Bir konuyu lastik gibi uzatmayı sevmem. Ama ısrarcı olunduğunda hiç de geri durmam. Sayın Fehmi Öncü’nün açıklamasını dün yayınladım. Okudunuz. Bana gelen bilgi mailini iddiam olarak algılamış beni ispata davet etmiş. Ne maili atanı açıklarım, nede ispat ile işim olur.
Ama yazmaktan da geri durmam


Şimdi, Akköklere iş yapanların, Akköklerle çalışanların Akköklerin hep yanında olmak zorunda kaldıklarını çok gördük ve yazdık. Akköklerin her ÇED toplantısında neler yaşandığını da biliyoruz. Bilgilendirme toplantılarında karşı fikir üretenlere neler yapıldığını yüzlerce göz gördü. Bana kimse hikâye anlatmasın. Akköklerin bu gazetede de ilanları çıkıyor geçmişte Akköklere baskı işleri de yapıldı bu gazetede.


Sayın Öncü Akköklerle ilgim-ilişkim işim ile ilgilidir, diyor. Ben ne dedim ki. Zaten başka ne ilişkin olacak. İşini çıkartalım, geriye ne kalacak? Edebiyat yaparken de dikkatli olmak lazım.


Neyse bu konuyu burada bitirmek isterim. İstenmezse de bitirmem, benim için fark etmez.


……


Dönelim asıl konuya.


“Yalova’nın doğusu sanayi, batısı turizm.”


Ana tema bu cümlededir. Batıda ki turizm de hiç kavga var mı?


Çekişme, didişme, itişme, kakışma?


Yok.


Neden doğuda bu kavga var?


Ne demişti Sayın Öncü?


Yada Esnaf Odaları Başkanları?


“Biz bu arazilerin bu şekilde elden çıkartılmasına karşıyız.”


Yatırım yapılırsa karşı çıkmayız.


Başkaları ne diyor?


Aynı sözü!


Eee!


(Bu konuda gözden kaçan, kaçırılan bir nokta var. Bunu önümüzdeki hafta daha detaylı yazacağım.)


35 firma bir araya gelmiş. 50 olacağız demişler, belki daha fazla olacaklar.


Hepsi de Yalova’da iş yapıyor!


Buradaki talepte mi hata var!


AKP ve CHP’nin program ve bildirgelerinde kamu kaynaklarının yatırımcı ve istihdam için kullanılması zaten öngörülürken biz talep edenleri suçluyoruz.


Karşı çıkmalar haklı gerekçe bulmaz ise akıllara başka konular gelir.


Herkes bir kelam ederken, birkaç kez düşünmelidir. 

-