Öncelikle bu yazının amacı ne Yahudiliği, ne Hristiyanlığı yüceltmek ve ne de Müslümanlığı aşağılamaktır. Sadece bir durum tespitinden öte algılanmamalıdır.

Soru şu: Bugünün dünyasında hemen hemen her alanda neden Hristiyanlar ve özellikle Yahudiler ileri de Müslümanlar geri kalmış ve günden güne geri de kalıyor?

Soruyu netleştirme açısından istatistiklere bir bakalım. İslam İşbirliği Teşkilatına üye ülke sayısı 58 ve nüfus, tahmini 1,5 milyar. Dünyada yaşayan Yahudi sayısı 14 milyon. Hristiyanlar ise 2010 yılı rakamlarına göre 2,2 milyar.

UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı) verilerine göre Hristiyanlık dünyasında okuryazarlık oranı %90. Müslümanlarda ise %40. Bizde ise 90’nın üzerinde ama okuma yazma bilmeyenlerin %83’ünü kadınlar oluşturuyor.

Hristiyan dünyasında üniversite mezunlarının sayısı %40. Müslümanlarda %2. Ülkemizde %12. Yahudiler 500 civarında üniversiteye sahipken, 3 milyon Müslümana bir üniversite düşüyor. Bizde üniversite sayısı 180’e ulaşmış durumda. 400 bin kişiye bir üniversite düşüyor.

Eğitim bu düzeyde olunca Pakistan’da bin kişiye 23 gazete çıkarken, Singapur’da bu oran 360. İngiltere’de kitap yazan sayısı bir milyon kişiye 2.000 iken, bu rakam Mısır’da sadece 20. Türkiye’de 1.000 kişiye düşen gazete sayısı 50 civarında.

Eğitim farklılığının bilim dünyasındaki etkilerine baktığımızda; Müslüman çoğunluklu ülkelerde 1 milyon kişiye 230 bilim adamı düşerken, bu oran batılı ülkelerde 4.000, Japonya’da ise 5.000 rakamlarını buluyor.

Hristiyan dünyası araştırma ve geliştirmeye Müslümanlardan beş kat daha fazla milli gelirlerinden pay ayırıyor. Bunun sonucu Müslüman dünyası bilgi üretemiyor.

Ülkelerin bilgi uygulamadaki başarıları, ihracatlarındaki ileri teknoloji ürünlerinin payı ile ölçülür. Bu konudaki istatistikler de açık ara Hristiyanların lehine.

Son yüzyılın önemli buluşlarına imza atan bilim adamları hemen hemen hepsi ya Yahudi kökenli ya da Hristiyan. Sadece 14 milyonluk Yahudilerden aynı sürede yüzlerce Nobel Ödülü kazanan varken, 1,5 milyarlık Müslümanlardan sadece üç. 2006 yılında bizim Orhan Pamuk sayesinde bu sayı 5’e çıktı.

Sıkılmaya başladığınız bu karşılaştırmalardan sonra baştaki sorunun yanıtına gelelim. Neden Müslümanlar güçsüz? Bilgiye önem vermedikleri ve kullanmadıkları ve yaymadıkları için. Yanlış eğitim. Din eksenli sorgusuz, araştırmadan, ezberci, bilgi olarak teknolojiyi yok sayan eğitim.

Müslüman toplumunun geri kalmışlığının esas nedeni Taassup veya buna Türkçe karşılığı ile bağnazlık, tutuculuk da diyebiliriz. Hristiyan alemi karanlık ortaçağdan bunu kırarak çıkmış, bugünlere gelmiş ve hızla yol almaktadır.

Taassup, doğru veya yanlışlığına bakmaksızın, sorgulamadan bir fikri körü körüne savunmak demektir. Taassup, cehaletin bir ürünüdür. Kötüyü taklitten öte geçmez, yıkıcıdır, olumlu bir değer üretmez.

Taassup sadece dinde değildir. Bilim, siyaset, ideoloji, milliyet gibi her alanda farklılıkları yok eden fanatizme varır. Aşırısı deliliğe kadar gider ki, o insana her şeyi yaptırabilir.

Gelecek, bilgiye, teknolojiye, yeniliğe dayalı toplumların olacaktır.