Çiftlikköy Sahili’nin bir bölgesine alkol ruhsatı verilmesine ilişkin tartışmalar bitmek bilmiyor. Son olarak Çiftlikköy Belediye Meclisi’nin Eylül Ayı Olağan Toplantısı’nda bu konunun gündeme gelmesi ve CHP’li 2 Belediye Meclis Üyesi’nin partisinin aldığı kararın tam tersi oy kullanmasına rağmen 8 kabul ve 7 ret kararının çıkmasının ardından Çiftlikköy Sahili’nde işletmelere alkolü içecek satma ruhsatının verilmesi sonrası yeni gelişmeler meydana geliyor.
Oylamaya katılarak sahil şeridine alkol ruhsatı verilmesi kararına ret oyu veren 2 CHP’li isimden biri olan İmar Komisyonu Başkanı Neslihan Bahadır, yaşananları gerekçe göstererek CHP’den istifa ettiğini açıkladı ve bağımsız kalacağını kamuoyuna duyurdu. Bahadır, CHP Çiftlikköy İlçe Başkanı Savaş Kaşıkçı hakkında da çarpıcı iddialar ortaya attı.
“Disiplin tehdidi yapıldı, partiden ihraç edileceğim söylendi”
Çiftlikköylü seçmenlere seslenen Bahadır, “Bugün sizlerin oylarıyla göreve gelmiş bir belediye meclis üyesi ve imar komisyonu başkanı olarak burada bulunmaktayım. Bu görev benim için bir makam ya da koltuktan ibaret değildir. Bu görev, bana emanet ettiğiniz kutsal bir sorumluluktur. Attığım her adımda, aldığım her kararda tek ölçüm; sizlerin hakkı, sizlerin menfaati ve sizlerin geleceği olmuştur. Bu yüzden kuruluşumda da, kararlarımda da, mücadelemde de halkımızın yanında, milletimizin çıkarları doğrultusunda oldum ve olmaya da devam edeceğim. Ancak ne yazık ki, özgür irademi kullanarak halka aykırı gördüğüm kararlara karşı çıktığımda üzerime gelinmiş, bana karşı büyük baskılar uygulanmıştır” dedi. Çiftlikköy’ün sahil şeridine alkol ruhsatı verilmesine karşı çıktığına dikkat çeken Bahadır, “Özellikle belediyemiz meclisine sunulan Çiftlikköy sahilindeki içki ruhsatı meselesinde; bu ruhsatın usule uygun olmadığını, Çiftlikköy halkının ortak yaşam alanını zedeleyeceğini açıkça gördüğüm için karşı çıktım. Çünkü ailelerimizin çocuklarıyla birlikte yürüyüş yaptığı, nefes aldığı sahil bandında böylesine özel çıkarlara hizmet eden bir ruhsatın verilmesi yanlıştı. Halkımızın iradesini korumak amacıyla ben buna hayır dedim. Ama işte tam da bu "hayır" yüzünden bana disiplin tehdidi yapılmış, partiden ihraç edileceğim söylenmiş ve daha da ileri gidilerek İlçe Başkanı Savaş Kaşıkçı tarafından ilçe binasından kovulmuş bir kadın durumuna düşürülmüş bulunmaktayım. Evet, yanlış duymadınız! Halkın oylarıyla seçilmiş bir meclis üyesi ve halkın iradesini temsil eden bir kadın, kendi partisinin ilçe başkanı tarafından binadan kovulmuştur” şeklinde konuştu.
“Savaş Kaşıkçı beni kovdu”
Kendisinin seçilmiş biri olduğunu belirten Bahadır, “İlçe başkanları, il yönetimleri dahil hiçbir kişi bu halkın üstünde değildir. İlçe başkanı bugün o koltukta oturuyorsa, oraya oturmasını teşkilata yani örgütüne verdiği desteğe borçludur. Ama ben, o koltuklarda oturanlardan farklı olarak doğrudan sandıktan çıkmış, doğrudan halkın iradesiyle seçilmiş biriyim. Seçilmiş bir kadının binadan kovulması yalnızca bana değil, Çiftlikköylü kadınlara, Çiftlikköylü halkımıza ve demokrasinin özüne yapılmış büyük bir saldırıdır. Daha vahimi ise, bir kadın meclis üyesi olarak toplantı sırasında sözlü baskıya uğramamdır. Sesler yükselmiş, adeta susturulmak istenmişimdir. Oysa belediye kanunu açıktır. İlçe başkanı belediye meclisinin işleyişine karışamaz, karar mekanizmasına müdahale edemez. Ancak bugün gelinen noktada ilçe başkanı bırakın karışmamayı, bizlere emir verir hâle gelmiş, hatta "Çık dışarı!" diyecek kadar seçilmiş bir meclis üyesini toplantıdan kovma cesareti göstermiştir” ifadelerini kullandı.
“Artık hiçbir parti ya da kişi baskısına boyun eğmeyeceğim”
Hiçbir İlçe Başkanı’nın Belediye Meclis Üyeleri’ne talimat veremeyeceğini söyleyen Bahadır, “İlçe başkanının görevi, halkın iradesini yok saymak değil, ona saygı göstermektir. Yaşanan bu olay; hukuku hiçe sayan, teamülleri görmezden gelen ve halkın iradesine ipotek koymaya çalışan bir anlayışın göstergesidir. Ben bir kadınım, ben bir mimarım ve en önemlisi ben bir seçilmişim! Kadın kimliğim üzerinden bana yüklenilmesini, sırf özgür irademi kullandım diye üzerime gelinmesini asla kabul etmiyorum. Çünkü bu baskılar yalnızca bana değil, Çiftlikköylü bütün kadınlara ve halkımıza yapılmıştır. Bugün buradan yüksek sesle ilan ediyorum: İlçe başkanının yapmış olduğu tüm bu baskılar ve etik olmayan uygulamalar karşısında artık hiçbir parti ya da kişi baskısına boyun eğmeyeceğim. Kendi özgür irademle ve halkımızın çıkarlarını önceliğim olarak görerek partiden istifa ettiğimi ve bağımsız meclis üyesi olarak görevimi sürdürmeye karar verdiğimi sizlere duyuruyorum. Bundan böyle tüm duruşum yalnızca Çiftlikköy halkının yararına hizmet etmek olacaktır” diyerek kamuoyuna yaptığı açıklamaya son verdi.
