Yaz mevsiminin sona ermesi ve Eylül ayının tamamlanıp Ekim ayına girilmesine az bir süre kalmasıyla birlikte hava sıcaklıklarında düşüşler meydana geldi. Mevsim geçişlerinin en yoğun şekilde yaşandığı bu dönemde, özellikle kış mevsimi boyunca vatandaşların büyük çoğunluğunu etkileyen grip hastalığında artış gözleniyor.

Gribin yaygınlaşmasını önlemek amacıyla eczanelere gelen grip aşılarının mevcut olup olmadığı merak edilirken, Yalova’nın tanınmış simalarından Eczacı Kürşat Emre Çandır bu konuda açıklamalarda bulundu.

Grip aşılarının Yalova’daki eczanelere yaklaşık iki hafta önce geldiğini belirten Çandır, aşıya dair merak edilen birçok konuyu en ince ayrıntısına kadar gazetemiz aracılığıyla paylaştı.

“7’den 77’ye herkes grip aşısı olabilir”

Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Sağlık Tesisi Değerlendirmesi Yapıldı
Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Sağlık Tesisi Değerlendirmesi Yapıldı
İçeriği Görüntüle

Aşı sezonunun başladığını ve yaklaşık 10-15 gündür grip aşılarının Yalova’daki eczanelerde mevcut olduğu bilgisini veren Çandır, “Her sene olduğu gibi bu yıl da o seneki virüsün dönüşümüne uygun olarak yeni grip aşıları üretildi ve piyasaya çıktı. Vatandaşlarımız eczaneler aracılığıyla bu aşılara ulaşabilirler” dedi. Grip aşısı olmak için belli bir şart olmadığını açıklayan Çandır, “7’den 77’ye herkes grip aşısı olabilir. Ancak burada kar-zarar dengesine bakmak gerekir. Bu maddi anlamda bir kâr-zarar değil; ‘Aşı olursam bana yararlı mı, gerekli mi, değil mi?’ sorusunun cevabıdır. Bu planlamayı yapmak önemlidir. Bizim özellikle altını çizdiğimiz bazı hasta grupları var. Bu gruplardan birine dâhil iseniz mutlaka aşı olmanızı öneriyoruz. Fakat bu gruplarda değilseniz ve özellikle genç yaş grubu olan 20-45 yaş arasındaysanız aşı olmanıza gerek olmayabilir. Ancak bu yaş grubunda da aşılanmasını önerdiğimiz kişiler var. Kimler bunlar? Vücudunda herhangi bir kronik hastalık bulunanlar… Örneğin; diyabet, koroner arter hastalığı, KOAH, astım gibi rahatsızlıkları olanlar veya bağışıklık sistemi zayıf kişiler. Özellikle kanser gibi hastalıklar bağışıklığı düşürdüğü için bu kişilere mutlaka aşı öneriyoruz” ifadelerini kullandı.

“Kronik rahatsızlıkları olanlar aşı olsun”

Grip aşısının %100 bir şekilde koruma sağlamayacağını belirten Çandır, “Ancak şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: Virüs bulaşsa bile hastalığı çok daha hafif geçirirsiniz. Bağışıklık sisteminiz ve savunmanız çok daha az zarar görür. 20-45 yaş grubunda kronik rahatsızlığı olmayan kişiler için örnek vereyim: Ben bu sene aşı olmadım, geçen sene de olmadım. Ama bahsettiğim hastalıklardan biri bende olsaydı tedbir amaçlı mutlaka aşımı yaptırırdım. Böyle bir durum yoksa vücudun biraz da mikroplarla, virüslerle savaşmasına izin vermek gerekir. Bağışıklık sistemi düşmanla karşılaşarak güçlenir. Ancak gribi çok ağır geçiriyorsanız, yatağa düşüyorsanız, bu durumda mutlaka aşı olmanızı tavsiye ederiz” şeklinde konuştu ve girip aşısının yılda bir kez yapıldığını, her yıl o senenin virüsüne göre planlanarak piyasaya sürüldüğünü ve an itibariyle yapılacak aşının bu yıl için koruma sağlayacağına dikkat çekti. Tek dozluk bir aşının yeterli olacağını açıklayan Çandır, “Eğer Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kapsamındaysanız aile hekiminiz aracılığıyla aşınızı reçete ettirebilir ve SGK kanalıyla ücretsiz temin edebilirsiniz. SGK kapsamında değilseniz yine reçete ile aşınızı alabilir, en yakın sağlık kuruluşunda yaptırabilirsiniz. Böylece bağışıklığınızı zirveye çıkarırsınız” dedi.

“Grip aşısı ne kronik sorunlara yol açar ne de çocuklarımızı ve yetişkinleri hayati risk altına sokar”

Aşılar için yapılan eleştiriler hakkında konuşan Çandır, “olumsuz yorumlar genelde iki başlık altında toplanıyor. Birincisi, Covid döneminde kullanılan mRNA teknolojisiyle ilgili olumsuz algılar. Öncelikle şunu net bir şekilde ifade edelim: Mevcut grip aşılarımız mRNA teknolojisiyle hazırlanmış değildir. Yıllardır kullanılan ‘zayıflatılmış virüs’ yöntemine dayalıdır. Bu noktada vatandaşlarımız müsterih olsunlar. İkinci konu ise aşıların içeriğinde ağır metal bulunduğu yönündeki endişelerdir. Bazı vatandaşlarımız “Cıva var mı, alüminyum var mı, çocuğuma zarar verir mi?” diye soruyor. Bunu basit bir örnekle açıklayalım: 1 kilo mezgit balığı yiyerek aldığınız ağır metal miktarı, bir grip aşısıyla alacağınızdan çok daha fazladır. Üstelik balıklardan alınan ‘metil cıva’ vücuttan 50 günde atılır ve toksiktir. Aşıdaki ‘etil cıva’ ise yalnızca 7 gün içinde atılır ve toksik özelliği yoktur. Dolayısıyla grip aşısı ne kronik sorunlara yol açar ne de çocuklarımızı ve yetişkinleri hayati risk altına sokar” ifadelerini kullandı.

“Önemli olan dengeli beslenme”

Yalovalıların gönül rahatlığıyla aşılarını yaptırmaları tavsiye eden Çandır, “Böylece kışı çok daha sağlıklı, rahat ve ferah bir şekilde geçirebiliriz. Elbette aşı olmak kişisel bir tercihtir, zorunluluk değildir. Ancak burada en önemli husus dengeli beslenmedir. Aslında sağlıklı beslenme aşıdan bile daha kıymetlidir. Magnezyum, kalsiyum, bol C vitamini almak; sebze ve meyve tüketmek; karbonhidratlardan uzak durmak bağışıklığımızı güçlü kılar. Ne kadar sağlıklı beslenirsek o kadar sağlıklı bir bünyeye sahip oluruz. Bu vesileyle herkese sağlıklı günler ve güzel bir yıl diliyorum” diyerek sözlerine son verdi.

Muhabir: Göktuğ Doğukan Yüksel