23 Aralık 2017 Cumartesi günü, İstanbul Maslak Volkswagen Arena’da büyük bir konser vardı, yaklaşık 5.000 kişi, gündüz seansında , 5.000 kişi de akşam seansında konseri dinlemek üzere yollara dökülmüştü. Konserin içeriği Yalova için çok önemliydi , zira ‘’ YÜRÜYEN KÖŞK SENFONİSİ ‘’ İstanbul Prömieri için Fazıl SAY sahnedeydi. Soğuk , yağmur ve fırtınaya aldırmamış sanatseverler salonda boş koltuk bırakmadılar, pek çok insan da biletler tükendiği için salona giremedi.

Ben yaklaşık bir ay önce biletimi aldığım için sıkıntı yaşamadan yerime kurulup büyük bir keyifle konseri izledim. Konseri izlediğim yer salonun sahneyi en iyi gören noktasıydı diyebilirim. Adı üstünde arena…Boks maçları için planlanmış , sahne tam ortada, 4 taraf koltuklarla çevrili aslında her nokta sahneyi iyi görüyor fakat bu konserde sahnede bir kuyruklu Piyano var ve başında Fazıl SAY , Fazıl SAY sadece bir açıdan tam görünüyor diğer üç açıdan Piyano güzel görünüyor ama piyanonun ardından Fazıl SAY’ı görmek pek mümkün değil . Fazıl SAY piyano çalarken çoğunlukla piyanonun üstüne adeta yatıyor. Bu konser Cemal Reşit REY ‘ de olsa daha güzel olurdu diye düşündüm. Sanırım kalabalık bir kitleye hitap etmek için burası seçilmiş , başka bir salonda daha kaliteli bir konser dinleyebilirdik.

Konser başladıktan bir dakika sonra bütün koltuklar bir anda doldu ve Fazıl SAY’ın parmakları piyanonun üzerinde uçuşmaya başladı. Salonda her yaş gurubundan sanatsever vardı . Beni en çok mutlu eden gençler ve çocukların çokluğuydu. Konser boyunca salonda çıt çıkmadı bölüm aralarında çılgınca alkışlar salonu inletti adeta. İkinci bölüm’de icra edeceği ‘’Yürüyen Köşk ‘’ Bestesinin anonsunda, bu eserin bestelenme hikayesini anlattı.

‘’ Yalova Yürüyen köşk’ün kısa hikayesini seyirciye anlattıktan sonra , Mustafa Kemal ATATÜRK’ün 1930 lu yıllarda bütün dünyaya çevre ve doğa dersi olarak verdiği bu muhteşem örnek , konuşmanın sonunda salondan çılgınca alkış aldı. ‘’ ATATÜRK’ün ileri görüşü, insan’a , canlılara ve ağaçlara verdiği değer bu büyük sanatçıya ilhan kaynağı olmuştur ve bu beste ortaya çıkmıştır. Sanırım bu bestelerin devamı da gelecektir. Fazıl SAY dünyaca tanınan Türk milletinin gurur duyacağı bir sanatçımızdır ve sanatını bütün dünyaya kabul ettirmiş. Onun kısa özgeçmişini okuyunca büyük başarılarının tesadüf olmadığını göreceksiniz.

Fazıl SAY ,1970 yılında Ankara’da doğmuş , 4 yaşında piyanoya başlamış , Ankara Devlet Konservatuarı’nda ‘’Üstün yetenekli çocuklar için Özel Statü’de’’ öğrenim görmüş ve 1987 yılında piyano ve kompozisyon bölümlerinden mezun olmuş. Eğitimine yurt dışında devam eden SAY dünya çapında başarılara imza atmıştır.

Fazıl Say, 1994 yılında, “Genç Konser Solistleri Avrupa Yarışması” organizasyonunda birinci olmuştur. 1995 yılında da, New York’ta gerçekleştirilen yarışmada, kıtalar arası birincilik ödülünü alarak, konser kariyerine adım atmıştır. Bir yandan da, bestecilik yönünde ilerleyen Say, bu dönemde çeşitli oratoryolar, piyano konçertoları, farklı konseptlerde orkestra, oda müziği ve piyano eserleri ile birlikte, şan ve piyano alanlarında da şarkılar bestelemiştir. Bahsedilen çalışmaların içinde, “Nazım ve Metin Altıok Ağıtı” oratoryoları, 4 farklı piyano konçertosu, Albert Einsteinın anısına hazırladığı orkestra eseri (Zürich Üniversitesi istemiştir), Wolfgang Amadeus Mozart’ın 250. doğum yılı anısına bestelenen “Patara” isimli bale müziği de bulunmaktadır. Hatta bu bale müziğini, Viyanada bulunan kutlama komitesi Say’a sipariş vermiştir.

Fazıl Sayın konserlerinde eşlik ettiği bazı orkestralar şunlardır;

– New York Filarmoni – Viyana Filarmoni – St. Petersburg Filarmoni – Tokyo Senfoni – Amsterdam Concertgebouw – İsrail Filarmoni – Çek Filarmoni – Fransa Ulusal Orkestrası

Fazıl SAY ,görüldüğü gibi Klasik Batı Müziğinde batılı ülkelerde büyüklüğünü kabul ettirmiştir ve adını altın harflerle müzik dünyasına kazımıştır. Yalova Yürüyen Köşk’ün hikayesini Metin Erdoğan hocamızın yazdığı bir yazıdan okumuş olması ve bu bestenin ortaya çıkışı Yalova için büyük önem taşımaktadır. Bu bestenin icra edilmesi Yalova’nın tanıtımı ve Yürüyen Köşk adının dünyaya duyurulması yönünde atılmış büyük bir adımdır. Umarım ileri bir tarihte bu konseri Fazıl SAY’ın piyanosundan Yalova’da dinleriz…