CHP Genel Merkezi’nin, geçtiğimiz Temmuz ayı ortalarında başlattığı 39. Olağan Kurultay süreci tüm hızıyla devam ediyor. Partinin yıl sonuna doğru gerçekleştireceği kurultay öncesinde açıklanan kongre takvimi işlemeye devam ediyor.
Kurultay öncesi yapılacak İlçe ve İl Başkanlığı kongreleri Yalova’da da düzenlenecek. Bu kapsamda adaylar birer birer ortaya çıkmaya başladı. CHP Yalova İl Başkanlığı’na adaylığını daha önce açıklayan Başar Şahin ve mevcut İl Başkanı Erdem Doğancı’nın ardından, Cem Vakfı Yalova Onursal Başkanı Sinan Giray da adaylığını resmen duyurdu.
6 Ağustos Çarşamba akşamı CHP Yalova İl Binası’na gelen Giray, beraberindeki Merkez İlçe Başkan Adayı İnciser Yakut ile birlikte bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Giray ve Yakut’un adaylıklarını açıkladığı toplantıya, CHP Yalova İl Başkanı Erdem Doğancı ile CHP Yalova Merkez İlçe Başkanı Kemal Sürel de katıldı.
“Hepimiz tekrar altı okun ışığında mücadele etmeyi sürdüreceğiz”
Merkez İlçe Adayı İnciser Yakut ve İl Başkanı Adayı Sinan Giray’ın basın açıklaması öncesi açılış konuşmasını gerçekleştiren Cumhuriyet Halk Partisi Yalova İl Başkanı Erdem Doğancı, “Bizler, parti içi demokrasiyi Türkiye siyasi tarihinde en iyi şekilde işleten, yıllardır bu birlikteliği sağlamış; her ne kadar kendi içinde seçimlerini de yapmış olsa da iktidar olma arzusundan hiçbir zaman vazgeçmemiş, tarihi bir partiyiz. Bugün de Yalova’ya layık olacak şekilde, adaylarımızın ve arkadaşlarımızın yanında, ilçe başkanımızla birlikte yer alıyoruz. Seçim ve kongre zamanlarında farklı renklere bölünmüş olsak da, seçimler bittikten sonra yine aynı hedef uğruna mücadele etmeye hep birlikte devam edeceğiz. Bildiğiniz gibi hazır basın mensupları da buradayken şunu bir kez daha hatırlatmak isterim: Bizlerin, yani yalnızca Cumhuriyet Halk Partililerin değil, toplumun da geniş kesimlerinin oy vererek ön seçimden çıkarttığı cumhurbaşkanı adayımız şu anda Silivri zindanlarında tutsak tutuluyor. Önce onu özgürleştireceğiz, sonra cumhurbaşkanı yapacağız. Bu uğurda tüm Cumhuriyet Halk Partililerle birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu kongre süreci geçecektir, liste renkleri ortadan kalkacaktır. Hepimiz tekrar altı okun ışığında mücadele etmeyi sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
“Makam odasında değil, halkın arasında büyüyen bir mücadele geleneğinin temsilcisiyim”
Başkan Doğancı’nın açıklamasının ardından sözü alan ve kendisini tanıtan Merkez İlçe Adayı İnciser Yakut, “Köy Enstitülü, Atatürk aşığı bir babanın kızı olarak 1962 yılında Gümüşhane'de doğdum. Yaklaşık 20 yıldır Yalova'da yaşıyorum. Yalova İl Sağlık Müdürlüğü'nde uzun yıllar görev yaptıktan sonra emekli oldum. İşletme Fakültesi lisans mezunuyum. Bir kızım ve bir oğlum var. Uzun yıllardır Yalova Verem Savaş Derneği Başkanı olarak görev yapıyorum. Aynı zamanda Türkiye Verem Savaş Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği görevinde bulundum. Şu anda Yalova Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi olarak kentimizin geleceği için aktif bir şekilde çalışmalarıma devam ediyorum. Bugün burada, Cumhuriyet Halk Partisi Yalova Merkez İlçe Başkanlığına aday olduğumu sizlerle paylaşmaktan onur duyuyorum” dedi. Adaylığının makam arayışı olarak değerlendirilmemesi gerektiğine dikkat çeken Yakut, “taşın altına elimizi koyma, değişimi başlatma iradesidir. Çünkü ben, makam odasında değil, halkın arasında büyüyen bir mücadele geleneğinin temsilcisiyim. Bu göreve talibim çünkü partimizin sahada daha görünür, daha etkili, daha kapsayıcı olmasını istiyorum. Kadınların, gençlerin ve emeğiyle var olan herkesin sesinin daha gür çıktığı bir ilçe örgütü hayal ediyorum. Bu örgütü, birlikte kuracağız. Bir Yalovalı olarak biliyorum ki; kentimizin gücü, insanlarımızın dayanışmasında ve umutlarında gizlidir. Yol arkadaşlarım, mücadele dostlarım, omuz omuza yürüdüğüm herkesle birlikte bu yola çıktım. Hedefimiz sadece seçim kazanmak değil; güven kazanmak, umut olmak ve yeniden iktidar yürüyüşünü başlatmaktır. Birlikte başaracağız! Çünkü bu kent bizim, bu parti bizim ve bu gelecek bizimdir” ifadelerini kullandı.
