Yalova’da uzun süre gündeme geldikten sonra 2023 yılının Temmuz Ayı’nda startı verilen Bağlarbaşı Mahallesi’ndeki kentsel dönüşüm en kısa sürede tamamlanması adına Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile çalışmaları sürdüren firmanın ortaklığıyla faaliyetler devam ettiriliyor. Bölgenin çoğunluğunu oluşturan Roman vatandaşların evlerine kavuşturulması için hummalı bir çalışma gerçekleştirilirken sürece dair sorunlar da ortaya çıkıyor.
Kentsel dönüşüm sürecinden en fazla etkilenen mahalle sakinlerinden biri olan pazarcı esnafı Aytekin Pusta, hak sahipliği konusu üzerinden yaşadığı problemlere tepki göstererek yetkililere tepki gösterdi. Pusta, taleplerinin yerine getirilmesinin siyaset kurumu eliyle olacağını söyledi.
“Yalova’yla ilgisi olmayan, burada hiç yaşamamış kişilere hissedarlık kalmış”
Kentsel dönüşüm süreci kapsamında tahliye üzerine sorunlar yaşandığını daha önce de söylediklerini belirterek açıklamalarına başlayan Pusta, “Üst makamlara ilettiğimizde, son olarak 31 Ağustos’ta tahliyelerin tamamlanacağı söylenmişti. Biz de o dönemde “sahanın bir gerçekliği var” demiştik. Şimdi gelinen noktada, yeniden konteyner sürecine dönüldü. Ne oldu? Zaman kaybı yaşandı. Halk bu sürecin uzamasından razı değil; herkes bir an önce evlerine kavuşmak istiyor. Biz yine o zaman da aynı şeyi söyledik. Burada yaşayan halk, belediyeye emlak beyannamesiyle, diğer resmi belgeleriyle daire hakkını ispat etmiş durumda. Kamu da bu hakkı teslim edeceğini söylemişti. Fakat gelinen noktada görüyoruz ki, atadan dededen kalma, Yalova’yla ilgisi olmayan, burada hiç yaşamamış kişilere hissedarlık kalmış. Kiminde 250’de bir, kiminde 50’de bir, hatta 20’de bir oranında hisseler var. Oysa o dönem yetkililer şunu söylemişti: “Burada kim yaşıyor, kim ikamet ediyorsa daire hakkı o kişiye verilecek. Toprak bedelleri de yasal olarak bankaya yatırılacak.” Ancak bu süreçte hâlâ sorun devam ediyor. Marmara Daire Başkanlığı bu konuda ısrarcı davranıyor. Mahallenin yüzde 60’ı miraslı hükmünde” dedi.
“Kardeş kardeşi vuracak hâle gelir”
Hak sahipliğine ilişkin konuyu hukuki olarak araştırdıkları zaman “Muhdesat Aidiyeti” kavramının karşılarına çıktığı bilgisi veren Pusta, “Yargıtay kararlarında da açıkça belirtiliyor: O binayı kim yaptırdıysa, mülkiyet hakkı o kişiye aittir. Bunu özellikle vurguluyorum. Bu konuyu Sayın Milletvekilimiz Ahmet Büyükgümüş’e de ilettik. Danışmanı, konuyu Daire Başkanlığı’na bildirdiklerini söyledi. O görüşmeden bu yana bir ay geçti. Ama şunu net şekilde ifade ediyorum: Bu sorunu çözebilecek olan siyasettir. Kamu çalışanı elindeki belgeye bakar, o kadar. Devlet kime tahsis etmişse, kimin muhatap olduğunu belirlemişse, o kişiye göre işlem yapar. Eğer bu süreçte çözüm bulunmazsa, yarın insanlar arasında ciddi sıkıntılar yaşanır. Kardeş kardeşi vuracak hâle gelir. Biz bunu şimdiden söylüyoruz; daha önce de uyardık. İnsanlar problem yaşamasın, sahanın gerçekliğine uygun hareket edilsin. Biz özellikle Murat Kurum’un Yalova’ya geleceğini bekledik. Her defasında geleceği söylendi. Biz inanıyoruz ki Sayın Bakanımız bu konularla çok ilgili, çok alakadar. Elbette iç yüzünü bilemeyiz ama vatandaş olarak çözüm bekliyoruz” şeklinde konuştu.
“Milletvekillerimizden rica ediyoruz, bu problemle ilgilensinler ve çözsünler”
Kentsel dönüşün başladığı tarihte Yalova Belediye Başkanı’nın Mustafa Tutuk olduğunu hatırlatan Pusta, “Sayın Mustafa Tutuk her hafta gidiyordu, “Bu problemi çözdük.” diyordu. Üç kez muvafakatname imzalattılar bize. “Bu olmadı, bu olacak.” dediler. Her seferinde kabul ettik. Ama gelinen süreçte ev kira yardımları bile tüm mirasçılara paylaştırılıyor. Belki kanunen doğrudur ama kamulaştırma süreci tamamlanmadığı için biz mahkemeye dahi gidemiyoruz. Bir taraftan bağlanmış durumdayız. Yarın öbür gün prefabrik yapılar kurulduğunda “Hadi çıkın.” denilecek. Peki, nasıl çıkacağız? İnsanlar bir beklenti içinde. Biz de diyoruz ki, “Bana bu daireyi verdiğine dair yasal belgeyi teslim et.” Daha önce de söyledik, şimdi de söylüyoruz: Milletvekillerimizden rica ediyoruz, bu problemle ilgilensinler ve çözsünler. Beş yıl önce belediye salonunda yaptığımız toplantıda da demiştik: “Bu sorunları çözün, süreci uzatmayın. Yalova güzel, yaşanabilir bir yer olsun.” Biz de düzgün, güvenli bir yerde yaşamak istiyoruz. İnsanlar problem yaşamasın, çözüm üretsinler, engel çıkarmasınlar” ifadelerini kullandı.
“Yarın bu durum büyük bir probleme dönüşecek”
Yaşadıkları sorunlardan dolayı Belediye ile irtibat kurmaya çalıştıklarını açıklayan Pusta, “Belediye başkanımıza gelince; kendisi “Bu konuda bizim bir sorumluluğumuz yok, yetki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda.” diyor. Evet, doğrudur. Ancak belediye de inceleme yaptığında şunu görecektir: Bu yapılar dedesinin, babasının yerinde yapılmış. Emlak beyannamesi verilmiş, elektrik ve su abonelikleri yapılmış. Bu evler orada yaşayan insanlara ait. Yarın bu durum büyük bir probleme dönüşecek. Bu hale düşmeyelim. Her seferinde günah keçisi biz oluyoruz. Problemi dile getiriyoruz ama çare bulamıyoruz. İnşallah bu süreç sorunsuz bir şekilde tamamlanır” diyerek sözlerine son verdi.
