Genel Başkanlığı’nı Ümit Özdağ’ın yaptığı Zafer Partisi, önümüzdeki seçimlerde başarılı olabilmek adına Türkiye’nin 81 ilinde çalışmalar gerçekleştiriyor. Bu kapsamda Zafer Partisi’nin Genel Başkan Yardımcıları Esmaül Hüsna Aslan, Ayşe Nur Alp ve Akın Gürkan, 19 Eylül Cuma günü Yalova’ya geldi. Bir dizi programa katılacak olan heyet, Zafer Partisi Yalova İl Başkanlığı çatısı altında yerel basın mensuplarıyla buluşarak basın açıklaması gerçekleştirdi.
“Gençlerimizin çok tehlikeli bir şekilde gelecekleşsiztirildiği, faturası ağır bir dönem yaşıyoruz”
Son dönemde yaşananlara dikkat çekerek konuşmasına başlayan Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Esmaül Hüsna Aslan, “Vatanımızın her zamankinden hızlı talan edildiği, eli kanlı katillerin, teröristlerin muhatap alındığı, milletimizin hızla yoksullaştırıldığı, güvenlik kaygılarından sokağa çıkamaz hale geldiği, vatanın sınırlarının kaybolduğu, gençlerimizin çok tehlikeli bir şekilde gelecekleşsiztirildiği, faturası ağır bir dönem yaşıyoruz. Bu dönemi hep beraber yaşıyoruz, dahası hep beraber ödüyoruz bu faturayı. Çocuklarımızın geleceğiyle, sağlığımızla, aklımızla ödüyoruz bu faturayı. Oysa bize bu faturayı ödetmeye kalkanlar 86 milyonun yüzde biri bile değil. O yüzde bir bile etmeyen mutlu azınlık, padişahlar gibi tahtlara kurulsunlar, servetlerine servet katıp dünyalıklarını yapsınlar, hükümlerini daha bir keyifle sürsünler diye kurulan her türlü kirli pazarlığa göğüs germek görevini sırtlanıyoruz. Bu vatan uğruna görevden kaçacak insanlar değiliz, zaten öyle insanlar olsaydık herhalde burada bu toplantıyı yapıyor olmazdık. Ancak kurulan o kirli pazarlık masaları yoksul Türk çocuklarının, gençlerinin, Türk emekçilerinin üstüne devriliyorsa, altında hep Türk milleti bırakılmaya çalışılıyorsa, buna sessiz kalmamayı da görevlerimiz arasında sayarız” dedi.
“Ümit Özdağ gibi, Orkun Özeller gibi daha binlerce yiğidi, kahramanı var bu milletin”
Zorlu bir dönemden geçtiklerine bir kez daha dikkat çeken Genel Başkan Yardımcısı Aslan, “Türk’ün mücadele azmine kilit vurmaya çalışıyorlar. Dün Genel Başkanımız Sayın Ümit Özdağ’ı susturmak için aldıkları cezaevine bugün de emekli Albay Orkun Özeller’i aldılar. Sırf kirli pazarlık masalarında organize edilen ihanet sürecine boyun eğmedi diye, karşı çıktı diye, gerçekleri haykırdı diye. Alnının akıyla 28 yıl Türk Silahlı Kuvvetleri aracılığıyla Türk Milleti’ne hizmet vermiş onurlu bir Türk subayını hapisle durdurmaya çalışacaklar. Oysa yanılıyorlar. Orkun Albay, gözaltına alındığında “Tutuklansam bile biz kazandık, Türk Milleti kazandı, mutluyum” demişti. Cezaevine götürüldüğünde de “Cezaevine girerken askere giden bir genç gibi heyecanlıydım. Vatani görevimi yapmaktan farklı görmüyorum” dedi. Tıpkı Genel Başkanımız Sayın Ümit Özdağ gibi başı dik, alnı ak, cezaevini dahi vatani görev olarak addeden bir anlayıştan bahsediyoruz. Ümit Özdağ gibi, Orkun Özeller gibi daha binlerce yiğidi, kahramanı var bu milletin. Yüz binleriz, milyonlarız. Bırakın ayaklar altına aldırmayı, Türklüğün üzerine toz değdirmeyi bile aklınızdan geçiremezsiniz. Buradan niyeti bozanları bir kez daha uyarıyoruz, Zafer Partisi burada, duvar olur yine de geçit vermeyiz size! İhanet sürecini deşifre eden Orkun Özeller cezaevinde, yeterli kirli pazarlık masalarında bir aksama yaşanmasın diye. Türk Milleti’ne hiçbir şey açıklanmıyor. Çünkü açıklanacak, izahati verilecek bir şey yok ortada. Ne diyecekler karşımıza çıkıp, biz şehitlerimize ihanet ediyoruz mu? Nasıl susturacaklar kapısına Türk bayrağı asılmış sıvasız evlerin haykırışlarını? O nedenle iki kelimeyi yan yana getirip bir açıklama yapamıyorlar. Ama terörist başını muhatap almayı biliyorlar” diyerek tepkisini gösterdi.
