Sevgili okurlarım Allah’ın resulü sevgili rahmet peygamberimiz mealen biz ümmetine şöyle buyurmaktadır, “Sevinin ve sizi sevindirecek nimetleri bekleyin! Vallahi sizin için fakirlikten korkmam. Ancak ben, sizden önceki ümmetlerin önüne dünya nimetleri serildiği gibi sizin önünüze de serilmesinden, onların o dünya nimetleri için yanıp tutuştukları gibi sizin de yanıp tutuşmanızdan ve bunun onları helak ettiği gibi sizleri de helak etmesinden korkarım.” (Kaynak: Buhari, Meğazi 12, Müslim, Zühd, 6).

Yaradanımız, A’la suresi ayetler 16-17’de mealen şöyle emretmekte ve biz kullarına bildirmektedir, “Fakat siz dünya hayatını tercih ediyorsunuz. Oysa ahiret daha hayırlı ve süreklidir.”

Yani bu yaşadığımız günler gelip geçici, baki olan öbür dünya.

Yine Allah’ımız (Kasas suresi ayet 77’de) mealen, “Allah’ın sana verdiğinden onun yolunda harcayarak ahiret yurdunu iste ama dünyadan da nasibini unutma. Yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya çalışma! Şüphesiz Allah bozguncuları sevmez.”

Bu konuda yani dünya malı için bakın Allah’ın resulü (Müslim, Zuhd 3’te) ne demektedir, “Ademoğlu, malım malım! Der. Ey Ademoğlu! Acaba yiyip tükettiğinden, giyip eskittiğinden ve ahirette karşılığını almak üzere verdiğin sadakadan başka senin malın var mı ki?”

Allah’ımız biz kullarına (Fatır suresi ayet 5’te) mealen şöyle buyurmaktadır, “Ey insanlar! Allah’ın verdiği söz haktır. Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın, o aldatıcı şeytan da Allah hakkında sizi kandırmasın.” İnşallah. Amin.