Banka ayrıca iyileştirme ve yeniden inşa maaliyetlerinin çok daha fazla olacağını, potansiyel olarak bu rakamın iki katına ulaşacağını, ekonomideki aksamalarla ilişkili GSYH kayıplarının depremlerin maliyetini daha da arttıracağını öngörüyor. Rapor, Dünya Bankası ve ortaklarının Türkiye'de gerçekleştirecekleri ilk müdahalelere rehberlik ve hükümetin iyileştirme ve yeniden inşa planlamasını desteklemek için hazırlandı. Banka, deprem bölgesinin Türkiye'de "yoksulluk oranının en yüksek olduğu illerden bazılarını içerdiğini ve Türkiye'deki toplam Suriyeli mülteci nüfusunun yaklaşık yarısını oluşturan 1,7 milyondan fazla Suriyeli mülteciye" ev sahipliği yaptığının altını çiziyor. Türkiye'deki doğrudan fiziksel hasarlar üzerinde odaklanan Küresel Hızlı Afet Sonrası Hasar Tahmini (GRADE) Raporunda, 1,25 milyon insanın, yaşadığı binaların orta-ağır derecede hasar görmesi veya tamamen çökmesi nedeniyle geçici olarak evsiz hale geldiği tahmin ediliyor. Raporda ayrıca tahmin edilen hasarın yüzde 81'inin yaklaşık 6,45 milyon kişinin yaşadığı Hatay, Kahramanmaraş, Gaziantep, Malatya ve Adıyaman illerinde meydana geldiği vurgulanıyor. Dünya Bankası'na göre konut binalarında meydana gelen doğrudan hasarlar toplam hasarın yüzde 53'ünü (18 milyar dolar) oluşturuyor. Toplam hasarın yüzde 28’i (9,7 milyar dolar) sağlık tesisleri, okullar, kamu binaları ve özel sektör binaları gibi konut dışı binalarda. Hasarın yüzde 19’unun (6,4 milyar dolar) ise yol, elektrik ve su gibi altyapı tesislerinde meydana geldiği tahmin ediliyor.

Dünya Bankası, ‘deprem 34,2 milyar dolarlık fiziksel hasara yol açtı’

Editör: Uğur TEZCAN