Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu (Hür-Sen) Yalova İl Başkanı Ersin Tanrıkulu, devam eden 8. Dönem Kamu Toplu Sözleşme görüşmelerine ilişkin sert açıklamalarda bulundu. Tanrıkulu, hükümetin 2026 yılı için %10+%6, 2027 yılı için ise %4+%4 olmak üzere toplamda iki yıl için %24’lük zam teklifini “kabul edilemez” olarak nitelendirdi.
Toplu sözleşme görüşmelerinin 28 Temmuz’da başladığını ve 19 Ağustos’ta sona ereceğini hatırlatan Tanrıkulu, “Bu oran, yetkili sendikanın talebinin çok altında. Geçmiş kayıpları telafi etmeyen, geleceğe güven vermeyen bu teklif, milyonlarca memur ve emeklinin alın terini yok saymaktır” dedi.
“Gerçek enflasyon masaya konulmalı”
Tanrıkulu, TÜİK verilerinin gerçeği yansıtmadığını savunarak, “Çarşıda, pazarda, mutfakta yaşanan zam fırtınası memurun cebindeki parayı eritiyor. İki yıllığına %24’lük artış önermek ‘Memur, emekli susar, biz ne verirsek razı olur’ demektir. Gerçek enflasyonu, refah payını ve taban aylık artışını masaya koyun” çağrısında bulundu.
“Sarı sendikacılıkla memur oyalandı”
Masada bulunan sendikalara da yüklenen Tanrıkulu, yıllardır atılan imzalarla memur ve emeklinin sefalete mahkûm edildiğini söyledi. “Eylem diye sunulan şeyler, göstermelik basın açıklamaları ve birkaç saatlik protestolar oldu. Bu sendikacılık değil, iktidarın memuru oyalama mekanizmasıdır. Artık bu tiyatroya izin vermeyeceğiz” diye konuştu.
“Tarihin en büyük memur eylemi yapılmalı”
Tüm sendikaları ortak mücadeleye davet eden Tanrıkulu, “Bu masa, tek bir sendikanın değil, milyonlarca kamu çalışanı ve açlık sınırının altında maaşa mahkûm edilmiş emeklilerimizin masasıdır. Hepimiz birlikte mücadele etmeliyiz. Teklif edilen %24’lük zam, sendikacılığın varlık sebeplerini ortadan kaldırır” ifadelerini kullandı.
“Hak yoksa huzur yok”
Hükümetin %134’lük zam talebine karşılık sadece %24 teklif ettiğini belirten Tanrıkulu, memurun alım gücünün son 5 yılda %200-300 oranında gerilediğini söyledi. “Geçmişte memur kredi çekerek ev, araba alabiliyordu, bugün hayal bile edemiyor. Bu tablo, iktidarın sorumsuzluğu ve sarı sendikacılık anlayışının eseridir” diyen Tanrıkulu, “Hak yoksa huzur yok, adalet yoksa sessizlik yok. Emeğin karşılığı verilene kadar bu mücadele bitmeyecek” sözleriyle açıklamasını tamamladı.
