İnce’ye Genel Başkan Yardımcısı ve Yalova Milletvekili Özcan Özel ile İl Başkanı Ertan Şener’de eşlik etti. Türkiye’nin bu ekonomisinde rahmetli Atilla İlhan eğer yaşasaydı şiirini şu şekilde yazardı diyerek konuşmasına başlayan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, “Ne kadınlar sevdim zaten yoktular, ne paralar harcadım zaten borçtular, ne faizler verdim zaten çoktular, nasıl sorma bana, onu unuttular. Herhalde böyle yazardı şiiri. Aralık ayına kadar nas deyip durdu Erdoğan, şimdi unuttu. 8.65’te dolar üzerinden borçlandı Türkiye, bu tefecilik faizinin bile ötesindedir. Tahtakale’ye gitsen daha ucuza borçlanırsın. İşte bu Erdoğan’ın itibarıyla, Türkiye’nin itibarıyla ilgili bir durumdur. Sıfırla borçlanan, 1’le borçlanan ülkeler var Türkiye 8.60’la borçlanıyor. Bu kötü yönetimin, bu hukuksuzluğun, bu tek adamlığın sonucudur. Devlete, yargıya, merkez bankasına, TÜİK’e, devletin tüm kurumlarına güven kalmadığı için bu durumdayız, son noktadayız artık, uçurumun kenarındayız. Türkiye’de 20 yılda tarımı bitirdiler, savaşta olan Ukrayna’da Rusya’dan gelecek gemileri dört gözle bekliyoruz. Ne bekliyoruz buğday bekliyoruz, ayçiçeği bekliyoruz. Buğdayın anavatanı olan Türkiye’de yaşayan insanlar bekliyor. Rusya’dan, Ukrayna’dan buğday gelmesi sevinilecek bir durum değildir, utanılacak bir durumdur. Üretmeyen bir Türkiye çünkü, 20 yılda çiftçiyi bitirdiler, mazot 20 liranın üzerinde, elektrik pahalı, su pahalı, tohum pahalı, gübre pahalı, ilaç pahalı ve kendi kendine yeten 7 ülkeden biri olan Türkiye şimdi buğday gemilerinin yollarını gözlüyor. Ayçiçeği ithalatında dünya birincisiyiz, yazık günah. Trakya gibi toprakların olsun, ayçiçeğini dışarıdan bekle, kötü yönetimin sonucudur bu. İşte daha yeni 21-22 Aralık’ta kur korumalı mevduata devlet garantisi verdiler. 12 liraydı dolar o zaman şimdi 14.80’de aradaki farkı hazine ödeyecek. TL cinsinden 27.700 lira fark var arada bunun 5 bin 100 lirasını banka ödeyecek faizden dolayı, 22 bin 600 lirasını devlet ödeyecek. Ne kadar para var burada. 540 milyar civarı, demek ki 100 milyar lira ödeyecek devlet. Toplam tarıma verdiği destek ise 30 milyar. Suriyelilere harcadığı para 50 milyar dolar. Burada mazotun 10 lirasını vermiş olsa çiftçiye 4 milyar litre mazot tüketiliyor tarımda. 10 liradan verse 40 milyar lira yapar. 10 liradan verse mazotu çiftçi ayağa kalkar, ona vermiyor ama 20-25 bin kişiye kur korumalı mevduattan para veriyorlar. İşte akılsız yönetim, beceriksiz yönetim budur” dedi. ‘Türkiye’deki en büyük ambargolu parti biziz’ Bu gerçekleri söyleyecek bir medyanın da olmadığını, konuşan bir üniversitenin olmadığını, örgütlü bir sivil toplumun da bulunmadığına değinen Genel Başkan İnce, “Medyanın yüzde 90’ı iktidarın tekelinde, yüzde 10’u muhalefetin tekelinde, Bağımsız Türkiye Partisini naklen yayın veriyor, KRT, Halk TV, Memleket Partisini bir nokta veremiyor niye CHP’den gelecek paralar kesilir diye veremiyor. A Haber veremez seni, Ülke TV veremez, Halk TV’de veremiyor. Onun için Türkiye’deki en büyük ambargolu parti biziz. Bütün bunlara rağmen biz sabırla çalışmaya devam ediyoruz. Çünkü bu iktidarı değiştirmek için önce bu muhalefeti değiştirmek lazım. 