Birçok evcil hayvan sahibi, kedi ve köpeklerini bütün gün evde bıraktıkları zaman radyoyu da açık bırakmayı tercih ederler. Charles Snowdon tarafından yapılan araştırmalarda, hayvanların müzikal tercihleri üzerinde insanların çok kritik etkisi olduğu gösterilmiştir. Charles Snowdon şöyle söylüyor: "Bir köpeğin sahibi Mozart seviyorsa, kendisi de Mozart sevecektir. Sahibi rock müzik seven insanların köpekleri de rock müziği tercih ediyor."

Müziğin bugüne kadar her ne kadar eşsiz bir insan fenomeni olduğu varsayılsa da, her geçen gün yapılan yeni araştırmalar hayvanlarla aslında ortak ve benzer bir müzikal kapasiteye sahip olduğumuzu göstermektedir. Snowdon, Wisconsin-Madison Üniversitesi'nde bir hayvan psikologudur. Yaptığı araştırmalarda müziğe bağlı olarak hayvanların tamamen farklı tempolarda yürüyüşler sergilediğini göstermiştir. Ayrıca her hayvanın kendine ait ve türüne özgü müzik zevkine sahip olduğunu düşündüren verilere ulaşmıştır.

Bunlar haricinde Snowdon, onlara uygun uyarlanmış müzik bestelemek için çellist ve besteci David Teie ile çalışmıştır. Bulgular ilgi çekicidir: Maymunların ses aralığı, insanlardan 3 oktav daha fazladır ve kalp atım hızları da 2 kat fazladır. Bunun sonucunda bize ritmik ve tempolu gelen parçalar, maymunlara dinletildiğinde onların sakinleşmelerine neden olmuştur. Köpek soylarında ise büyüklük, vokal aralığı ve kalp atım hızında büyük farklılıklar vardır. Örneğin Snowdon şöyle söylüyor:

"Labrador veya Mastif gibi büyük köpekler yetişkin erkek insanlarla oldukça benzer vokal aralıklarına sahiptirler. Yani, onlarla biz benzer frekans aralığına sahip olduğumuz söylenebilir. Benim tahminim büyük köpek cinsinleri, Chihuahua gibi küçük köpek cinslerine göre insan müziğine daha duyarlıdırlar."

Bilimsel araştırmalar çoğaldıkça müziğin canlılar üzerindeki etkilerini daha iyi gözlemleyeceğiz.