Gürel, meslek odalarının tepkilerinin sanayiye ya da kalkınmaya karşı olmadığını ama olası risklerden dolayı müdahil olma eylemlerinde bulunduklarını kaydetti. 

Gürel, “SANAYİ DÜŞMANI DEĞİLİZ AMA DOĞRU YER VE ÖLÇEKTE OLURSA”

Gürel, “Sadece Vopak’la alakalı değil, kent sınırları içerisinde noktasal planlama kararı getirilen her yerin çok iyi planlanması gerektiğine inanıyorum. Misal, Vopak’la bir spor tesisinin konut alanına dönüştürülmesi arasında, hukuken ve planlama ahlakı etiği açısından çok bir fark yok. Burada da Vopak’ın meşhur olmasının sebebi, kimyasal bir depolama öngörüldüğünden dolayı. Aynı termik santralde olduğu gibi. Orada da işte kömürle çalışan bir santral olma durumundan dolayı, çevreye herhangi bir deprem anında veya normal zamanda zarar verme olasılığından dolayı bu insanların bir tepkisi var. Yoksa Şehir Plancıları Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası veya diğer akademik odalar, işte sanayi düşmanı falan, öyle bir yaklaşım yok. Burada herkes sanayinin ne olduğunu bilen, kalkınmanın içinde sanayinin öneminin ne olduğunu bilen kişiler veya gruplar. Fakat Venüsbet planlamada bunların doğru yerlerde ve doğru ölçek ve içeriklerde olmasını sağlamaya yönelik serzenişlerde veya müdahil olma eylemlerinde bulunuyorlar” dedi.

“COŞKUN’DAN TERMİK SANTRALDE DE AYNI YAKLAŞIMI BEKLERİM”

Milletvekili Coşkun’un bu konuda bireysel olarak gösterdiği çabanın takdire şayan olduğunu belirten Gürel, “Bu veya buna benzer Yalova’da noktasal bazdaki her türlü, ciddi, herkesi etkileyen tarzda değişikliklere aynı tavırda yaklaşmasını ben şahsen beklerim. Sadece Vopak konusunda değil, termik santral konusunda da; belki başka bazı aynı tarzdaki plan değişiklikleri konusunda da aynı tarzda davranmasını, sadece Sayın Coşkun’dan değil, bütün siyasal partilerin bütün temsilcilerinden bekleriz, ama bu sevindirici bir olay” değerlendirmesinde bulundu.

“ZEYTİNYAĞI DEPO EDECEĞİZ DEYİP 2 YIL SONRA KİMYASALA DÖNMESİNLER”

Vopak’la ilgili süreçler konusunda içindeki şüpheyi de ifade eden Gürel, “Tek şüphe şu anda büyük bir sermayeye sahip kuruluşu olduğu duyumundan dolayı ve daha önce böyle Türkiye’nin tarihindeki bürokratik, siyasal böyle endişeli hamleleri gözlediğimizden dolayı, böyle güzel bir şey gelince dahi şüpheyle bakıyor insan. Acaba bir şeyi düzeltip ondan sonra başka bir şey mi gelecek, ‘esasında zeytinyağı depolayacaktık’, deyip 2 yıl sonra tekrar acaba kimyasal bir tehlike mi yaşama ihtimali var diye şüpheleniyor insan. İşkilli hale geldik. Yani bu da bir iyi niyet gözlemi eksikliğinden kaynaklanıyor. Bakıyorsunuz hemen bir siyasi veya bürokrat, iyi niyetli bir şey yapıyor, 2 ay sonra bakıyorsunuz arkasından meğer sizin daha önce eleştirdiğiniz bir şeyi hukuken yapmak için o düzenlemeler yapılmış. Sadece bu endişeler var, yoksa bunlar sevindirici haberler. Vopak ne yapar bilemiyorum ama 2 gün önce açıklama yaptılar, bizim de haberimiz yok diye. Orada arsa almışlar birkaç milyon dolara” diye konuştu.

 

 

Editör: TE Bilişim