Yalova Gazetesi internet sitesinin en özel serilerinden biri olan Spor Saati programında, ilimizin önemli spor figürlerini ağırlayarak görüşmeler gerçekleştiriyoruz. Bir süre ara verdiğimiz serimizin son konuğu ise Mehmet Kenan Bektaş oldu. 21 Kasım Cuma günü saat 14:00’te Yalova Kent Müzesi’nde “Bir Öğretmenin Portresi: M. Kenan Bektaş” isimli fotoğraf sergisi gerçekleştirilecek. Sergide, Bektaş’ın öğretmenlik ve spor yaşamının en özel anları paylaşılacak.
39 yıllık öğretmenlik yaşamının tamamını Yalova’da geçiren Bektaş, farklı jenerasyonlardan binlerce gencin spora olan ilgisini artırdı ve onların sağlıklı bir yaşam sürmelerine öncülük etti.
Yalova’nın en tanınan spor insanlarından biri olan Bektaş, hakkında merak edilen birçok konuyu Yalova Gazetesi aracılığıyla açıklığa kavuşturdu.

“Spor sevgisi çocukluğumdan itibaren vardı”
Trabzon’un Tonya ilçesinde doğduğunu söyleyerek kendini hakkında bilgiler veren Bektaş, “İlkokulda aile olarak Yalova’ya taşındık. Gaziosmanpaşa İlkokulu’nu tamamladıktan sonra Yalova Lisesi’nin ortaokul ve lise kısımlarını bitirdim. Sonrasında İstanbul Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü’nü kazandım” ifadelerini kullandı. Tutkusu olan güreşe başlangıcı hakkında konuşan Bektaş, “İstanbul’a gittikten sonra Haydarpaşa Demirspor Kulübü’nde güreşe başladım. Ancak güreşin esas başlangıcı Yalova’da oldu. Liseye ilk başladığımız yıllarda bir karate hocasının güreş dersi verdiğini duydum: Mehmet Deloğlu. Allah rahmet eylesin, saygıyla ve minnetle anıyorum kendisini. Henüz lise ilk sıralarındayken, kardeşim Kemal ile birlikte antrenmana gittiğimizde hocamız yetenekli olduğumuzu görmüş ve mutlaka büyük kulüplere gitmemiz gerektiğini söylemişti. Spor sevgisi çocukluğumdan itibaren vardı; okul dışında zamanımı aileme yardımcı olmak için bağda, bahçede geçirirdim. Akşam yapılan güreş aktiviteleri bu nedenle çok cazip geldi. Mehmet hocamızın tavsiyesiyle liseyi bitirdikten sonra Marmara Üniversitesi sınavlarına girdim ve beden eğitimi spor bölümünü kazandım. Bu, çocukluk idealimdi: iyi bir sporcu ve iyi bir spor eğitmeni olmak. Bugün hâlâ bu ideali en üst düzeyde yaşıyor ve paylaşıyorum. Bu yıl öğretmenlikte 39. yılımı tamamlıyorum” şeklinde konuştu.

Birçok Spor Dalında Aktif Rol Aldı
Sporun birçok branşında deneyimi olduğunu belirten Bektaş, “Ana branşım güreş ve futbol. Buna bağlı olarak atletizm antrenörlüğü, atletizm hakemliği, güreş hakemliği, futbol hakemliği yaptım; futbolda klasman hakemliği de yaptım. Ayrıca basketbol ve voleybol antrenörlüğü yaptım. Üniversite sonrasında seminer ve kurslara katılarak mesleğimi daha iyi yapmaya çalıştım. Hatta voleybolda 1999’da erkek yıldız milli takım gelişim kampına antrenör olarak davet edildim. Şu anda Yalova Merkez Halil İnalcık Anadolu Lisesi’nde öğretmen olarak görevime devam ediyorum” dedi. Güreşe başlama hikayesini daha da detaylandıran ve öğretmenlik yaşamı hakkında bilgi veren Bektaş, “Lisenin başlarındayken, yani 16–17 yaş civarında tanıştım. Liseyi bitirince Mehmet hocamızın tavsiyesiyle İstanbul’daki Devlet Demir Yolları Kulübü’ne başvurdum. Bunu Marmara Üniversitesi sınavlarıyla birlikte yürüttüm. Üniversiteyi bitirdikten sonra askerlik öncesi öğretmenliğe başladım; ilk atamam Yalova İmam Hatip Lisesi’ne oldu. Orada 12 yıl, ardından 24 yıl Yalova Lisesi ve Yalova Anadolu Lisesi’nde görev yaptım. Orası kapanınca Halil İnalcık Anadolu Lisesi’ne geçiş yaptım.
Öğretmenliğin yanında antrenörlük ve sporculuk da kimliğimin bir parçası. Yalova Spor 2. Lig’de bir dönem Yalçın Önem’in teknik direktörlüğünde antrenörlük yaptım” ifadelerini kullandı.

