurdu? O zaman batmıştık. 17-25 Aralık’ta bir koalisyon hükümeti ile yakalansaydık acaba ne olurdu? O içeriden bir hükümet darbesiydi ve maalesef içeriden de destekçileri vardı. Eğer o zaman koalisyon hükümeti olsaydı biri o tarafa gider, biri bu tarafa gider ve hükümet batardı. Memleketin koalisyon hükümetleri dönemlerinde nasıl battığını da hepimiz biliyoruz. Hiç kimse 2 direksiyonlu bir araba istemiyor da neden ülkesinin böyle bir araba olmasını isteyenler var" ifadelerini kullandı.
Şen sözlerini şu şekilde sürdürdü, "Ülkemizde ise darbelerden çok çektik. 1960 darbesi, 1971 muhtırası, 1980 darbesi, 28 Şubat postmodern darbesi, birçok darbe teşebbüsleri ülkemizin hem insan kaynaklarını, hem de maddi varlıklarını tüketti. 15 Temmuz darbe girişimiyle de bu milletin doğrudan varlığına kast edildi. Aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize Mevlamızdan acil şifalar diliyorum. Ve terör olayları, terör örgütlerinin bağlı bulunduğu merkezlerin aynı olduğunu hepimiz biliyoruz. DEAŞ, TALİBAN, BOKO HARAM, PYD, PKK, Fetö/PDY ve diğer terör örgütleri İslam Coğrafyasının yeniden dirilmesinin önünde engeldir. 3 kıtada hak ve adaletin bayraktarlığını yapmış aziz milletimiz terör örgütlerinin oyunlarıyla yok edilmeye çalışılmıştır. Artık bu sorunları çözmenin zamanı gelmiştir. Yeniden Büyük Türkiye’nin ve yeni bir dünyanın fitilini ateşleyebiliriz. Vesayet odaklarını etkisiz hale getirebiliriz. İnsan kaynaklarımızı ve maddi varlığımızı daha rasyonel bir şekilde kullanarak dünya milletleri arasındaki hak ettiğimiz konumu alabiliriz. Dünyadaki bütün mazlum ve mağdur milletlerin umudu haline gelebiliriz. Bunun yolu referandumdan geçiyor. Sorumluluğumuzun farkındayız. Söyleyecek sözümüz vardı bir araya geldik. Yiğitçe söylüyoruz bu referandumda Evet diyoruz."

Editör: TE Bilişim