Türk Eğitim-Sen Yalova Şubesi 7. Olağan Genel Kurulunu gerçekleştirdi. Kongrenin açılış konuşmasını yapan Türk Eğitim-Sen Ve Türkiye Kamu-Sen Yalova İl Başkanı Mustafa Deviren, “Türk milletine ve memur hareketine gönül vermiş korkusuz yüreklerin buluştuğu Türk Eğitim-sen Yalova Şubemizin 7. Olağan Genel Kuruluna hoş geldiniz, şeref verdiniz. Bugün değeri çok daha iyi anlaşılan bir mücadelenin kahramanı ve devletimizin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk ile silah ve dava arkadaşlarının aziz hatırasını bir kez daha saygı ve şükran duygularımla anıyorum. Bu vesileyle, tarih boyunca Türklüğü yaşatmak uğruna hayatlarını feda eden kahraman ecdadımızı; bölücülükle mücadele ederken şehit düşen kahraman güvenlik güçlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnet duygularımla yâd ediyorum. Yaptığımız sendikal mücadele dar kalıplara sığmamış, sosyal gerçeklerin gerisine düşmemiş; çağın ihtiyaçlarına bigâne ve biçare kalmamıştır. İnanıyorum ki, ağır sorunların altında ezilen devlet memurları, işçi ve emekliler, içine düştüğü ümitsizliğin çaresini, karartılan geleceğinin aydınlığını bu muhteşem toplantıda bulacaktır. Türkiye Kamu-Sen, milli birlik ve kardeşliğe evveli ve ebedi derin olan bağlılıktır. Türkiye Kamu-sen, devlete ve bayrağa eşsiz sevgi, emsalsiz sadakattir. 29 yıllık sendikal mücadelemizde pek çok zorlukla karşılaştık.

Ancak, mücadele arkadaşlarımız için yaptığımız ve yapacağımız fedakârlıklarda hiçbir zaman sınır tanımadık. Eğilmedik, bükülmedik, gecikmedik. Düşmedik, üşenmedik, dinlenmedik. Yılgınlık akıntısına şuurumuzla direndik. Seviyesizlere karşı seviyeli durduk. Allah’a şükürler olsun ki, nice badireleri alt ederek, nice engelleri aşarak muazzam bir mücadele disiplini gösteren siz değerli arkadaşlarım, gerçek dava adamları olarak haklı bir övüncün, şanlı bir övgünün bizzat muhataplarısınız” dedi.

‘Bizlere emanet edilenlere sahip çıkıyoruz’

Türk Eğitim-Sen’in vefanın, zekânın ve vicdanın ağırlık merkezi olduğunu ifade eden Deviren, “Bu faziletlerin gereklerini lazım gelen her fırsatta yapmış, istenilen her durumda göstermiş ve emanetlere sahip çıkmıştır. Peki, bize emanet edilenler nedir? Orhun Yazıtlarında Taşa Kazınan ve Ses Bayrağımız Olan Türkçe, Bize Emanet, Rengini Şehit Kanından Alan ve Bütün vatanı çepeçevre kaplayan, Şehidimin Son Örtüsü, Kız Kardeşimin Gelinliği ay yıldızlı al bayrak Türk Bayrağı, Bize Emanet. Şehitlerimizin Kanıyla Sulanan Bu Toprak, Bu Vatan, Türkiye, Bize Emanet, İleri Atılıp Sellercesine, Göğsünden Vurulup Tam Ercesine, Bir Gül Bahçesine Girercesine, Şu Kara Toprağa Giren Şehid, Kan veren Gazi Bize Emanet, Şehadeti Dinin Temeli,  Ebedî, Yurdumun Üstünde İnleyen Ezan, Bize Emanet, Uğruna Yüzyıllardır Savaştığımız Sancak, Bize Emanet. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Ve Silah Arkadaşlarının Milletle Birlikte Vermiş Oldukları Kurtuluş Mücadelesi Sonucunda Kurduğu Ve Bizlere Emanet Bıraktığı Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Bize Emanet. Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un Korkma Uyarısı Ve "Arkadaş! Yurdumu Alçaklara Uğratma Sakın; Siper Et Gövdeni, Dursun Bu Hayâsızca Akın." Dizelerindeki Emri içeren İstiklal Marşımız Bize Emanet, "Ne Mutlu Türküm Diyene" Bize Emanet, Türk'ün Türküsü Turan, Bize Emanet. 7 Yaşında Yağmurun Altında Soğukta Titreyerek "Varlığım Türk Varlığına" Armağan Olsun Diyerek Ettiğimiz Yemin, Andımız Bize Emanet. Emanetlere sahip çıkmak için her bir ferdimiz gerektiğinde Emperyalizme karşı Mustafa Kemal Atatürk, Allaha, Peygambere küfredenlere karşı Ruhi Kılıçkıran, bölücü terör örgütüne karşı Fırat Yılmaz Çakıroğlu olacaktır. Sizler bu kutlu mücadelenin nefesi, gür sesiniz. Görevinizi ciddiyet ve cesaretle yapıyorsunuz. Ama bununla yetinemezsiniz. Bizler soluğu kesilenlerden olmayacağız. Bizler fırtınadan korkup filika arayışında da olmayacağız. Birbirimizin hak ve hukukunu çiğnetmeyeceğiz. Kabul edilmelidir ki, başarının kısa bir yolu yoktur. Başarı güzergâhı inişli çıkışlı, engel ve hendeklerle doludur. Emek verilmeden, alın teri dökülmeden, fedakârlık gösterilmeden hedefe varılması mümkün değildir. Aynı davanın, aynı teşkilatın mensupları bir vücudun azaları, bir çarkın dişlileri gibidir. Biliniz ki, zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür. Ya hep birlikte güçlü olacağız, ya da en zayıf noktamızdan, hasar alacağız, hüsran yaşayacağız. Zafer sabredenlerindir. Sefer hak edenlerindir. Külfetsiz nimet, zahmetsiz rahmet olmayacağına göre; hem külfete, hem de zahmete birlikte katlanacağız. İşimiz çok, görevimiz ağır, yapacaklarımız çoktur. Mücadelemiz ezelden beri haklıydı. Sabrettik, dayandık ve inandık. Şimdi hak verenler çoğaldı. Şimdi hakkımızı teslim edenler arttı. Fakat yerimizde saymayacağız, hep bir fazlasını yapacağız, hep bir adım ötesine geçeceğiz. Kendimiz kalarak, kendimiz olarak, benliğimizden, inandıklarımızdan ve düşüncelerimizden ayrılmadan yetkili ve etkili olunabileceğini inşallah göstereceğiz. Hepinizle iftihar ediyor, hepinize güveniyorum” şeklinde konuştu.