“Spor sakatlıkları sporda geçer; sporsuz geçirmeye çalışırsanız zorluk yaşarsınız”
Güreş Mili Takım kariyeri üzerine konuşan Bektaş, “Gençlik dönemimden sonra güreşi hiçbir zaman bırakmadım. Sporcularımla birlikte çalışmaya devam ettim. Bir gün iki beden eğitimi öğretmeni arkadaşımla bir kafede çay içerken veteranlar Türkiye şampiyonası haberini gördük. Katıldım ve Türkiye şampiyonu oldum. Takip eden yıl Dünya Şampiyonası’na gittim ve 5’inci oldum. Daha sonra Grekoromen branşına geçerek Türkiye şampiyonu oldum ve Polonya’da Dünya Şampiyonası’nda 5’inci oldum. 2013 yılında Bosna-Hersek’teki Dünya Şampiyonası’nda dünya ikincisi oldum. 2019’da Gürcistan Tiflis’te dünya ikincisi, 2021’de Yunanistan Lotraki’de dünya şampiyonu oldum. Bu süreçte sakatlıklar yaşadım ama spor hayatımdaki disiplinimi hiç bozmadım. Spor sakatlıkları sporda geçer; sporsuz geçirmeye çalışırsanız zorluk yaşarsınız. İmam Hatip Lisesi’nde çalışırken, ortaokul öğrencilerimden Türkiye şampiyonları yetiştirdim. Beş yıl üst üste öğrencilerim hep ilk üçte yer aldı ve milli takım kampına katıldılar. Kendi müsabakalarımı, öğretmenliği ve okul takım antrenmanlarını birlikte yürüttüm” şeklinde konuştu.

“Atletizm, her spor branşı için vazgeçilmezdir”
Öğrencileriyle birlikte atletizm antrenmanları yaptığını hatırlatmamız üzerine Bektaş, “Atletizm, sporun temelidir. Atletizm ve jimnastik olmazsa, hiçbir branşta üst düzey başarı elde edemezsiniz. İnsan organizması çalıştırılmak üzere inşa edilmiştir; ne kadar doğru çalıştırırsanız o kadar sağlıklı ve mutlu olursunuz. Atletizm, her spor branşı için vazgeçilmezdir” dedi ve uzun dönem boyunca yaptığı çalışmalardan, yetiştirdiği öğrencilere dair sürecin kendisini mental ve fiziksel olarak yıpratıp yıpratmadığına ilişkin sorumuzu cevaplarken, “Hayır, her gün yeni bir heyecanla uyanıyorum. Her derste, her antrenmanda yeni bir şey öğreniyorum ve öğrettiklerimi paylaşıyorum. Bu heyecan 39 yıl boyunca hiç azalmadı. Spor, hayatın kendisidir” şeklinde konuştu. Her yaşta sporun mümkün olduğunu ancak herkesin kendi fiziksel kapasitesine ve enerji durumuna göre spor yapabileceğinin altını çizen Bektaş, yetiştirdiği öğrencilerin aracılığıyla son 17 yıldır “Kenan Bektaş Günü” düzenlendiğini ve bunun da kendisi çok anlamlı olduğunu söyledi. 13 Mart 2026 tarihinde yaş haddinden zorunlu olarak emekli edileceğini açıklayan Bektaş, antrenörlük ve sporculuk hayatındaki aktifliğinin değişmeyeceğini, sporla dolu yaşamında ailesinden ve yakın çevresinden büyük destek gördüğünü ekledi.
Son olarak 21-22 Kasım tarihleri arasında Yalova Kent Müzesi’nde kendisi için düzenlenecek olan “Bir Öğretmenin Portresi: M. Kenan Bektaş” isimli fotoğraf sergisi üzerine konuşan Bektaş, “Sergi bana özel bir vefa ve minnet örneği. Öğrencilerime ve sporcularıma gurur duyuyorum. Formatı ve detaylarını bilmiyorum ama iznimi verdim. Umarım değerli ve güzel bir sergi olur, birçok eski ve yeni öğrencimle bir araya gelme fırsatı bulurum” diyerek sözlerine son verdi.



