Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin milletvekili sayısının 600 olmasına rağmen kadın aday sayısının yeterli temsiliyette olmadığını belirten Başkan Anıl, “Her dönem olduğu gibi bu dönemde de kadın adaylar konusunda siyasi partiler sınıfta kalmıştır. Seçilebilecek yerdeki kadın aday sayısının erkek aday sayısından çok daha gerilerde kaldığını vurgulamak isterim. Birinci sırada kadın adaylar ne yazık ki yok denilebilecek kadar az. Ülke nüfusunun yarısından fazlasını oluşturan kadınların mecliste eşit şekilde temsilinin gerçekleştiği gün gerçek demokrasiden ve gerçek ve adaletten söz edebiliriz. Öyle söylentiler dönüyor ki hayretle dinliyoruz. Yani parayı basan vekilliği kapıyor gibi bir imaj son günlerde artık iyice gündeme yerleşmiş durumda. Kimse de demiyor ki bunca parayı harcayan insan oraya gittiğinde benim hakkımı gerçekten savunacak mı beni gerçekten temsil edecek mi? Eğer bahsedildiği gibi paralar harcanıyorsa daha doğrusu paralar yatırılıyorsa ben sorguluyorum, acaba daha fazlasını kazanacaklarına inandıklarından mı yapıyorlar bu harcamaları? Bağışlanan bu kadar paralar konuşulurken kadınların gerçek anlamda aday olmasını tabii ki bekleyemeyiz. Bahsettiğim sadece kadınlar değil gençler de buna dahil. Gençler, kadınlar ve engelliler siyasetin tam da merkezinde olmalılar. Kendi politikalarını kendileri üretmelidirler. Erkek Egemen, eril meclisten artık kurtulma zamanı. Eril bakış açısıyla yaptıkları ortada zaten bakış açılarımız farklı kadın ve erkeklerden aynı bakış açısını bekleyemeyiz. Toplumu ayrıştırma açısından bahsetmiyorum sadece eşit hak, hukuk ve adaletten yararlanmak adına bu cümleleri kuruyorum. Yıllardır söylüyorum siyasi partiler fermuar sistemini mutlaka uygulamalıdır. Seçilebilir yerde kadınların olmasını fırsat tanınmalıdır. Sırf kota doldurmak amacıyla aday göstermemelidirler. Biz kadın hakları arayışında olurken, daha çok eşitsizlikten bahsedeceğiz. Kadın şiddetini, kadın cinayetlerini daha çok konuşacağız. Güzel bir dünyada yaşamak için çok kolay bir yöntem var kadın ve erkeğe eşit şekilde fırsatlar tanınmalı ve mecliste de eşit şekilde temsiliyetinin olması sağlanmalıdır. Tekrar dile getirmek istiyorum bunu tekrar tekrar söylemekten vazgeçmeyeceğim. Kadın aday yoksa oy da yok. Her seçimde bunu tekrarlıyoruz. Sesimizi daha gür daha fazla çıkartmak zorundayız. Aslında kadınlar şunu yapmalı bence, siyasi partilerin kotalarını doldurmak amacı ile gösterilerek, seçilemeyecek yerde sırf adımız vekil sırasında geçsin diye durmamalı, boşuna kimse konu mankeni gibi listelerde yer almamalı. Bir kadın olarak bunu onur ve gurur meselesi yapıp temsiliyetimizin arkasında durmalıyız. Biz bize lütfedilenle yetinmemeliyiz. Tekrar belirtiyorum siyasi partilerin hepsi sınıfta kalmıştır” açıklamasında bulundu.

Editör: Rümeysa Şahin