20 yılın sonunda bu iktidar hala birinci partiyse, bu muhalefetin de değişmesi lazım. Dolar 15 liraya gelmişse, benzin 20 lirayı geçmişse, herkes derin bir yoksulluk yaşıyorsa, peynir alamıyorsa, ekmek için bayat ekmek kuyruğuna giriyorsa ve muhalefet hala birinci olamamışsa o zaman bu muhalefeti de bu iktidarı da toptan değiştirmek lazım. Ama bu iddiayla olur, biz 50+1 alacağız buna inanıyoruz. Bu iddiayla çalışıyoruz, yoksa ekonomiyi yeni kurulmuş bir partiye, başbakanlığı başka bir partiye, böyle veremeyiz biz. Yeter ki, yetkisiz, etkisiz Cumhurbaşkanı adayı olayım, gel kim neyi istiyorsa onu alsın. Siyaset biz yöneteceğiz diye yapılır. Türkiye’yi karış karış dolaşıyoruz ve derin bir yoksulluk var, insanlara anlatıyoruz. Onlarda bizi dinliyorlar. TRT payını kaldırın dedik yaptılar, KDV’yi indirin gıda da yaptılar. Gübre desteği diyoruz yapıyorlar ama geç yapıyorlar. Tohum, gübre, mazot, ilaç hepsinin zamanı var. Tohumu geç verirsen ekilmez, tohum desteği vermenin bir anlamı olmaz. Gübre desteğini geç verirsen gübrenin zamanı geçen faydası olmaz. Şimdi süt, sütte bir problem var. 4.70 liraydı süt, 5.70 yaptılar. Olmaz kardeşim hatalısınız, yanlışsınız. Yemin kilosu 6 liraydı, 7 lira oldu. 1 kilo sütle 1,5 kilo yem almak lazım, 1 kilo yetmez, 1 kilo bile alamıyor Türkiye’de. Bunun oranı dünyada çiftçinin para kazanılması için, üreticinin işini yapabilmesi için 1 kilo sütle 1 buçuk kilo yem alması lazım. Bunu alamazsa inekleri keser, inekleri keserse süt daha da pahalılaşır. Yakında dışarıdan süt alırız biz. Yemin kilosu 7 liraysa, sütün litresi 7 lirayı geçmek zorundadır, 10 lira olmak zorundadır. Bu olmuyorsa üretemez çiftçi” şeklinde konuştu. ‘Nisan ayında süt ürünlerinde korkunç pahalılık olacak’ Nisan ayından itibaren süt ürünlerinde korkunç bir pahalılık olacak iddiasında bulunan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, “Müneccim değilim, bunu görüyorum ben. Söylediğim şeyler neden çıkıyor. Dolar 8-10 lira olur bu kafayla giderseniz dediğimde bana gülüyorlardı. Hatta MİT, Muharrem İnce’yi sorgulasın diyenler oldu nereden biliyor diye, yine söylüyorum bu kafayla giderseniz Nisan ayında süt ürünlerinde acayip bir pahalılık gelir. Çiftçiye destek olmak zorundasın, 536 bin kişi tarım sigortası ödüyor Türkiye’de yetmez bu. 90 milyona 536 bin kişi bakamaz. Önümüzdeki 10 yılda 4 ciddi problem var. Bunlardan birisi gıda, birisi su, birisi enerji, diğeri de ilaç. Türkiye gıdasını üretmek zorunda. Nohut hariç hiçbir şey kendimize yetmiyor, her şeyi dışarıdan alıyoruz. Üreten