Bir yeri gezmek, yalnızca adımlarınızı orada atmak değildir. Eğer o yerin hikâyesini bilmezseniz, gördükleriniz fazla anlam taşımaz. Fakat tarihini, geçmişini ve saklı hikâyesini öğrendiğinizde tek yapmanız gereken şey hayal gücünüze teslim olmaktır. Termal Kaplıcaları işte tam da böyle bir yer. Tarihi açısından fazlasıyla zengin olan bu toprakların geçmişini öğrendikten sonra, burada attığınız her adım size bambaşka bir duyguyu fısıldayacak. Artık Termal Kaplıcalarına sadece bir kaplıca olarak değil, binlerce yıllık bir mirasın taşıyıcısı olarak bakacaksınız. İşte termal kaplıcalarının hikayesi;

Yalova Termal Kaplica Tarihi Yuruyus (1)

Binlerce yıl önce büyük bir yer sarsıntısının ardından Yalova’nın Termal ilçesinde yer altından sıcak sular fışkırdı. Antik çağ insanları bunun bir mucize olduğunu düşünüp “yeraltı tanrısının kudreti” olarak tanımladı. Adına ise “Pythia Therma” denildi yani Tanrı’dan gelen şifa kaynağı…

Onlarca imparator, sultan, şah ve önemli devlet adamları tarafından ziyaret edilen termal kaplıcalarında asırlar boyunca bu topraklarda Roma ve Bizans imparatorları şifa aradı. Constantinus döneminde ilk hamamlar inşa edildi, I. Justinianus devrinde onarımlar yapıldı. Osmanlı’da Bezm-iâlem Valide Sultan burada tedavi gördü; hamam onun adıyla anıldı. II. Abdülhamid ise toprak altında kalmış Kurşunlu Hamamı’nı gün yüzüne çıkardı. Cumhuriyet döneminde ise Termal, Mustafa Kemal Atatürk’ün en çok değer verdiği yerlerden biri oldu. 1929’da Atatürk’ün isteğiyle inşa edilen Termal Köşkü, sadece bir dinlenme mekânı değil, aynı zamanda önemli kararların alındığı bir merkezdi. O köşkte ağırlanan misafirler arasında İran Şahı Rıza Pehlevi de vardı.

Yalova Termal Kaplica Tarihi Yuruyus (2)

Termal’de Çocuklar Şenlikte Buluştu
Termal’de Çocuklar Şenlikte Buluştu
İçeriği Görüntüle

Bugün ise Termal Kaplıcaları hâlâ ayakta, hâlâ şifa dağıtıyor. Ama geçmişteki ihtişamının gölgesinde… Buraya sadece “yıkanmak” için gelen pek çok kişi, aslında binlerce yıllık bir tarihin içine adım attığının farkında bile değil. Oysa bu sular, yalnızca bedeni değil; ruhu ve hafızayı da temizliyor. Taş duvarlara dokunulduğunda, imparatorlardan padişahlara, Atatürk’ten günümüz insanına kadar uzanan bir zincirin parçası olduğumuzu hissetmek mümkün.

Belki de Termali daha değerli kılacak şey, şifalı sularında yıkanırken geçmişi hatırlamak, biraz saygı duymak ve o tarihi hissetmek. Çünkü bu kaplıcalar, sadece sıcak su değil; zamanın kendisinden damlayan bir miras.

Yalova Termal Kaplica Tarihi Yuruyus (3)

Muhabir: Ceren Eyüpoğlu