“Parti dışında oluşmuş çıkar odakları, örgütümüzün, iradesine müdahale etmektedir”
Yola çıktığı İnciser Yakut’un sözlerinin tamamlamasının ardından konuşmaya başlayan Sinan Giray, “Yalova'mızın daha güzel, daha çağdaş ve daha demokratik bir kent olması adına yola çıktığımızı büyük bir gurur ve coşku ile sizlerle paylaşıyorum! Cumhuriyet Halk Partisi Yalova İl Başkanlığına adaylığımı açıklıyorum! Biliyorum ki; bu büyük ve onurlu görevi almak, sadece bir pozisyon değil, aynı zamanda sorumluluk ve hizmet ruhudur! Partimizin ve kentimizin geleceği için, bu anlatılmaz sevgiyle, bu yürekle, bu kararlılıkla yola çıkıyorum! Ben, tarihçi ve sosyolog kimliğimle, uzun yıllardır iş dünyasında ve sivil toplumda edindiğim deneyimlerle, her zaman partimizin köklerine ve değerlerine sahip çıkan biriyim! CHP'de çeşitli yönetimlerde görev yaptım, iki dönem belediye meclis üyeliğiyle halkımızın iradesini temsil ettim. Biliyorum ki; Güçlü ve demokratik bir CHP, halkından kopuk değil, halkıyla iç içe olan bir partidir! Yalova için, sadece kişisel hayallerle değil, kentimizin geleceği için yüreklerimizi birleştirdik” şeklinde konuştu. Geçmiş dönemde yaşadığı olumsuzlukları hatırlatan Giray, “Mart 2024 yerel seçimlerinde aday oldum ama ne yazık ki, demokratik hakkımı kullandığım ve uyarılarımı yaptığım için, CHP II Disiplin Kurulu tarafından iki yıl süreyle seçme ve seçilme hakkım elimden alınmak istendi. Bu karar, benim üzerimde baskı kurmak ve sesimizi kısmak isteyenlerin siyasi oyunlarının bir parçasıydı! Ancak bilinmelidir ki; CHP Genel Merkez Yüksek Disiplin Kurulu, bu haksız ve hukuksuz kararı kaldırdı ve iptal etti! Ama şu gerçeği asla unutmamalıyız; Yalova'daki örgütlerde, demokratik işleyişi zedeleyen ve parti iradesine müdahale edenlerle mücadelemiz her zaman devam edecektir! Parti dışında oluşmuş çıkar odakları, örgütümüzün, iradesine müdahale etmektedir. Bir aile ve yandaş çevresi parti içinde söz sahibi olmamalıdır! CHP, Atatürk'ün kurduğu büyük bir halk hareketidir! O, baskıyla, oyunla değil; halkıyla, demokrasiyle güçlenir!” dedi.
“Bağlarbaşı Mahallesi’nde; komşular, akrabalar, eş-dost, şu anda birbirleriyle konuşmaz hale gelmiş durumda”
Delege seçimlerine dair resmi sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine Giray, “Ben, sayın ilçe başkanımız ve il başkanımızla birlikte buradayım. Sayın il başkanımızla sohbet ederken birden bire bir seçim kararı alındı. Bu kısa süre içinde üye listeleri askıya çıktı. Dolayısıyla hem bu listelere ulaşmak hem de üyelerin telefonlarına erişim sağlamak gerekiyor. Bu nedenle partimizin daha şeffaf, daha demokratik bir anlayışla hareket ederek, bu bilgileri aday olan tüm arkadaşlarımıza eşit şekilde ulaştırması gerektiğini düşünüyorum. Şu anda üç ayrı liste çıkıyor: kırmızı liste, beyaz liste ve benim de üzerinde bulunduğum mavi liste. Biz de mavi liste ile yarışa katılacağız. En küçük mahalleye baktığımda, kendi mahallem olan Bağlarbaşı Mahallesi’nde; komşular, akrabalar, eş-dost, şu anda birbirleriyle konuşmaz hale gelmiş durumda. Özellikle kendini partide egemen gören, hâkimiyet kurmaya çalışan bazı zihniyetlerin, bazı insanlar üzerinde baskı kurmaya çalıştığını görüyoruz. Bu baskıların partiye hiçbir katkısı olmayacaktır. Aksine, zarar verecektir. Bu nedenle ne yapmak lazım? Daha demokratik davranmak gerekir” ifadelerini kullandı.
“Çarşaf liste yapılmazsa sandıklara görevli bile bulamayız”
Çarşaf liste ısrarının nedenleri hakkında konuşan Giray, “Çarşaf liste uygulandığında, diyelim ki 13 delege seçilecekse, oraya 50 kişi aday olur. Ve siz bu 50 kişinin içerisinden demokratik bir biçimde oyunuzu kullanırsınız. Ancak gittiğim mahallelerde bazen görüyorum ki, insanlar bırakın oy kullanmayı, basın açıklamasına bile katılmakta tereddüt yaşıyor. Sosyal demokrat bir partide bu tür durumlar olmamalıdır. Açık ve net söylüyorum: belediye başkanları bu seçimlerde taraf olmamalıdır. Yazılı bir açıklamada da belirttim. Bir aileye ve bireylere yönelik açık ifadeler kullandım. Gizli saklı bir şey yok. Ortada bir il başkanımız, bir ilçe başkanımız var. Ancak bunların dışında, kendini farklı bir güç odağı olarak gören kişi veya yapıları doğru bulmuyorum. Gittiğim mahallelerde vatandaş bana diyor ki: “Beni işe aldılar.” Peki kim aldı? Partinin işe aldığı bir kişi yok. Sonra bakıyoruz, biri demiş ki: “Sen, sülalenden 15 kişiyi partiye üye yapacaksın.” Böyle bir mantık olabilir mi? Böylesine bir yapının içinde demokratik bir oluşum olabilir mi? Böyle bir anlayıştan demokratik bir sonuç çıkmaz. Neden çarşaf liste öneriyorum? Çünkü eğer çarşaf liste yapılmazsa, yarın “senin adamın”, “benim adamım”, “şunun adamı” gibi ayrımlar oluşur, sandıklara görevli bile bulamayız” diyerek eleştirilerini sürdürdü.