‘Doğru duvar yıkılmaz’

Türkiye sevdamız, ekmek için kavgamız sloganı ile yola çıkan Türkiye Kamu-Sen’in bir mensubu olarak sendikamıza gönül vermiş sizlerle bir arada olmanın sevincini ve gururunu yaşamaktayım diyen Türk Eğitim-Sen Ve Türkiye Kamu-Sen Yalova İl Başkanı Mustafa Deviren, “29 yıl önce alevlenen mücadelemiz emekle, alın teriyle, çileyle harmanlanmış ve bugün yüzü Türk memuruna dönük, hedefi aydınlık bir gelecek olan bir sevda ateşine dönüşmüştür. Atalarımız “doğru duvar yıkılmaz” demiş. Türkiye Kamu-Sen de kuruluşundan beri teslim olmadan, satmadan, yanlışa “Doğru” demeden, dik duruşun, doğrunun ve haklının yanında olmanın sembolü olarak, dosdoğru bir duvar gibi ayaktadır, yıkılmamıştır, yıkılmayacaktır. Türkiye Kamu-Sen’in bu onurlu duruşu, yöneticisi için de üyesi için de şeref vesilesidir. Kamu görevlileri ve emeklileri, aileleriyle birlikte 25 milyona ulaşan kesimin 2022 – 2023 yıllarına ilişkin toplu sözleşme süreci mutabakatla sonuçlandı. Türkiye Kamu-Sen olarak toplu sözleşme görüşmelerinin başlamasından son anına kadar sürece katkıda bulunmak adına bütün gücümüzle mücadele ettik, pazarlıklarda bulunduk; ancak kamu görevlilerinin bütününü mutlu etmeyecek nitelikteki bu toplu sözleşmeyi kabul etmedik. 2 Ağustos 2021 tarihinde başlayan görüşmelerde 430 bin üyemizden aldığımız güçle; sorumluluk bilinci içinde, belirlediğimiz gerçekçi taleplerle, 4688 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanarak toplu sözleşme görüşmelerindeki yerimizi aldık. Kamu görevlilerinin ve emeklilerinin haklarını son gününe kadar ısrarla ve kararlılıkla savunduk. Güçlü irademiz ve tecrübemizle toplu sözleşme masasına ciddiyet, anlam ve değer kattık. Sonuç itibari ile geçmiş dönemlere kıyasla mesafe katedilmiş olsa da özellikle refah payı ve seyyanen zam başta olmak üzere kırmızı çizgi olarak gördüğümüz taleplerimizi karşılamaktan uzak kalan bu toplu sözleşmeyi kabul etmedik. İlerleme sağlayamadığımız hususlardan vazgeçmiş değiliz. Özellikle refah payı, seyyanen zam, 3600 ek gösterge, öğretmenlik meslek kanunu yardımcı hizmetlilerin sorunları, vergi dilimleri başta olmak üzere acil çözüm bekleyen konulardaki taleplerimizin hayata geçmesi için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da mücadelemizi sürdüreceğiz. İş güvencemize sahip çıkmak için, haklarımızı toplu pazarlık masasında tam olarak alabilmek için yetkili sendika olmak zorundayız. Masaya güçlü oturacak bir TÜRKİYE KAMU-SEN’e hem memurların, hem de ülkemizin ihtiyacı vardır. 7. Olağan Genel Kurulumuzun başta Türk Eğitim-sen çalışanları olmak üzere tüm kamu çalışanlarına ve Türk milletine hayırlar getirmesini, Şubemiz yönetimine ve diğer organlara seçilecek arkadaşlarıma da başarılar diliyor, Saygılar sunuyorum. Mücadele edenler her zaman kazanamaz ancak kazananlar hep mücadele etmiştir. Türkiye sevdamız, ekmek için kavgamız. Ne Mutlu Türküm Diyene” diyerek sözlerini noktaladı.

Editör: TE Bilişim