“Su kaynaklarımızı pervasızca tüketen bu zihniyet bir yandan da altyapıyı çökertiyor”
Konuşmasının devamında Yalova üzerine değerlendirmelerde bulunan Genel Başkan Yardımcısı Aslan, “Sahada da incelemelerimizi yapıp daha detaylı raporumuzu sizlere açıklayacağız ama biliyoruz ki Yalova, 1999 depreminin izlerini aradan geçen 26 yıla rağmen halen taşıyan bir kentimiz. Ne yazık ki kentimizin en büyük sorunlarından biri, vatandaşlarımızın hâlâ deprem öncesi inşa edilen, denetimden geçmemiş çürük binalarda yaşamaya devam etmek durumunda kalması. Resmi verilere göre 926 riskli binanın yüzde 80’i dönüştürülmüş durumda. Kalan yüzde 20’lik kısım için neyi, kimi bekliyor yetkililer, bunu anlamak mümkün değildir. Kentsel dönüşümde de tablo aynı. Yüksek maliyetler yüzünden düşük gelirli aileler dönüşüme katılamıyor, evlerine korkuyla girip çıkıyor. Öte yandan Gökçe Barajı'nın çevresi tesislerle sarılmış durumda. Su kaynaklarımızı pervasızca tüketen bu zihniyet bir yandan da altyapıyı çökertiyor. Boru patlakları ve şebeke arızaları nedeniyle Yalova halkı susuz kalıyor. Sanayi arttıkça hava, deniz ve su kirliliği de artıyor. Belli ki Yalova’yı yönetenler, bu şehrin geleceğini değil, sadece kendi ceplerini düşünüyorlar. Bilim, birlik ve barış şiarıyla hareket eden Zafer Partisi’nin somut ve akılcı çözüm önerileri nettir. Riskli bina tespiti, tebligat ve yıkım yenileme işlemleri için acil süre sınırları koyulmalı. Düşük gelirli ailelere kira yardımı ve geçici konaklama gibi mali destekler sağlanmalı kimse evsiz yurtsuz bırakılmamalı. Halkın can güvenliğini, doğal kaynaklarını ve geleceğini hiçbir siyasi çıkara kurban etmeyeceğiz. Mücadelemiz, Yalova'yı güvenli ve huzurlu bir kent yapana dek sürecektir! Bu tüm Türkiye’ye olduğu gibi Yalova’ya da borcumuzdur!” diyerek sözlerine son verdi.
“Cami cemaatine ulaşacağız, sokakta insanlarla temas kuracağız”
Zafer Partisi olarak 81 ilde sahada olduklarını söyleyen Genel Başkan Yardımcısı Akın Gürkan, “İl başkanlarımız teşkilatlarımızla beraber sahayı tarıyor. Genel sorunları biliyoruz. Ama kaçırdığımız bir şey var mı, onu da anlamaya çalışıyoruz. Özelde insanlara tekrar dokunup onların problemlerini, bizden ve hükümetten beklentilerini not ediyoruz. Hükümetin bunları yapmayacağını biliyoruz. Ama biz iktidara geldiğimizde ne yapacağımızı bilmek zorundayız. O yüzden bunları not alıyor, çalışıyor, projeler geliştiriyoruz. Yarın iktidara geldiğimizde de bu projelerimizi uygulayacağız. Türkiye’nin genel problemlerini biliyoruz fakat gözden kaçırdığımız bir şey var mı, bunu sahadan öğreniyoruz. Bugün buradayız. Yalova halkını dolaşacağız, esnafımızı ziyaret edeceğiz, kahvelere gireceğiz, cami cemaatine ulaşacağız, sokakta insanlarla temas kuracağız. Esnafımızı tekrar dinleyeceğiz. Sorunlar genel olarak belli zaten. Dokunduğumuz her yerde bir kişiden duyuyor, bin kişiden işitiyoruz. O yüzden bizim ve teşkilatımızın da bunları hissetmesi, vatandaşımızla bir bütün olarak yaşaması lazım. Çünkü birileri sırçalı köşklerinde, sanayilere çekilmiş durumda ve halkın yaşadığı sorunları hissetmiyor. Bizim siyasi partiler olarak o dokunuşu yapmamız ve vatandaşın hissettiklerini hissetmemiz gerekiyor. Ancak bu şekilde sahici bir bağ kurulabilir” şeklinde konuştu.
“Elimizi değil, gövdemizi taşın altına koymak zorundayız”
Türkiye’de düşman hukuku uygulandığını iddia eden Genel Başkan Yardımcısı Gürkan, “Sağ, sol; kim önlerine çıkıyorsa, kim konuyu dillendiriyorsa, kim ele geçirilemiyorsa hepsine saldırıyorlar. Daha dün Bayrampaşa Belediye Başkanı’na yapılanlar ortada. Kendi partilerinden olsa bile fark etmiyor. Düşman hukuku kime uygulanıyorsa, biz onun karşısında olmak zorundayız. Çünkü biz hukukun yanında olmak zorundayız. Bakın, “Ya bize geçeceksin ya da içeri gireceksin” deniyor. Ama adamcağız onurlu davranıyor, “Hayır” diyor ve Silivri’ye girmeyi tercih ediyor. Durum ne yazık ki bu noktaya gelmiş durumda. O yüzden hepimize görev düşüyor. Elimizi değil, gövdemizi taşın altına koymak zorundayız. Biz de bu yüzden buradayız. Geziyoruz, dolaşıyoruz. Halkımızı bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Duymadıklarını duyurmaya, ekranda göremediklerini yüz yüze sohbetlerde anlatmaya gayret ediyoruz” ifadelerini kullandı.