bir Türkiye olması için tohum, gübre, ilaç, mazot ve elektrik desteği lazım. Bunu yapmazsak gıda da zorlanırız. Enerjimizin yüzde 70,1’i dışa bağımlı. Taş kömürünün yüzde 40’ı Rusya’ya bağlı, doğalgazın yüzde 45’i, petrolün yüzde 45’i Rusya’ya bağlı bu doğru değil. Nükleer enerjinin yüzde yüzü Rusya’ya bağlı, bu dışa bağımlılıktan kurtulmak zorundayız” dedi. ‘Su, gıda, ilaç ve enerji en önemli konumuz olmalı’ Güneş enerjisi konusunu 85 milyonun konuşması, gündeme getirmesi lazım olduğunu belirten İnce, “Güneş enerjisini 85 milyon konuşmalıdır. Türkiye 100 birim enerji tüketiyorsa, güneş enerjisi potansiyeli 130 birimdir. Harcadığımızı üretiriz, 30 birimi de satarız. Suyu konuşmalıyız, Kanal İstanbul değil, Türkiye’nin su konusuna 15 buçuk milyar dolar para ayırması lazım, projesi hazır yaptırdık biz bunun projesini, herkese de serbest kopya çekebilirler, bütün siyasi partilere serbest. GAP’ı bitirmeliyiz, GOP’u bitirmeliyiz, Trakya’da bitmeyen barajları bitirmeliyiz. Şu vahşi sulamadan vazgeçmeliyiz. Türkiye’de damlama sulamaya mutlaka geçmeliyiz, bunu şimdiden yapmalıyız. 3-5 sene sonra su problemi kapıdadır. İlaç konusu, Hıfzıssıhhayı kapattılar. Cumhuriyetin ilk yıllarından beri var olan pek çok şeyi rezil ettiler. Bu 4 konuyu Memleket Partisi olarak biz her gün gündeme getireceğiz” ifadelerini kullandı. ‘Deprem tehlikesi kapıda’ Siyasetçilerin ne yazık ki deprem konusuna hiç değinmediğini ve gündemlerine almadıklarını söyleyen Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, “Biz Memleket Partisi olarak önümüzdeki günlerde bu dönüşümle ilgili ne yapılmalı bunun da projesini vatandaşlarımızla paylaşacağız. Bugünlerde herkes, bütün siyasetçiler konuşuyor ama bunu da ilk biz gündeme getirmiştik. Bebek bezi, hatırlayın 3 buçuk sene önce otobüsün üzerinden mitinglerde bebek bezi atıyordum, tehlikeye dikkat çekiyordum. 4 lira 1 bebek bezi yazık günah. 4 defa değişse günde, ayda 600 lira para yapar. Evde bir vatandaşın tuvalete gitmesi, ışığı açması, suyu kullanması, kağıdı kullanması 1 lira. Daha önce sizlere söz vermiştim ayda bir Yalova’da sizlerle bir araya geleceğiz diye. Sözümü yerime getirdim, buna sürekli devam edeceğiz” şeklinde konuştu. ‘Ne Cumhur ne millet, tek yol Memleket’ Bu muhalefetin bu iktidara çözüm olamadığını dile getiren İnce, “6 kişi bir araya gelmiş, partilerinin tabanlarını dinlemiyorlar, genel başkanların görüşü. Amaç çözüm üretmek değil, zaten uzlaşamıyorlar, nasıl uzlaşıyorlar, Atatürk demeyelim, İstanbul Sözleşmesi demeyelim, nükleer enerjiyi konuşmayalım. Tarikatlar, cemaatler eğitimden elini ayağını çekecek mi, netameli konular bunlar. Yani hiçbir netameli konuya girmiyorlar. Öyle ortaya karışık bir metinde anlaşıyorlar, çözüm olamaz bu. Onun için bizim sloganımız belli, ne cumhur ne millet, tek yol memleket diyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.