İYİ Parti Yalova İl Başkanı Osman Kendir, Gökçe Barajı’nda su seviyesinin %6’ya kadar düşmesi üzerine yazılı açıklama yaparak Yalova’nın su krizine sürüklendiğini söyledi. Kendir, Gökçe Barajı’nın 1989’da hizmete girdiğini hatırlatarak şehrin nüfusunun üç katına çıktığını, yaz aylarında katlanan yoğunluk ve sanayi baskısıyla barajın artık ihtiyaca yanıt veremediğini vurguladı.
Başkan Kendir sözlerine şöyle devam etti: “Yalovamızın içme suyu kaynağı olan Gökçe Barajındaki su seviyesinin bugünlerde %6 seviyelerine düştüğüne hep birlikte şahitlik ediyoruz. Konu ile ilgili Valiliğimiz koordinatörlüğünde, ilgili yönetici paydaşlarımızla kriz yönetimine ilişkin düzenli toplantılar yapılarak suyumuzun tamamen tükenmeden zaruri ihtiyaçları karşılayacak düzeyde kesintilerin yapıldığı, sanayi kullanımının kısıtlandığı, gölet ve su kuyularının aktif hale getirilerek yağışlı sezona girene kadar su kullanımının planlanmaya çalışıldığını görüyoruz. Yukarıda da bahsettiğimiz üzere maalesef gelinen noktada yaşam kaynağımız olan suyumuzun yağış (yağmur, kar vb.) dönemine girilmesi ile rezervuarının artması şu anki en büyük beklentimizdir.
Yalova İli ‘su şehri’ olarak anılır iken bu noktaya nasıl gelindiği konusu ise sorulması gereken en önemli soruların başında gelmektedir. Şehirlerin planlanmasında su, enerji gibi kaynaklarımızın önemi her geçen gün ortaya çıkmaktadır. Şehrimizin su ihtiyacını karşılayan ve 1989 yılında yapımı tamamlanarak hizmete giren Gökçe Barajı; bugün yerleşik nüfusu 3 katına çıkmış, yazları ise katlanan nüfus yükü ile üstüne sanayi yükü (tersaneler, OSB’ler) gelmiş bir şehre yetememektedir. Gökçe Barajının çığlıklarını duymaz ve gerekli önlemleri bir an önce almaz isek daha faaliyetlerinin çok küçük bir kısmı hayata geçmiş OSB’ler tamamlandığında şehre gelecek ek nüfus yükünün kaynağımızı kurutacağı aşikardır.
Ekran karşısına geçip Baraj doluluk oranı %80’lerde iken kuyularımızı neden kullanmadınız, kurak geçeceğini size 7 ay önce DSİ bildirmişti diyenler, öncelikle 25 yıllık iktidarlarında artan nüfus yüküne karşı Yalova’yı nasıl hazır tutamadıklarının hesabını vermelidirler. Girdileri ve çıktıları hesap edilmemiş kaynakların ekonomik kullanımı mümkün değildir. Buradan yereldeki ve geneldeki iktidar olan temsilcilerine tavsiyemiz Yalova halkının hayati önem taşıyan su kaynakları üzerinde sığ siyaset yapmamaları, iktidar kaynaklarının Yalova lehinde kullanılmasını sağlamaları olacaktır.
Şehrin ANAYASA’sı olan Yalova İli 1/50.000 ölçekli Çevre Düzeni planı Su yönetimi bölümünde; ‘Yalova’da suyun varlığı ve koruma kullanma dengesinin sağlanması planın başlıca konusu olarak ele alınmıştır.’ denilmektedir.
Çevre Düzeni planında 2035 yılına göre nüfus projeksiyonu ve kaynakların kullanımına ilişkin öneriler sunulmuş olup Yalova’daki nüfusun 690 bin olacağı öngörüsüne göre hesaplamalar gerçekleştirilmiştir. Öngörülen nüfus doğrultusunda evsel, endüstriyel, tarımsal ve turizm amaçlı su kullanımı yaklaşık 54 milyon m3 olarak belirtilmiştir. Buna karşılık Gökçe Barajının 37 milyon m3 içme kullanma suyu karşıladığı açık kaynaklardan (DSİ vb.) bilinmektedir.
DSİ’nin kendi sitesinden de duyurduğu üzere Haziran 2021 yılında Gökçe-2 (Çağlayan) Barajının yapımına başlanacağı ve 540 iş günü (yaklaşık 2 yıl) içerisinde tamamlanarak hizmete alınacağı söylenmişti. Böylelikle de 15 milyon m3 ilave su kaynağımız oluşacaktı.
Çevre Düzeni planımızda ayrıca; Karadere barajı, Kınalı Barajı, Karadere Göleti-2, Şenköy Barajının proje aşamasında olduğu, yaklaşık kapasitelerinin de hesaplandığında hizmete alınması ile beraber 2035 yılında ancak bir dengenin oluşacağı görülmektedir. Aslında 2035 yılına kalmadan 2025 yılında da susuzlukla karşı karşıya kalarak dengenin bozulduğuna şahit oluyoruz.
Bu kapsamda aşağıdaki önlemler ivedi olarak hayata geçirilmelidir;
- Öncelikle Çağlayan Barajı’nın yapımına başlanarak bir an önce hizmete açılması sağlanmalıdır.
- Ardından 2035 yılına kadar Karadere Barajı, Kınalı Barajı, Karadere Göleti-2 ve Şenköy Barajı imalatları da tamamlanarak hizmete açılması sağlanmalıdır.
- Sanayi kuruluşlarının (OSB-tersane vb.) su ihtiyaçlarının Gökçe barajı kaynak alanı dışında yeni gölet ve su kuyuları ile desteklenerek kendi ihtiyaçlarını karşılar hale getirilmesi sağlanmalıdır.
- Şehir içi şebeke hatlarındaki kayıp kaçakların (şebekeye verilen suyun %43’ü???) tespit edilerek ortadan kaldırılması sağlanmalıdır.
- Ana isale hattından şebekeyi besleyen şehir içi su depolarının kapasiteleri var olan projeler tamamlanarak arttırılmalıdır.
- Sondaj kuyuları planlanarak acil durumlarda sistemi besleyebilecek hale getirilmelidir.
- Tarım amaçlı kullanıma yönelik köylerimizde gölet vb. oluşumların arttılarak içme suyu olarak kullanımının ortadan kaldırılması sağlanmalıdır.
- Çevre Düzeni Planı hükümleri doğrultusunda şehrin nüfusuna olumsuz etki edecek yeni sanayi alanları, yüksek yoğunluklu yapılaşma vb. alanlar gibi değişikliklerden kaçınılmalıdır. Mümkünse tadilata gidilerek kaynaklarımız doğrultusunda plan yeniden ele alınarak revize edilmelidir.
Yukarıda belirttiğimiz hususlar ile alakalı, sürecin titizlikle ve ciddiyetle takip ettiğimizin bilinmesini ayrıca isteriz.”
