Yalova’nın sosyal ve ekonomik yaşamında farklı görüşlerde,  farklı partilerde, farklı platformlarda kavganın, çekişmenin yaşanmadığı tek konu Yalovaspor'un borçlarının kapatılması konusu.
Fakat asıl can alıcı nokta ise şu. Yalovaspor’un borçlarını kimse umursamayacak ta borcun oluşmaya başladığı tarihten bugüne kadar yönetimlerde isimleri bulunanlara icra takibi başlatılmasının ilk adımı olan tebligatlar gelince birbirine selam vermeyenler bile aynı masanın etrafına oturuverdiler. Yani olay yine kişisel menfaatlerimize ya da daha hoş bir tabirle cebimize dokununca hoplayıp, duruyoruz ve çözüm için sorunun ortadan kalkması için uğraşıyoruz. Yani kimse ben Yalovaspor’u  çok seviyorum falan demiyor yani.
……………
Yalova Belediyesi pazar yerinde katlı otopark ve kapalı pazar alanı yapmaya kalktı. Öylesine gereksiz ve sudan bahanelerle tartışma çıktı ki, sanırsınız söz konusu alan haraç mezat elden çıkartılıyor. Şimdi yapılanı takip ediyoruz, geçmişteki görüntünün çok ötesinde bir estetik ve sağlamlıkla yaşayacağımız ortada. Peki niye bağırınıp durduk. Çok basit, bunun siyasi rantını bunu yapan yiyecek ve kamuoyunda güçlenecek kaygısı.
……………
Arberotum’da satış, kiralama, yap-işlet devret modeliyle meclisten bir karar çıktı. Vay efendim, bedavaya satılıyor. Peşkeş çekiliyor, her şey bir yana yok yüksekliği, yok yoğunluğu, yok dava açarız diyerek belediyenin mülkünün hiç etmesine çanak tutmalar…
…………..
Gökçe Barajı havzasındaki tartışmalara Araştırma Enstitüsündeki Tarım İl Müdürlüğü için yer ayrılması talebini de şimdi aksi kefeye koyalım bakalım. Biz hizmet yapmak istiyoruz, söylemi.
Eeee, diğerleri ne yapıyor.
…………..
Sürekli kavgalarla Yalova’nın neler kaybettiğine hiç aldırmıyoruz velhasıl, ama Yalovaspor üzerinden de olsa cebimize göz dikildi mi hep birlikte omuz omuza bu büyük(!) sorunu kaldırmaya uğraşıyoruz. Milletin kayıplarını , kamunun menfaatlerini yine düşünen yok. 
Özümüz bu işte. Kimse kırılmayacak, kimse darılmayacak.