CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, koca TBMM’de Başbakan’ın elinin sıcaklığını hissedemeyen tek vekil ve grup başkanvekili oldu. İnce, gündemde yer alan bu olay için, ‘Onu adam saydık ayağa kalktık, bir dahakine bacak bacak üstüne atarım ayağa da kalkmam, demiş’. Yani bir Başbakan’la el sıkma üzerinden de polemik yaşamak sayın Yalova milletvekilimize nasip oluyor. Üslubunu çok kimsenin takdir ettiği, bir o kadar kimsenin de sevmediği İnce ile Başbakan’ı bir gün tokalaşırken değil, sıcak sohbet içinde de görmeyi dilerim, her şey siyaset değil. Veya bu da ‘sıcakkanlı’ bir siyaset…
Duman’ın Isparta konseri iptal edilmiş. Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Rock Grubu Topluluğu, konserin ‘rezil’ sebeplerden dolayı iptal edildiğini duyurmuş. Bazı öğrenciler ‘Dumansız hava istiyoruz’ pankartları açarak konserin iptalini istemişti, belli ki amaçlarına ulaşmışlar. Bu arada parçanın 2009’da piyasaya çıkan albümde yer aldığını ve Duman üyelerinin bununla ilgili defalarca kez açıklamalarda bulunduğunu hatırlamak lazım. 2009’daki bir röportajda, şarkıda geçen 'Lem Yelid ve löp yutar' ifadesiyle İhlas Suresi ile dalga geçildiğini ve ateizm propagandası yapıldığını söyleyen dinleyicilerin tepkisine şaşırdıklarını belirten grup, "Orada eleştirdiğimiz şey dinin suiistimal edilmesi. Kimsenin haddine düşmez insanın dini ve inancıyla dalga geçmek” demiş. Ayetin meali, “Ne doğurmuştur O, ne doğurulmuştur!” şeklinde (Y.N.Öztürk meali). Bana kalırsa 4 yıl sonra konunun yeniden ısıtılarak Duman aleyhine bir kampanyaya çevrilmek istenmesi sorgulanması gereken bir durum…Keşke bu duyarlılık, gerçekten dumansız hava sahaları için, temiz bir dünya için de gösterilseymiş.
Geçtiğimiz günlerde bir haber yaptık. Yalova’da yabancı tabelaların tescilli markalar hariç kullanılmamasıyla ilgili olarak Belediye Meclisi örnek bir karar almıştı ve Kasım’dan itibaren bununla ilgili madde yönetmeliğe girmişti. Bunun pratikte ne kadar uygulanabilir olacağı merak konusuydu bende. Buna dikkat çekmek amacıyla bir haber yaptık, ‘evet böyle bir uygulama var ama, çok sayıda yabancı tabela var’ Yalova’da, dedik. Haberden sonra ne oldu tahmin edin. Yabancı tabelalı işyeri sahipleri gazetemize kadar gelerek tepki gösterdiler. Haberin içeriğine değil, ‘Neden kendi işyerlerinin tabelaları vardı? Kimden hangi izin alınmıştı?’ Biz de kendilerine uygulamanın var olan işyerlerini kapsamadığını, ancak haberin görselliği açısından mevcut yabancı tabelalardan örnekler seçtiğimizi anlattık. Pek ikna olmadılar, yanlış yaptığımızı düşünmemekle birlikte kendilerini rencide etmiş ve yanlış anlamaya neden olabileceğimiz düşüncesiyle özür dilediğimi belirtmek istiyorum.
Göktürk-2 uydusunun fırlatılmasını seyretmek için ODTÜ’ye giden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı protesto ederken yaralanan Barış Barışık’ı ziyaret eden MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, tepkiler üzerine özür dilemiş. Çünkü Barış Barışık, geçen hafta Ankara Üniversitesi’nde milliyetçi ülkücü öğrencilerin düzenlediği bir konferansı hukuk dışı yöntemlerle sabote etmiş. Demek, ‘bu bizden değil, bu ise hiç değil’ durumu var ortada. Keşke insani duygularla ölümden dönen bir gence yapılan bu ziyaret, olduğu yerde kalsaydı da biz de birlik beraberlik adına gururlansaydık. Kısmet olmadı bir kez daha…
Kömürlü termik santrali kentimize hediye eden! ve 2.faz için inşaat çalışmalarını sessiz sedasız sürdüren Aksa Akrilik, Mersin’deki nükleer santrali yapmaya talip olan Rus korporasyonu Rosatom’la iyiniyet sözleşmesi imzalamış. Demek ticari çıkarlar söz konusu olduğunda Amerika’nın kimyacısı Dow’da bir, Rus’un nükleercisi Rosatom’da. Hani termik santral kurarken ülke menfaatleri filan deniliyordu, ortada ekonomik anlamda bir ‘fayda’ olduğu kesin ama ‘toplumsal fayda’sını ya da ‘zarar’ını da göreceğiz gelişen günlerde.
