Geçtiğimiz hafta, 93 Harbi sırasında Rus işgaline karşı Aziziye savunmasına katılan ve halk direnişinin simgesi Nene Hatunu, Kurtuluş Savaşında 300 kişilik birliği ile İnönü’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da vuruşan “Kara Fatma” yı çıkaran bir doğu ilimizin AKP li kadın milletvekili “Referandumda 100 yıllık prangadan kurtulacağız” diye yorumda bulundu.

Konuşmasının devamında bir sürü ipe sapa gelmez deli saçması sözler. Bu kişi bir millete vurulmak istenen asıl prangaları kıran, yukarıda adlarını andığımız saygın kadın kahramanlarımızın torunu olamaz.

Son seçimlerde partisi seçim bölgesinde %68 gibi rekor bir oy almamış olsa bu konuşmayı cahilliğine verip üzerinde durmayalım derdim. Ne yazık ki şimdiden havaya girip kendisine oy veren büyük seçmen kitlesini referandumda yalan yanlış bilgilerle yönlendirecek.

Unutma ki Atatürk devrimleri sayesinde eşit insan haklarına kavuştun. O devrimler sayesinde pek çok Avrupa ülkesi kadınlarından önce seçme ve seçilme şansına ulaştın. Bu sayede şimdiki bulunduğun yere geldin.

İthal anayasalar dediğin 1924 anayasası sonrasında ilk kadın avukatımız, ilk kadın diş hekimimiz, ilk kadın tıp profesörümüz ve daha pek çok ilkler ortaya çıktı. Ellili yıllardan sonra da ilk bakanımız, ilk başbakanımız, ilk valimiz, ilk belediye başkanımız hep prangalı sandığın bu hanımefendiler arasından çıktı.

Sen biliyor musun prangalı dediğin dönem öncesinde yapılan nüfus sayımlarında sadece erkekler sayılıyordu. Kadının adı bile yoktu.

1935 te ilk kadın milletvekili Satı Kadının TBMM’ye girmesini sağlayan  Atatürk bak ne diyor;

“İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki bu kitlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de, kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirle bağlı kaldıkça, öteki kısım göklere yükselebilsin?”

Esas pranga, tüm yetkilerin bir tek kişide toplandığı rejimlerdeki insanların ayağındaki kösteklerdir.

Hidayet Türkoğlu NBA (Amerikan Basketbol Ligi) den doping yapma nedeniyle kovuldu ve Aksaraya danışman oldu, daha sonra da Basketbol Federasyon Başkanlığı koltuğuna oturdu. Herhalde birilerine örnek oldu da Futbol Federasyon

Başkanlığına aday olduğunu açıklayan Şeytan namı diğer futbolcumuz aynı yolu seçti.

Birilerine yakın olmak, gözüne girmek için “evet ben de varım” kampanyası başlattı. Peşine de milli takımda prim pazarlığına adı karışan tuzu kuru iki futbolcu ile bir popçuyu da kattı. Neyse ki oyunları tutmadı, fazla taraftar bulmadı.

Bakalım referanduma kadar daha ne trajikomik oyunlar göreceğiz.  Oyunculara vatandaşlar sorsa “biz neye evet diyeceğiz?” diye. Acaba asıl değişmesi gereken maddeler dururken, değiştirilmesi istenen on sekiz maddeden bir tekini anlatabilirler mi?

Her aklıselim sahibi seçmenin yapacağı tek bir şey var. Her türlü propagandaya kulağını tıkayıp, hayır veya evet diyeceği şu on sekiz maddeyi tek tek okuyup, düşünüp karar vermek.