Meryem Ataç basın mensuplarına okuduğu bassın açıklamasında, “Bugün 81 il 973 ilçede il ve ilçe kadın kolu başkanlarımızla basın açıklaması yapıyoruz. Tarihi bir süreçten geçiyoruz. Ülkemizin kaderinin belirlenmesine iki gün kaldı. 28 Mayıs’ta gerçekleşecek olan seçim iki aday arasında değildir. Bir referandum niteliğindedir. Elbette her seçim çok önemli fakat bu seçim özellikle Türkiye Cumhuriyeti nüfusunun yarısını oluşturan biz kadınlar için hayati öneme sahiptir. Bir yanda esaret diğer yanda özgürlük duruyor.

Cumhur İttifakı adeta bir kadın düşmanı koalisyonuna dönüştü. Kadınların kazanılmış tüm kazanımlarına göz diken Yeniden Refah Partisi ve Hizbullah terör örgütünün siyasi uzantısı olan HÜDAPAR’ın Meclis’e girişi ile Cumhuriyet tarihinin kadınlar açısından en karanlık parlamentosu oluşturuldu.

Meclis’te temsil hakkı kazanan bu zihniyet planlarını alenen ilan etti,” şeklinde konuştu.

Halka yaptıkları basın açıklamasıyla ulaşmaya çalışan İl Kadın Kolları Üyesi Ataç, sandığa gitmenin hayati öneme sahip olduğu günümüzde, kullanılacak olan her bir oyun kadın düşmanı politikalar güden HÜDAPAR ve Yeniden Refah Partisi’ne bir cevap niteliğinde olacağı görüşünü savundu. Kadın-erkek eşitliğinin hurafe olarak adlandırıldığı, kadınların sadece fıtrata uygun denilen hemşire, kadın hastalara bakan hekim ya da kreş olarak çalışmak zorunda kalmak yerine istedikleri iş ve mesleği yapmalarının önünde oluşabilecek engelleri kaldırmayı hedeflediklerini dile getiren Ataç, ifadelerine kadınların önüne koyulmak istenen engellerin sıralı bir listesinden bahsederek konuşmasını sürdürdü.

  “Değerli Basın Mensupları,

Daha mazbatasını bile almadan kadın düşmanlığını ortaya koyan Cumhur İttifakı milletvekillerinin Meclis’te nasıl bir yol izleyeceği ortada.

Küskün olduğunu, bezgin olduğunu, umutsuz olduğunu ifade ederek sandığa gitmemeyi düşünenler varsa, neyle karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha görsün.

Bugünümüz ve yarınımız tehdit altındadır. Hayatlarımıza, haklarımıza ve hayallerimize pranga vurulmak isteniyor. Eve mahkûm olduğumuz, eğitim dışına itildiğimiz, çalışma hayatından soyutlandığımız, toplumsal yaşamdan dışlandığımız bir hayat dayatılmak isteniyor.

Kadınların göklerde yükselmeyi hak ettiği Atatürk Türkiye’sinden sahiplendirilmesi gereken bir Türkiye’ye dönüştük. 1920’li yıllarda Türk kadınları hakim, öğretmen, mühendis, pilot olabilirken, 21. yüzyılda çalışma hakkımızı elimizden almak istiyorlar.

“Taliban’ın inancıyla ters yanımız yok” diyen Erdoğan, yanına aldığı müttefikleriyle kadınların ve kız çocuklarının eşit yurttaşlık hakkına göz dikiyorlar. Bizim de İran’a, Afganistan’a dönüşmemizi istiyorlar.

Eşitsizlik öylesine derinleşti ki; hukuken kadın erkek eşitliğini savunması gereken AYM üyesi "kadın-erkek eşitliği modern hurafedir" diyebiliyor. Yıllardır uğradığımız hakaretlerin haddi hesabı yok. Kahkaha attığımızda “iffetsiz”, haklarımızı aradığımızda “sürtük” ilan ediliyoruz. Hamile kadının sokağa çıkmaması gerektiği savunuluyor. İşsizliğin sebebi kadınların iş araması olarak gösteriliyor. Kadın cinayetlerinin ardından ‘neredeymiş, ne giymiş, üzerinde ne varmış, hangi renk ruj sürmüş, saat kaçmış?’ gibi sorular soruluyor. Utanmasalar, kadının öldürülmeyi hak ettiğini söyleyecekler. Kurdukları hukuk sistemlerinde katiller ceza indirimleri ile ödüllendiriliyor.

Ülkemizde artık çocuklar ve kadınlar güvende değil. Afganların ve Pakistanlıların Türkiye’ye gelmeden önce internette arama motorundan “Türk kızları, Türk çocukları” gibi aramalar yaptığını dehşetle öğrendik.” şeklindeki konuşmalarını basın mensuplarına hitap ederek şu şekilde sürdürdü.

Değerli Basın Mensupları,

Sözün kısası: sandıklara gitmek, oy kullanmak zorundayız. Sadece oyumuzu kullanıp dönmek de yetmiyor, sandıklara sahip çıkmamız gerekiyor. Millet İttifakı olarak sandık güvenliği konusunda tüm tedbirlerimizi aldık. Her sandığa üç kadın müşahit çağrımıza ses veren herkese buradan bir kez daha teşekkür ediyorum. Haydi kadınlar, sandığa…

Bize reva görülen cehennemin içine hapsolmuyoruz. Kadın örgütleri ile kararlı bir şekilde mücadeleyi büyütüyoruz. Biliyoruz ki; örgütlü gücümüz karşısında duramayacaklar.

Bugün saat 11.00 itibariyle 300’ü aşkın bileşeni olan EŞİK Platformu ile bir sosyal medya mitingi yapıyoruz. #KararVer #OyVer ve #GeleceğineSahipÇık etiketleriyle paylaşımlar yapıyoruz. Lütfen siz de bize katılın, etiketleri paylaşın.

Tuğba ALTIN/Haber

Editör: Rümeysa Şahin