2021 yılında kurulan kooperatif, Kapsayıcı Büyüme Derneği, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV) ve Awen for Us iş birliğiyle hayata geçen Benim Kooperatifim projesinden aldığı destekle çalışmalarını büyüttü.
Kooperatif Başkanı Emine Yüksekol, “Bu iş, balıkhanelerin atıl kalmasına üzülmemle başladı. Emekli olduktan sonra buraya hayat vermek istedim. 2021’in eylül ayında, köy muhtarının eşi, aza eşleri ve köyden 11 kadınla yola çıktık. Amacımız kadınlara gelir sağlamak ve kadın yoksulluğunu azaltmak” dedi.
Balık havuzları yeniden hayat buldu
İlk etapta köyde kiralanan bir dükkânda erişte, turşu, tarhana, salça ve sos üretimi yaptıklarını söyleyen Yüksekol, biraz sermaye oluşturunca balık havuzlarını kiraladıklarını anlattı:
“2022 Şubat’ta havuzları kiraladık. Bu su çok kıymetliydi, boşa akmasın istedik. Hepimizin çocukluğunda buradan balık alınır, yenirdi. İlk 8 havuzu restore ettik, eski metruk binayı yeniledik. 2023 Temmuz’unda 2 bin sofralık balıkla başladık, ardından 5 bin balık aldık. Sürekli üretime devam ettik, Yalovalılarla buluşturduk.”
Benim Kooperatifim’den üretim merkezi desteği
Kooperatifin en büyük ihtiyaçlarından biri olan restoran ve üretim merkezi binası, Benim Kooperatifim Projesi kapsamında inşa edilerek hibe edildi. Devlete ait 50 metrekarelik yavruluk alan revize edilip üzerine kapalı teras yapılarak toplamda 100 metrekarelik modern bir bina kadın üreticilerin kullanımına sunuldu.
Ticaret Bakanlığı’nın ekipman desteği de aldıklarını belirten Yüksekol, “Bakanlık hibesiyle ocak, fırın, makarna ve hamur makineleri aldık. Artık mutfağımız da var” dedi.
Migros’tan 20 bin balık hibesi
Migros ile yollarının kesişme hikâyesini de paylaşan Yüksekol, “Migros Tarım Kampı’nda kendimi tanıtırken ‘Biz Türkiye’de balık üreten tek kadın kooperatifiyiz, Migros bizi fark etsin’ dedim. Önce inanmadık ama onlar bizi bırakmadı. Havuzlarımızı restore ettik. Migros, 10 bin sofralık ve 10 bin yavru olmak üzere 20 bin balık hibe etti. Eylül ayında 10 ton balığı bizden satın alacaklar” diye konuştu.
“Geleceğe suyumuzu miras bırakmalıyız”
Balıkçılığın zor ve maliyetli bir iş olduğunun altını çizen Yüksekol, “Bu doğaya ve suya sahip çıkmamız gerekiyor. Geleceğe suyumuzu miras bırakmalıyız. Buraya gelen, balığını alıyor, çayını kahvesini içiyor, gidiyor. Kadın emeğiyle hem üretime hem de çevreye sahip çıkıyoruz” sözleriyle mesajını tamamladı.
