Sürdürülebilir şehirlerde toplulukların ve bireylerin eşit haklara sahip olmaları ve geleceğe güvenle bakarak yaşamaları temin edilmelidir.
İyi idare edilmek, yeterli ve eşit hizmet alabilmek, temiz ve yeterli suya, denize ulaşmak, tertemiz havada yaşamak, toplu taşımadan yararlanmak, çevreye duyarlı olmak…
Aktif kültürel yaşamın herkesi kapsaması,  herkesin yeterli güvenli ve uygun fiyatlı konutlara kavuşması, afetlerden en az etkilenen durumda olmak, engellilerin ve yaşlıların yarınlarda kendilerini güvende hissetmelerini sağlamak, güvenlik içinde yaşamak sürdürülebilir şehirlerde en önemli hedefler olmalıdır.
Bunları sağlamak çok da zor değil. Evvela sivil toplum kuruluşlarını güçlendirmek, daha sonrada sivil toplum kuruluşlarının yönetime katılımları sağlamak en önemli adım olmalıdır.
Hemşehrilik bilincini arttırarak her bireyin şehri için olumlu ve yapıcı davranışlarda bulunması gerekir.
Gelelim Yalova’ya; 
Yalova’da sivil toplum kuruluşlarının durumu ortada. Yaşanan en büyük sorun çalışma ofislerinin kiralık ve elverişsiz koşullarda olması. Kentin yönetimindeki katkılarının ne olduğunu söyleyebilir misiniz. Ziraat Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Jeooloji Mühendisleri Odası Temsilciliği, Çevre Mühendisleri Odası Temsilcilerine soralım kentin planlanmasında şimdiye kadar kendilerinden görüş alındı mı? Alındıysa lütfen bildirsinler. Yayınlamaktan çok memnun olurum.
Geçmiş yıllarda muhteşem uluslar arası folklar şölenleri düzenleyen folklor dernekleri son yıllarda faaliyetlerini neden daralttı.
Yalova Musiki Derneği prefabrik bir yapıda tedirgin bir durumda faaliyetini sürdürmek için çaba sarf ediyor. Finansmanını sağladığı Yalova Musiki Müzesi projesine belediyeden destek bekliyor.
Hemşehri derneklerine gelince, nüfusa orantıladığımızda her halde en fazla hemşehri derneği bulunan iller arasında en başlardayız. Geldikleri yörelerin adet ve göreneklerini yaşatmaları yadırganacak bir durum değil tabii ki ancak seçimden seçime ortaya çıkıp üye sayım ve etkili olan grubumuzun sayısı çok kabarık deyip belediye meclisinde temsil hakkı istemelerinin dışında kentinin kültür  ve sosyal yaşamında daha etkili ve yapıcı olmaları beklenir.
Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği (MAGDER)’in depreme karşı sık sık gündeme getirdiği tedbirlerı yetkililerin dikkate aldığı söylenebilir mi. Toplanma alanlarına ne oldu?
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Gönül istiyor ki  STK’lar daha rahat ortamlarda çalışsın ve şehir için güzel fikirler üretsin.
Rant uğruna, siyaset uğruna kentin geleceği ile oynayanlara  STK’ların karşı çıkarak olumlu yönde öneriler sunması idareler  ve yöneticiler için yol gösterici olmalıdır.
Son olarak kentimizdeki engelliler ve yaşlılar gelecek endişesi taşımamalıdır. Bunun için gerek yerel gerekse genel idare gerekli tedbirleri almalıdır. Sürdürülebilir şehir için bu çok önemli olmalıdır.
Zor bir kış geçirdik. 20 Mart baharın başlangıcıdır. 
Ülkemize güzel baharlar gelmesini diliyorum.
İyi haftalar.